Röportaj

CAICT, Araştırmacı Bingyi Yang: “Çin, Yapay Zeka (YZ) Gelişimine Büyük Önem Veriyor.”

Dijital teknoloji alanında Çin her zaman kendi gelişimine odaklanmıştır.
Çin, yapay zeka gelişiminde elde ettiği önemli başarıları dünyanın dört bir yanındaki ülkelerle paylaşmaya isteklidir.
Çin’in geniş iç pazarı, yeni dijital teknolojilerin denenmesi için geniş bir alan sağlamıştır.

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Çin’in gelişen dijital teknolojilerini ve yapay zeka çalışmalarını değerlendirmek üzere Ankara Kriz ve Siyasi Çalışmalar Merkezi (ANKASAM), Çin Bilgi ve İletişim Teknolojileri Akademisi (CAICT) Yapay Zeka Araştırma Enstitüsü’nden Araştırmacı Bingyi Yang ile yapmış olduğu röportajı dikkatlerinize sunmaktadır.

1. Çin’in teknolojideki bu hızlı yükselişinin arkasında yatan faktörler (dinamikler) nelerdir?

Çin’in teknoloji alanındaki gelişimi ve ilerlemesi, dünya çapındaki tüm ülkeler için açıkça bilinen bir gerçektir. Bildiğimiz gibi, bilimsel ve teknolojik ilerleme birçok faktörün birleşik etkisinin sonucudur. Çin açısından ulusal stratejilerin ve politikaların etkisini göz ardı edemeyiz.

“Bilim ve eğitimle ülkeyi canlandırma” stratejisinden “yenilik odaklı kalkınma”ya ve daha sonra “bilim ve teknoloji gücü” oluşturma stratejisine kadar ülke sürekli olarak bilimsel ve teknolojik gelişim düzenini optimize etmiş ve bilimsel ve teknolojik yeniliğin ulusal gelişimdeki temel konumunu netleştirmiştir. Tabii ki on yılı aşkın süredir biriken internet endüstrisi gelişiminin avantajlarından faydalanan Çin, teknolojilerin ticarileştirilmesinde geniş deneyim kazanmıştır.  Sonuç olarak yeni teknolojileri hızlı bir şekilde endüstriyel uygulamalara dönüştürmek ve hızlı bir şekilde tüketici pazarlarına sunmak genellikle mümkündür.  Bu nedenle küresel tüketiciler Çin’in bilimsel ve teknolojik başarılarının meyvelerini hızlı bir şekilde görebiliyorlar.

2. Çin’in dünyada dijital teknoloji alanındaki liderliğine dair neler söyleyebilirsiniz? Bu konuda dünya ülkeleri ve Çin’in ulaştığı noktayı karşılaştırmalı olarak açıklayabilir misiniz?

Dijital teknoloji konusuna gelince, öncelikle Çin’in bu alanda lider bir pozisyon almak gibi bir niyetinin olmadığını belirtmem gerekir. Dijital teknoloji alanında Çin her zaman kendi gelişimine odaklanmıştır. Elbette Çin’in geniş iç pazarı, yeni dijital teknolojilerin denenmesi için geniş bir alan sağlamıştır. Sürekli deneme yanılma yoluyla çeşitli sanayi sektörlerinde yeni dijital teknolojileri yaygın bir şekilde uyguladık ve böylece tüketiciler tarafından yaygın bir şekilde kabul gören dijital teknolojileri belirledik.

3. Çin’in yapay zekaya verdiği önemden bahsedebilir misiniz? Ayrıca yapay zeka dünyada neden bu kadar kritik konuma geldi? Bunda Çin’in payı nedir? 

Çin, yapay zekanın (AI) gelişimine büyük önem vermekte ve internet, büyük veri (big data), AI ve reel ekonominin derin entegrasyonunu aktif olarak teşvik etmektedir. Bu entegrasyon, güçlü bir akıllı endüstri geliştirmeyi, yeni kaliteli üretici güçlerin gelişimini hızlandırmayı ve yüksek kaliteli kalkınma için yeni bir ivme sağlamayı amaçlamaktadır. Yapay zeka, teknolojik devrim ve endüstriyel dönüşümün yeni turunun kilit itici gücü olarak kabul edilmektedir ve küresel ekonomik ve sosyal kalkınmanın yanı sıra insan uygarlığının ilerlemesi üzerinde derin etkileri vardır.

Yapay zeka, neredeyse tüm ekonomik faaliyetlerde uygulanabilen güçlü bir araç olarak hizmet ettiği için dünya çapında kritik öneme sahip hale gelmiştir. Teknolojik atılımları teşvik etmekte, üretim verimliliğini artırmakta ve yeni endüstriler ve iş fırsatları yaratmaktadır. YZ ayrıca yaşam kalitesinin iyileştirilmesinde ve sağlık, eğitim ve çevresel sürdürülebilirlik gibi küresel zorlukların ele alınmasında önemli bir rol oynamaktadır.

Çin, yapay zeka alanında önemli ilerlemeler kaydetmiştir ve küresel olarak önemli bir konuma sahiptir. 2024 yılına kadar Çin’in YZ pazar büyüklüğü 747 milyar Renminbi’ye (RMB) ulaşarak küresel pazarın %20,9’unu oluşturmuştur. Ülke, bilgisayarla görme, doğal dil işleme ve akıllı üretim gibi alanlarda önemli güçlere sahip 4.500’den fazla YZ ile ilgili işletmeye ev sahipliği yapmaktadır. 

Elbette Çin, yapay zeka gelişimindeki önemli başarılarını dünyanın dört bir yanındaki ülkelerle, özellikle de Küresel Güney ülkesiyle paylaşmaya da isteklidir. Geçtiğimiz yıl Çin, Yapay Zeka Kapasitesinin Geliştirilmesi için Uluslararası İşbirliğinin Artırılmasına ilişkin BM Genel Kurul Kararı’nı (A/RES/78/311) önermiş ve Çin’in yapay zeka alanında pragmatik işbirliğini teşvik etme konusundaki kararlılığını ve samimiyetini tam olarak yansıtan, son derece hedefli ve işlevsel olan “beş vizyon” ve “on eylem” aracılığıyla “İyi ve Herkes için Yapay Zeka Kapasite Geliştirme Eylem Planı” teklif etmiştir. Çin, kapsayıcı planların uygulanması ve değişim ve işbirliğinin gerçekleştirilmesi için bir platform olmasını umarak, YZ Kapasitesinin Geliştirilmesi için Uluslararası İşbirliği Dostlar Grubu’nun kurulmasını önermektedir. Ayrıca Çin, BRICS ülkesi ile yapay zeka endüstrisi işbirliği için bir platform sağlayan Çin-BRICS Yapay Zeka Geliştirme ve İşbirliği Merkezi’ni kurmuştur.

Bingyi YANG
Bingyi Yang, Pekin merkezli Çin Bilgi ve İletişim Teknolojileri Akademisi (CAICT) Yapay Zeka Araştırma Enstitüsü’nde Araştırmacı olarak görev yapmaktadır. Daha önce Tsinghua Üniversitesi Uluslararası Güvenlik ve Strateji Merkezi'nde Araştırma Uzmanı; Pekin Üniversitesi Uluslararası ve Stratejik Çalışmalar Enstitüsü'nde Araştırma Asistanı olarak çalışmıştır. Bingyi Yang, Uluslararası Strateji, Politika Araştırmaları, Yapay Zeka, Küresel Yönetişim ve Yapay Zeka Endüstriyel Araştırmaları konularında yetkinliklere sahiptir.
Dr. Cenk TAMER
Dr. Cenk TAMER
Dr. Cenk Tamer, 2014 yılında Sakarya Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun olmuştur. Aynı yıl Gazi Üniversitesi Ortadoğu ve Afrika Çalışmaları Bilim Dalı’nda yüksek lisans eğitimine başlamıştır. 2016 yılında “1990 Sonrası İran’ın Irak Politikası” başlıklı teziyle master eğitimini tamamlayan Tamer, 2017 yılında ANKASAM’da Araştırma Asistanı olarak göreve başlamış ve aynı yıl Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Doktora Programı’na kabul edilmiştir. Uzmanlık alanları İran, Mezhepler, Tasavvuf, Mehdilik, Kimlik Siyaseti ve Asya-Pasifik olan ve iyi derecede İngilizce bilen Tamer, Gazi Üniversitesindeki doktora eğitimini “Sosyal İnşacılık Teorisi ve Güvenlikleştirme Yaklaşımı Çerçevesinde İran İslam Cumhuriyeti’nde Kimlik İnşası Süreci ve Mehdilik” adlı tez çalışmasıyla 2022 yılında tamamlamıştır. Şu anda ise ANKASAM’da Asya-Pasifik Uzmanı olarak görev almaktadır.

Röportaj

Occidental Koleji, Doç. Dr. Igor Logvinenko: “Türkiye, Yenilenebilir Enerji Alanında Önemli İlerlemeler Kaydetmiştir.”

Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), küresel enerji piyasalarının dönüşümünü, yenilenebilir enerjiye geçişin...

Central Lancashire Üniversitesi, Doktorant Sylwia Monika Gorska: “İşiba, Çin’le İlişkilerin İstikrara Kavuşturulmasının Öneminin Farkındadır.”

Japonya’daki Kishida Hükümeti’nin dış politikasını ve küresel jeopolitiği değerlendirmek üzere Ankara Kriz ve Siyasi...

Kazakistan KIMEP Üniversitesi, Doç. Dr. Maganat Shegebayev: “Etkili İletişim, Temel İnsani Beceriler Üzerine İnşa Edilmelidir.”

Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), küreselleşen dünyada farklı kültürel geçmişlere sahip iş...

Güney Danimarka Üniversitesi, Doç. Dr. Vincent Keating: “20 Yıl Aradan Sonra Guantanamo Körfezi İçin Yeni Bir Kasvetli Sayfa Açılmıştır.”

Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), Guantanamo Körfezi’nin yeniden açılmasının göç politikalarına etkisini, insan...