Doğu Akdeniz’de artan gerilim, bölgenin jeopolitik önemi sebebiyle yalnızca denize kıyıdaş ülkeleri değil; aynı zamanda bölgesel ve küresel aktörleri de harekete geçirmiştir. Doğu Akdeniz’de Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY), Yunanistan, Mısır ve İsrail’in enerji arama faaliyetlerine ek olarak Avrupalı ve Amerikalı şirketlerin de etkin olduğu görülmektedir. Bahsi geçen aktörler, bölgedeki faaliyetleri esnasında Türkiye’nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) haklarını göz ardı etmektedir. Bu duruma karşı Türkiye’nin bölgeye sondaj gemilerini göndermesi ise Ankara’nın kendi haklarını koruma konusundaki kararlılığını göstermektedir. Türkiye’nin bu hamlesinin bölgede etkin olan diğer aktörler tarafından endişeyle karşılandığı ifade edilebilir. Bu noktada merak edilen konulardan biri de Rusya’nın Doğu Akdeniz’deki gelişmelere nasıl yaklaştığıdır.
Rusya Dışişleri Bakanlığı’ndan 8 Temmuz 2019 tarihinde yapılan yazılı açıklamada şu hususlar belirtilmiştir:[1]
“Türkiye’ye ait ikinci bir geminin sondaj keşif çalışmaları yapmak üzere GKRY münhasır ekonomik bölgesine girdiği haberlerini endişeyle takip ediyoruz. GKRY’nin egemenliğinin ihlal edilmesinin Kıbrıs Sorunu’na kalıcı, uygulanabilir ve adil bir çözüm için uygun koşulların yaratılmasına yardımcı olamayacağına inanıyoruz”
Moskova’nın “Doğu Akdeniz’de kriz potansiyelini büyütmeye yönelik adımlardan kaçınma, itidal ve diyalog” çağrısı yaptığı ifade edilen aşağıdaki açıklamada Kıbrıs Sorunu’na da dikkat çekilmektedir:
“Birleşmiş Milletler’in (BM) bilinen kararlarına istinaden Kıbrıs Sorunu’nun çözümüne yönelik toplumlar arası müzakere sürecinin en kısa zamanda yeniden başlatılmasına ihtiyaç duyulduğu ortadadır. BM Güvenlik Konseyi’nin daimî üyesi olarak bu tür çabaları desteklemeye hazırız”.
Söz konusu açıklamaya bakıldığında, Moskova’nın Doğu Akdeniz’deki krizi Kıbrıs merkezli bir şekilde düşündüğü anlaşılmaktadır. Nitekim Kıbrıs’taki gelişmeler, Rusya’nın bölgedeki çıkarlarını doğrudan etkilemektedir. Bu nedenle de Moskova, Doğu Akdeniz’de yaşananlara hem güvenlik hem de ekonomik bir perspektifle yaklaşmaktadır. Çünkü bölgeden çıkartılan doğalgazın Avrupa’ya nakledilmesi, Rusya’nın Avrupa’ya enerji ihracatı konusundaki konumuna zarar verecektir.
Rusya, Doğu Akdeniz’in jeopolitik öneminden dolayı bölge ülkeleriyle yakın ilişkiler kurmaya çalışmaktadır. Bu kapsamda Soğuk Savaş’ın da mirasını kullanan Rusya’nın Suriye ve Mısır’la yakın ilişkileri vardır. Ayrıca 2000’li yıllardan itibaren Moskova-Tel Aviv hattında da yakınlaşma yaşanmaktadır. 1971 yılından itibaren Suriye’nin Tartus Limanı’nda askeri üssü bulunan Rusya, 2015 sonrasında bu ülkedeki askeri varlığını daha da güçlendirmiştir. Suriye’deki Rusya-İran işbirliği, Tel Aviv’i de Moskova’yla yakın ilişki kurmaya zorlamaktadır. Mısır ile Rusya arasındaki ortak askeri tatbikatlar ise Kremlin’in bölgedeki etkinliğini arttırma girişimi olarak yorumlanmaktadır.
Rusya-GKRY ilişkilerinin geleneksel olarak iyi ve güvenilir münasebetler olduğu bilinmektedir. Bunun sebebi ise iki topluluk arasındaki din birliğidir. Rus toplumu, Balkanlardaki Slavlar gibi, Yunanlar ve Rumları da kendi kardeşleri olarak görmektedir. Bundan dolayı Rusya, GKRY’yi açık bir şekilde desteklemektedir.[2] Tüm bunlara ek olarak Kıbrıs Adası, jeostratejik konumu nedeniyle de Moskova için önemli bir yerdir. Suriye’deki kriz sebebiyle Rusya’nın bölgedeki mevcudiyetinin ve etkisinin arttığı göz önünde bulundurulduğunda, GKRY’nin Rusya açısından vazgeçilmez bir ortak olduğu öne sürülebilir. Nitekim GKRY, Pafos Havalimanı ile Limasol Limanı’nın Ruslar tarafından askeri üs olarak olmasa da insani amaçlarla kullanılmasına izin vermiştir.[3]
Rusya ile GKRY arasındaki yakın ilişki dikkate alındığında, Türkiye’nin bölgeye sondaj gemilerini göndermesi hakkında Moskova’nın yaptığı açıklamanın diplomatik bir durum olduğu öne sürülebilir. Çünkü Türkiye ile Batı arasındaki güvensizliğin artması Rusya’nın çıkarınadır. Yani Moskova, Kıbrıs Adası’ndaki sorunun devam etmesinden yanadır. Eğer adada sorun çözülür ve KKTC’nin güvenliği sağlanırsa, GKRY’nin NATO’ya üye olması gündeme gelecektir. Türklerin çıkarları korunduğu için Ankara da adanın NATO’ya üye olmasına itiraz etmeyebilir. Dolayısıyla Rusya, sadece Akdeniz’deki en güvenilir ortağı GKRY’yi kaybetmiş olmayacak; aynı zamanda NATO’nun bölgedeki varlığı da güçlenmiş olacaktır. Bu sebeple de KKTC’nin varlığı ve Türkiye-Batı anlaşmazlığı Rusya’nın çıkarlarına uygundur.
Öte yandan ABD; İsrail, GKRY ve Yunanistan arasında işbirliği yapılmasını öngören “Doğu Akdeniz’de Güvenlik ve Enerji Ortaklığı” yasa tasarısıyla adadaki varlığını güçlendirmeye çalışmaktadır. Bu kapsamda ABD, İsrail, Yunanistan ve GKRY arasında enerji işbirliğini koordine edecek bir merkez kurulması da planlanmaktadır.[4] Üstelik bahse konu olan yasa tasarısı, GKRY’nin Rus gemilerine liman hizmetleri vermesinin yasaklamasını da öngörmektedir.[5] Bu nedenle de Rusya Dışişleri Bakanlığı, mevzubahis yasa tasarısına itirazını ortaya koyan şu bildiriyi yayınlamıştır:[6]
“Bağımsız ve egemen bir ülkeyi Moskova veya Washington arasında suni seçim yapmaya zorlayan her türlü girişimi, tüm olası norm ve tüzüklerin en kaba ihlali olarak görüyoruz. Bu nedenle söz konusu belgenin kabul edilmesi halinde, bunun sonuçlarını dış politikamızda ciddi şekilde değerlendireceğiz. GKRY ile ABD arasındaki işbirliğini geliştirme kapsamında hazırlanan bu yasa tasarısı, doğrudan Rusya-GKRY işbirliğini bozma amacını taşıyan hükümler içermektedir. Rusya, diğer ülkeler arasındaki ilişkilere müdahale edilmemesi ilkesine her zaman sıkı biçimde bağlıdır. Hiç kimsenin GKRY ile uzun yıllardır yürüttüğümüz verimli diyaloğa müdahale hakkına sahip olmadığını düşünüyoruz.”
Bu açıklamadan da anlaşıldığı üzere Rusya, GKRY üzerindeki ABD etkisinin artmasını istememektedir. Zira bu durum, Rusya’nın Akdeniz ve Suriye’deki çıkarlarını tehdit etmektedir. Dahası Doğu Akdeniz’deki doğalgazın çıkartılarak Avrupa’ya ulaştırılması da Rusya’nın çıkarlarına aykırıdır. Dolayısıyla Rusya’nın Doğu Akdeniz’deki dengeleri sağlayabilmek adına güçlü bir ortağa ihtiyacı vardır. Bu noktada Moskova’nın karşısına en ideal ortak olarak Ankara çıkmaktadır. Türkiye ile Rusya’nın Suriye’deki işbirliği ve Akdeniz de dahil olmak üzere Türkiye’nin yakın çevresindeki bütün dengeleri Ankara’nın lehine çevirebilecek S-400 Hava Savunma Sistemleri’nin satışı, Ankara’nın Doğu Akdeniz’de de Moskova’nın ortağı olabileceğine işaret etmektedir.
Sonuç olarak, Rusya, tıpkı Türkiye gibi, Doğu Akdeniz’deki dengenin ve statükonun korunmasını istemektedir. Her ne kadar Rusya-GKRY ilişkileri iyi olsa da son dönemde GKRY’nin ABD’yle yakınlaşması Rusya’yı tedirgin etmektedir. Dolayısıyla Moskova’nın Doğu Akdeniz’deki güç dengesi açısından Ankara’ya ihtiyacı vardır. Bu nedenle de Suriye’deki iç savaşın sona erdirilmesine yönelik arayışlar üzerinden gelişen Ankara ile Moskova arasındaki yakın işbirliğinin Doğu Akdeniz’de de devam edeceği öngörülebilir.
[1] “Rusya’dan Kıbrıs Açıklaması: Tarafları Krizi Büyütmeye Yönelik Adımlardan Kaçınmaya Çağırıyoruz”, Sputnik, https://tr.sputniknews.com/rusya/201907081039602195-rusyadan-kibris-aciklamasi-taraflari-krizi-buyutmeye-yonelik-adimlardan-kacinmaya-cagiriyoruz/, (Erişim Tarihi: 12.07.2019).
[2] Кирилл Губа, “Россия и Кипр: партнёрство под давлением. Никосия поддерживает отношения с Москвой, несмотря на позицию Брюсселя”, Svobodnaya Pressa, http://svpressa.ru/politic/article/159817/, (Erişim Tarihi: 12.07.2019).
[3] “Не в службу, а в дружбу: Чем и зачем поддержал Путина дружественный Кипр”, Lenta.ru, 25 Şubat 2015, https://lenta.ru/articles/2015/02/25/putin_cyprus/, (Erişim Tarihi: 12.07.2019).
[4] “ABD, Doğu Akdeniz’de Güvenlik ve Enerji Ortaklığı Tasarısını Onayladı”, Sputnik, 26 Haziran 2019, https://tr.sputniknews.com/abd/201906261039480090-abd-dogu-akdenizde-guvenlik-ve-enerji-ortakligi-tasarisini-onayladi/, (Erişim Tarihi: 12.07.2019).
[5] “Kıbrıs ABD’nin Önerileri Üzerine Limanlarını Rus Gemilerine Kapatmayı Reddetti”, Sputnik, 30 Haziran 2019, https://tr.sputniknews.com/dogu_akdeniz/201906301039520465-kibris-abdnin-onerileri-uzerine-limanlarini-rus-gemilerine-kapatmayi-reddetti/, (Erişim Tarihi: 12.07.2019).
[6] “Rusya’dan ABD’nin Doğu Akdeniz’le İlgili Tasarısına Tepki”, Sputnik, 1 Temmuz 2019, https://tr.sputniknews.com/dogu_akdeniz/201907011039530462-rusyadan-abdnin-dogu-akdenizle-ilgili-tasarisina-tepki/, (Erişim Tarihi: 12.07.2019).