1. Kosova-Sırbistan arasındaki kriz hakkında ne düşünüyorsunuz? Krizin ortaya çıkış nedenlerini değerlendirebilir misiniz?
Kosova ile Sırbistan arasındaki son kriz, temelde 2011 yılında Brüksel’de imzalanan kimlik belgeleri ve araba plakaları konusunda anlaşmanın uygulanmasıyla ilgilidir. Kriz, Priştine Hükümeti’nin Kosova’ya Sırp kimliğiyle giren kişilerin ülkede kaldıkları süre boyunca bu kimlikleri geçici bir belgeyle değiştirmelerini gerektiren karşılıklılık önlemleri uygulama planları ve Sırp sürücülerin araçlarında Kosova plakalarını gösterme planıyla başlamıştır. Sırbistan bu anlaşmanın uygulanmasına karşı çıkmaktadır. Bu yüzden Belgrad, Kosova’nın kuzey kesimlerinde yaşayan yerel Sırpları yolları kapatmaları noktasında hareketlendirmiştir.
Sırbistan, Kosovalı Sırp vatandaşlarının Kosova kurumlarının saldırısına uğradığını iddia ederek bazı askeri tehditleri yeniden gündeme getirmektedir. Ancak krizin kökleri, Sırbistan’ın Kosova devletinin bağımsızlığını ve egemenliğini tanımaması ve uluslararası arenada tanınmasını engelleme çabalarında yatmaktadır. Öte yandan, Sırbistan, Kosova’yı içeriden istikrarsızlaştırmak için, savaşın bitişinden 20 yıldan fazla bir süre sonra, yaklaşık 50 bin Sırp nüfusun yaşadığı Kosova’nın kuzey kesiminde donmuş bir çatışma oluşmasına sürekli olarak çaba harcamaktadır. Bu bağlamda söz konusu donmuş çatışma finanse edilmiş ve bu amaçla gizli servisler kullanılmıştır. Nihai krizin oluşum sebebi Kosova kurumlarını baltalamak için yıkıcı bir politikanın sürekliliğidir.
2. Krizin ne kadar ilerleyebileceğini düşünüyorsunuz? NATO’nun Kosova Gücü (KFOR) müdahale edebilir mi?
KFOR ve NATO’nun, Kosova’daki görevi barış ve güvenliği korumak olduğu için, Sırp devleti tarafından Kosova’yı istikrarsızlaştırmaya yönelik herhangi bir girişimin onlar tarafından güçlü bir yanıtla karşı karşıya kalacağını açıkça belirttiğini düşünüyorum. Bence bu sefer, bu mesaj güçlü bir şekilde Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vučić’e iletilmiş ve Vučić verilen mesajı almıştır.
Durumun bu kadar gerginleşmesi de bu mesajla ilgilidir. Kriz kapsamında KFOR’un kararlılığını göstermesinin gerekliliği ortaya çıktı ve gösterilen bu kararlılık daha sonra NATO’nun üst düzey yetkilileri tarafından da vurgulanmıştır.
Bu bağlamda yakın zamanda Sırbistan’ın başka provokasyonlar yapacağını ve KFOR’un Kosova’yı koruma kararlılığını test edeceği söylenebilir. Sırbistan’ın bu kapsamda masasında bir askeri harekat seçeneğinin bulunduğu ortadadır. Diğer bir seçenek ise Sırbistan’ın siyasi gündemleri için yerel Sırpları kullanarak kuzeydeki istikrarsızlaştırmaya devam etmesi olabilir.
3. Krizin bölge ülkelerine yansımaları hakkında neler söyleyebilirsiniz? Bu krizin Rusya-Ukrayna Savaşı ile bir bağlantısı var mı?
Ukrayna’daki savaş, tüm Balkan bölgesinde güvenlik sorunları ve özellikle Rusya’nın bölgeyi istikrarsızlaştırma gündemiyle ilgili endişeleri artırmıştır. Rusya’nın Balkanlar’daki oyununu oynayan müttefiki ise Sırbistan’dır.
Sırbistan bir yandan Rusya’nın Ukrayna’yı işgalini inkâr ederken, diğer yandan diğer komşu ülkeler gibi yaptırımlar uygulamayı kabul etmemiştir. Bu dönemde Rusya, müttefiki Sırbistan ve Bosna’daki Milorad Dodik gibi yerel işbirlikçileri aracılığıyla Kosova ve Bosna-Hersek’i istikrarsızlaştırmaya çalışmaktadır. Rusya; Kırım’ın, Donbass Bölgesi’nin işgalini ve bağımsızlıklarının kazanılması ve Ukrayna’nın 24 Şubat’ta işgalini haklı çıkarmak için propaganda aracı olarak Kosova’nın bağımsızlığını kullanmaktadır. Sırbistan, Avrupa Birliği’nin arabuluculuğundaki diyalog sonucunda Kosova ile karşılıklı tanıma ile sonuçlanacak nihai anlaşma konusunda, Ukrayna’daki savaşın nihai sonuçlarını beklemektedir.