Röportaj

Orta Asya Üniversitesi Kamu Politikası ve Yönetimi Enstitüsü Kıdemli Araştırmacısı Dr. Madina Junussova: “Sürdürülebilir Altyapının Planlanması ve Geliştirilmesi, Orta Asya Ülkeleri İçin Hayati Önem Taşımaktadır.”

Taşımacılığın karbonsuzlaştırılması, enerji sektörüyle sıkı sıkıya bağlıdır.
SIPA, Orta Asya ülkelerindeki çeşitli sürdürülebilir altyapı girişimlerini desteklemektedir.
IISD, Kazakistan ve Özbekistan’da iki projemizi yürütmüştür.

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), Orta Asya’da sürdürülebilir altyapı politikalarını değerlendirmek üzere Kalkınma Enstitüsü (GSD) Kentsel Gelişim Lideri ve Orta Asya Üniversitesi (UCA) Kamu Politikası ve Yönetimi Enstitüsü (IPPA) Kıdemli Araştırmacısı Dr. Madina Junussova’dan almış olduğu görüşleri dikkatlerinize sunmaktadır.

1.Orta Asya’daki sürdürülebilir altyapı hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?

Asya’da Sürdürülebilir Altyapı Programı (SIPA); Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) tarafından yönetilen ve Uluslararası Sürdürülebilir Kalkınma Enstitüsü (IISD), Uluslararası Ulaştırma Forumu (ITF), Sürdürülebilir Kalkınma ve Uluslararası İlişkiler Enstitüsü (IDDRI), Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) ve UCA dahil olmak üzere diğer altı ortakla birlikte uygulanan küresel bir projedir. SIPA, Alman hükümeti tarafından finanse edilen Uluslararası İklim Girişimi’nin (IKI) bir parçasıdır. Proje, seçilmiş Orta Asya ülkelerinde (Kazakistan, Moğolistan ve Özbekistan) ve Güneydoğu Asya ülkelerinde (Endonezya, Filipinler ve Tayland) sürdürülebilir altyapıya kamu ve özel sektör yatırımlarını teşvik etmeyi amaçlamaktadır.

UCA, Orta Asya’da kapasite geliştirme ve Bölgesel Bilgi Ağının kolaylaştırılmasından sorumludur. Araştırma bulgularını ve SIPA ortaklarının proje faaliyetlerinden çıkarılan dersleri yaymak için çevrimiçi bir platform oluşturduk (www.sipa-centralasia.org). Orta Asya ülkelerinden politika yapıcılar ve ulusal kurumlar için 2022 ve 2023 yıllarında iki yaz okuluna ev sahipliği yapmıştır.

OECD ve UCA-IPPA tarafından ortaklaşa düzenlenen ilk 2022 SIPA Yaz Okulu, Kazakistan, Kırgızistan, Moğolistan, Tacikistan ve Özbekistan’dan ekonomi ve finans, altyapı, enerji, ulaşım ve çevre alanlarında ulusal kalkınma ve planlamadan sorumlu bakanlık, ulusal ajans ve araştırma enstitüsü temsilcilerini bir araya getirmiştir. İkinci 2023 SIPA Yaz Okulu, Kazakistan, Kırgızistan, Moğolistan, Tacikistan, Türkmenistan ve Özbekistan’dan seçilmiş bir grup politika yapıcıyı bir araya getirmiştir. Yaz okulları sırasında, SIPA uygulama ortakları ve sürdürülebilir altyapı konusundaki diğer uluslararası uzmanlar, ulusal ve bölgesel çalışmaları, politika çerçevelerini ve metodolojik araçları, politika deneyimlerini paylaştı ve sürdürülebilir altyapı planlaması ve finansmanıyla ilgili zorlukların üstesinden gelmek için iyi uygulamaları ve bilgileri yaymıştır. Yaz Okulu delegeleri, altyapı yatırımlarını düşük emisyonlu, dirençli kalkınma yollarıyla uyumlu hale getirmek için kalan boşlukları ve iyi uygulamaları belirlemek üzere beyin fırtınası, bilgi paylaşımı tartışmaları ve uzman rehberliğinde grup çalışmalarına katılmalarıyla sonuçlanmıştır.

2. Orta Asya’daki sürdürülebilir altyapı projelerinde hangi yenilikçi yöntemler uygulanmakta ve bu yöntemlerin başarısı hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?

Stratejik altyapı planlama uygulamalarını uzun vadeli düşük karbonlu, dirençli ve kapsayıcı kalkınma yollarıyla daha iyi uyumlu hale getirmek için ulusal düzeydeki karar vericilere ve politika yapıcılara uygulanmasını önerdiğimiz birçok yenilikçi yaklaşım var. Kapasite geliştirme çalışmalarımız, çevresel ve sosyal hususların yatırım projesi değerlendirme sürecinin merkezinde yer almasını sağlayarak daha stratejik, bilinçli ve sürdürülebilir politika kararları alınmasına ve altyapı yatırımlarına katkıda bulunmayı amaçlamaktadır.

Örneğin Stratejik Çevresel Değerlendirme (SEA) çevresel ve sosyal hususların politika, plan ve program geliştirmeye entegre edilmesi için kapsamlı bir çerçeve sunmaktadır. Politika yapıcıların çevresel zorlukları öngörmesine ve sürdürülebilir çözümleri karar alma sürecine erken dahil etmesine yardımcı olarak altyapı projelerinin genel stratejik yönünü ve sürdürülebilirliğini iyileştirmektedir.

Sürdürülebilir Varlık Değerlemesi (SAVi), sosyal, çevresel, ekonomik ve finansal etkileri ölçerek altyapı projelerinin gerçek değerinin değerlendirilmesine yardımcı olmaktadır. Bu yaklaşım, altyapı yatırımlarıyla ilişkili fayda ve maliyetlerin daha incelikli bir şekilde anlaşılmasını sağlayarak daha iyi bilgilendirilmiş politika kararları alınmasına ve sermayenin daha sürdürülebilir, paranın karşılığını veren projelere yönlendirilmesine olanak tanımaktadır. Altyapı projelerinin net ekonomik, sosyal ve çevresel faydalarını değerlendirmek için fayda-maliyet analizi (CBA) kullanılmalıdır. Yatırım maliyetlerini beklenen faydalarla karşılaştıran bu maliyet analizi, en verimli ve etkili yatırımların belirlenmesinde politika yapıcılara yardımcı olur ve kamu fonlarının sürdürülebilir kalkınma için en büyük getiriyi sağlayan projelere tahsis edilmesini sağlamaktadır.

Bu yaklaşımların başarısı, ulusal temsilcilerin daha ileri adımlar atmalarına ve bunları pratikte uygulama becerilerine bağlıdır. Bu yenilikçi uygulamaları büyük altyapı projelerinin mevcut politika oluşturma, planlama, finansman ve uygulama süreçlerine yerleştirmek için kurumsal koşulların benimsenmesine ve insan kapasitesine yatırım yapılmasına ihtiyaç bulunmaktadır. Orta Asya hükümetleri bunu tek başlarına yapamamakla birlikte düşünce kuruluşları, akademi ve iş dünyası gibi diğer önemli ortak uygulayıcı aktörlerin katılımını sağlamak için Sürdürülebilir Altyapı Bölgesel Bilgi Ağı’nın kurulması ve geliştirilmesi üzerinde çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.

3. Orta Asya ülkeleri arasındaki altyapı iş birliklerinin bölgenin kalkınmasına nasıl katkıda bulunduğunu düşünmektesiniz?

Sürdürülebilir altyapının planlanması ve geliştirilmesi için Orta Asya ülkeleri arasındaki bölgesel işbirliği, uluslararası ve bölgesel ticaretten faydalanmak, enerji güvenliğini artırmak ve daha iyi su yönetimi için hayati önem taşımaktadır. Ortak Sovyet geçmişi nedeniyle Orta Asya’nın ekonomik entegrasyonu büyük ölçüde Rusya’ya yönelik idi. Ancak Ukrayna’daki savaş ve Batı’nın Rusya’ya yönelik yaptırımları küresel ve bölgesel ulaşım ve ticareti değiştirmekte ve Orta Asya’yı bölgesel işbirliğini ve bölgesel bağlanabilirliği geliştirmek için daha fazlasını yapmaya zorlamaktadır.

CAREC, Çin’in Kuşak ve Yol Girişimi (BRI), Avrupa Birliği’nin TRACECA’sı ve Amerika Birleşik Devletleri’nin Yeni İpek Yolu (NSR) gibi girişimler, Orta Asya’nın küresel ticaret ağlarıyla daha fazla entegrasyonu için sürdürülebilir bölgesel ulaşım altyapısının planlanması ve inşası için yeni fırsatlar yaratmaktadır. ITF’in 2019 yılında yayınladığı “Orta Asya’da Bağlanabilirliğin ve Yük Taşımacılığının Geliştirilmesi” raporu, bağlanabilirliği artırmak, karayla çevrili olmanın getirdiği zorlukları hafifletmek ve ekonomik fırsatlardan yararlanmak için uluslararası ve bölgesel işbirliğinin önemini vurgulamıştır.

Orta Asya’da ulaşımın karbonsuzlaştırılmasına ilişkin çalışmamız, sürdürülebilir altyapının geliştirilmesi için ortak bölgesel stratejik eylemlerin önemini de vurgulamaktadır. Bu ülkelerin hükümetleri, işbirliği içinde bölgesel stratejiler geliştirerek net sıfır emisyona ulaşma yönündeki ilerlemeyi önemli ölçüde artırabilir. İlk çabalar, yeşil ticareti ve sınır geçişlerini teşvik eden önlemler yoluyla ticaret koridorlarını sürdürülebilir hale getirmeye, bağlanabilirliği artırmak ve sürdürülebilir küresel ticaret katılımını desteklemek için çok modlu (çoklu) ulaşım sistemlerinin geliştirilmesine öncelik vermeye odaklanabilir.

Taşımacılığın karbonsuzlaştırılması, enerji sektörüyle sıkı sıkıya bağlıdır. Şu anda, enerji sektörünün karbondan ayrılmasını değerlendiren bir çalışma üzerinde çalışmaktayız. İşbirliği yoluyla bölgesel enerji bağlantısının geliştirilmesi, sürdürülebilir ve dirençli ulusal enerji sistemlerine ulaşılması ve Orta Asya’da enerji güvenliğinin iyileştirilmesi için kritik öneme sahiptir.

Elektrik ve gaz şebekelerini kapsayan entegre ve birbirine bağlı bir enerji sistemi, daha güvenilir, uygun fiyatlı ve sürdürülebilir bir enerji arzı yaratabilir ve derin karbonsuzlaştırmaya ve ölçeklendirilmiş yenilenebilir enerji kapasitesinin enerji sistemine daha etkili bir şekilde entegre edilmesine olanak sağlayabilir. Böyle bir sistem oluşturmak için Orta Asya hükümeti birlikte çalışmalı ve bölge genelinde enerji altyapısı projelerine yönelik bölgesel fonları toplamalı ve yönlendirmelidir.

4-Sizce Orta Asya’daki hangi sürdürülebilir altyapı girişimleri gelecek nesiller için en umut verici görünmektedir?

Sürdürülebilir altyapıya yönelik etkili kamu ve özel sektör yatırımları, Orta Asya ülkelerinin ulusal olarak belirlenmiş katkılarına (NDCs) ulaşılması ve sera gazı emisyonlarının azaltılmasına yönelik fiili eylemlerin başlatılması için elzemdir. Bu ülkelerin sakinlerinin genel sürdürülebilirliğini, dayanıklılığını ve yaşam kalitesini iyileştirmek için düşük karbonlu stratejiler geliştirmek ve uygulamak üzere politika yapıcıların ve karar vericilerin kapasitelerini artırmak için çalışıyoruz. Örneğin, sürdürülebilir yatırım projeleri insanların temiz ve güvenilir elektrik ve ısıtma sistemlerine erişimini artırabilir, daha iyi bölgesel bağlantılara ulaşabilir, hareketliliği destekleyebilir ve Orta Asya ülkelerini küresel pazarlara entegre edebilir. Bu nedenle SIPA, bir yandan sürdürülebilir ekonomik büyümeyi ve sosyal refahı kolaylaştırabilecek, diğer yandan da planlamanın sürdürülebilirlik ve düşük karbon hedeflerini içermemesi halinde karbon kilitlenmesi riskini taşıyabilecek ulaşım ve enerji gibi kritik altyapılara odaklanmaktadır. SIPA, Orta Asya ülkelerindeki çeşitli sürdürülebilir altyapı girişimlerini desteklemektedir.

IISD, Kazakistan ve Özbekistan’da iki projemizi yürütmüştür. Kazakistan’da sürdürülebilir binalara odaklanan proje, ulaşım ve ticaret sektörlerinde iki kritik değerlendirmeyi kapsamaktadır. İlk değerlendirme, ticaret verimliliğini artırmayı, enerji verimliliğini yükseltmeyi, trafik sıkışıklığını ve emisyonları azaltmayı ve istihdam yaratmayı amaçlayan karayolu yatırımları ile demiryolu yatırımlarını karşılaştırmaktadır. İkinci değerlendirme ise geleneksel ve yeşil binalara yapılan yatırımları karşılaştırarak yeni bir ticaret merkezinin oluşturulmasını değerlendirmektedir. Bu girişim, Yeşil Binalar ve Sürdürülebilir Ulaşım projelerini uygulayarak, önlenen emisyonlar ve sağlık maliyetleri gibi çevresel ve toplumsal faydaların yanı sıra istihdam yaratma ve verimlilik faydaları gibi ekonomik faydalardan da yararlanmayı amaçlamaktadır.

Bu projelerin eşzamanlı olarak uygulanmasının sinerji yaratması, potansiyel olarak uygulamada ve istihdam yaratmada ticaret verimliliği ve enerji verimliliğine yol açması beklenmektedir. Özbekistan’da, Uchkuduk’tan Kazakistan sınırına kadar olan otoyolun yeniden inşası, verimli, güvenli ve sürdürülebilir bir yol ağı sağlayacaktır. Bu proje yol kapasitesini artırmayı, araç işletme maliyetlerini düşürmeyi, seyahat süresini azaltmayı ve ticareti geliştirmeyi amaçlamaktadır. Bu projenin değerlendirmesi, çeşitli iklim değişikliği senaryoları altında ulaştırma yatırımlarının kamu maliyesine etkileri ve projenin performansının demiryolu gibi diğer ulaştırma modları ile karşılaştırılması da dahil olmak üzere çevresel, sosyal ve ekonomik maliyet ve faydaları aydınlatacaktır. ITF’in Taşkent ve Ulanbator’da sürdürülebilir kentsel hareketliliğe ilişkin ulusal çalışmaları, gelecek nesiller için kentsel ulaşım sistemlerini dönüştürmeye yönelik kapsamlı girişimler sunmaktadır. Çalışmalar, kentsel ulaşım bağlamının analizini, karbonsuzlaştırma yollarının nicel değerlendirmesini, sürdürülebilir kentsel hareketlilik konusunda en iyi uygulamaların yaygınlaştırılmasını ve kentsel hareketlilik iyileştirme planlarının geliştirilmesini içermektedir. Kentsel hareketliliği iyileştirme planları; yönetişim, tedarik, entegre arazi kullanımı ve ulaşım planlaması, finansman mekanizmaları, toplu taşıma ağının ve filosunun geliştirilmesi, taksi ve isteğe bağlı hizmetler, hafif ve paylaşımlı hareketlilik, park reformu, dijital çözümler, destekleyici politikalar ve sağlam bir karbondan ayrılma gündemi gibi çeşitli hususları kapsamaktadır.

Buna göre adil geçişin başarısı insan kapasitelerinin kalitesine bağlı olduğundan, Orta Asya’da Bölgesel Bilgi Ağları oluşturma ve geliştirme girişimlerimiz gelecek nesiller için önemlidir. Mevcut bilgi ve kapasite boşlukları, akademik topluluğun katılımını sağlayarak iklim değişikliği ve ulaştırmanın karbonsuz hale gelmesine odaklanacak endüstri alanlarında ihtiyaç duyulan insan kapasitesinin oluşturulmasına yardımcı olabilir. Çünkü akademi, bilgi üretiminin ön saflarında yer alır ve öğrenciler geleceğin çalışanlarıdır. 

2023 yılında Almatı’da düzenlenen Enerji Forumu sırasında UCA, Kazak-İngiliz Teknik Üniversitesi, Kazak-Alman Üniversitesi, Tacik Devlet Finans ve Ekonomi Üniversitesi, Taşkent’teki Turino Politeknik Üniversitesi, Taşkent’teki Pisa Üniversitesi, Yessenov Üniversitesi, Ualikhanov Üniversitesi ve Satbayev Üniversitesi’ni bir araya getiren bölgesel bilgi ağının kurulmasında ve beyin fırtınasında yer almıştır. Ağın Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu (UNECE) ve Birleşmiş Milletler Asya ve Pasifik Ekonomik ve Sosyal Komisyonu (ESCAP) gibi uluslararası bilgi ortakları bulunmaktadır. Düşük ve sıfır karbon teknolojileri, maden çıkarma ve enerji verimliliği gibi çok yönlü temalar üzerinde birleşen Orta Asya üniversiteleri ağı, 2050 yılına kadar net sıfır geleceği stratejik olarak ilerletmeyi ve güvence altına almayı amaçlamaktadır.

Dr. Madina Junussova
Dr. Madina Junussova, Kamu Politikaları ve Yönetimi Enstitüsü’nde Kıdemli Araştırmacı ve GSD Kentsel Gelişim Lideri ve aynı zamanda CERGE-EI Vakfı Öğretim Üyesi’dir. Şehir ve bölge planlama ve politika analizi alanlarında 20 yıllık akademik ve araştırma deneyimine sahiptir. 2017 yılında OECD Kentsel Politika İncelemesine katkıda bulunmuştur: Kazakistan. 2018 yılında Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Çocuk Hakları ve Şehir Planlama Girişimi Dış Referans Grubu Uzman Üyesi olarak görev yapmıştır. Kamu görevlileri ve şehir planlamacılarının kapasitelerinin geliştirilmesi konusunda on yıllık ve genç araştırmacılara mentorluk yapma konusunda beş yıllık deneyime sahiptir. 2022 yılından bu yana UCA-IPPA ekibinin bir parçası olarak Orta Asya’da Sürdürülebilir Altyapı üzerine SIPA Bölgesel Bilgi Ağı’nı kolaylaştırmaktadır. Uluslararası Şehir ve Bölge Plancıları Derneği’nin (Isocarp) aktif ve uzun süreli bir üyesi olarak Toronto’da “Eşit Yerler ve Topluluklar için İklime Duyarlı Planlama “yı desteklemek üzere “Kentsel Ekonomi Forumu 5 (UEF 5)” ile birlikte “İklim Eylemi için Kentsel Finans” başlıklı “Dünya Planlama Kongresi’nin 59 (WPC 59)” Genel Eş Raportörü rolünü üstlenmiştir. Araştırma alanları arasında sürdürülebilir kentsel ve bölgesel kalkınma, kanıta dayalı politika oluşturma ve politika izleme ve değerlendirme yer almaktadır.
Dilara Cansın KEÇİALAN
Dilara Cansın KEÇİALAN
Anadolu Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunu olan Dilara Cansın KEÇİALAN, Hoca Ahmet Yesevi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı'nda yüksek lisans eğitimini tamamlamıştır. Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi'nde Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi alanında yüksek lisans eğitimini sürdüren Keçialan, ayrıca Atatürk Üniversitesi'nde Yeni Medya ve Gazetecilik bölümünde öğrenim görmektedir. ANKASAM'da Avrasya Araştırma Asistanı olarak görev yapan Keçialan'ın başlıca ilgi alanları Avrasya ve özellikle Orta Asya bölgesidir. İngilizce, Rusça ve az derecede Ukraynaca bilmekte olup Kazakça öğrenmektedir.

Röportaj

GABİM Genel Müdürü Dr. Faruk BOSTANCI: “Kuşak ve Yol Girişimi, Orta Asya Ülkelerinin Ekonomik Gelişimine Önemli Katkılarda Bulunmuştur.”

Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), Çin ekonomisinin gelişiminde Kuşak ve Yol Girişimi’nin...

Newcastle Üniversitesi, Leverhulme Erken Kariyer Araştırmacısı Dr. Maria Papageorgiou: “Çin’in Orta Doğu’daki Angajmanı Çok Yönlüdür.”

Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), Çin’in Orta Doğu’daki yumuşak güç stratejileri, bunun...

Hazar Çevre Konsorsiyumu CEO’su Yernar Sailybayev: “Hazar Denizi, Tüm Kuzey Yarım Küre İklimini Doğrudan Etkilemektedir.”

Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), Hazar Denizi çevresindeki ekosistem ve iklim değişikliğiyle...

North Greenville Üniversitesi, Dr. Öğr. Üyesi Jong Eun Lee: “Rusya-Kuzey Kore İttifakı, Pyongyang İçin Daha Faydalı Olabilir”

Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), Kuzey Kore’nin Rusya’yla askeri-ekonomik işbirliğini ve bu...