Doç. Dr. Nargiza Murataliyeva; “Kazakistan ve Kırgızistan, Ulaştırma Koridorlarını Geliştirmek İçin Birlikte Çalışabilir.”

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Kırgızistan ve Kazakistan, uzun yıllardır farklı alanlarda birbirine destek veren, ticari anlaşmaları bulunan ve bölgedeki istikrarın sağlanmasında önemli rolleri bulunan aktörlerdir. İki ülke de son yıllarda gelişen ikili ilişkilerinin neticesinde Kambarata HES-1’in kurulması ve yenilenebilir enerji alanlarında ortak paydada buluşmayı hedeflemektedirler.Ayrıca ticaretin artması da bir başka önemli konudur.

Buradan hareketle Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), Kırgızistan ve Kazakistan arasında ticaret hacminin geliştirilmesini ve siyasi ilişkilerin geleceğini değerlendirmek üzere CABAR.asia Editörü Doç. Dr. Nargiza Murataliyeva’dan almış olduğu görüşleri dikkatlerinize sunmaktadır.

1. Kırgızistan ve Kazakistan arasındaki ticaret hacmini 2 milyar dolara çıkarma hedefini göz önünde bulundurarak, iki ülke arasındaki ikili ticareti ve ekonomik işbirliğini etkili bir şekilde genişletmek için hangi özel stratejiler-önlemler uygulanabilir?

Kazakistan, Kırgızistan’ın üç ana ticaret ortağından biridir. Kırgız Cumhuriyeti Ulusal İstatistik Komitesi’ne göre, ülkeler arasındaki ticaret cirosu 2022 yılında yaklaşık 1,1 milyar dolar olmuştur. Aynı zamanda, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkiler, Kırgızistan’dan kargo taşıyıcıları ve tedarikçileri için sınır geçiş rejimi sorunlarını henüz çözmedi. Sınırdaki yolsuzluk ve kaçakçılığın yanı sıra tıkanıklık sorunu da devam ediyor. Bu nedenle, bürokrasiyi azaltma ve şeffaflığı artırma stratejisi iki ülke için bir önceliktir. Bu, prosedürlerin basitleştirilmesini ve ticaretin önündeki idari engellerin azaltılmasını, ticaret işlemlerinin verimliliğini ve şeffaflığını önemli ölçüde artırabilecek gümrük süreçlerinin otomasyonunu içerebilir.

Buna ek olarak, Ak-Tilek ve Kara-Su yol kontrol noktalarının yakınında bir endüstriyel ticaret ve lojistik kompleksinin inşa edilmesi, ticaretin canlandırılmasına yardımcı olabilir. Bu kompleks temelinde süt ürünleri üretimi, et, meyve ve çilek işlenmesi, konserve fasulye, ilaç ve giyim üretimi projelerinin hayata geçirilmesi planlanmaktadır.

Kurumsal olarak bakıldığında, iki ülke arasındaki iş bağları 2022 yılında kurulan Kırgız-Kazak ticaret odası sayesinde gelişmektedir. Bu ticaret odası; enerji, mühendislik, finans, gıda endüstrisi ve tarımsal endüstri alanlarında işbirliğini teşvik edecektir. Bu yıl, Kazakistan ve Kırgızistan’dan girişimciler için bir forum düzenlendi ve iş insanları, ihracat ve ithalat için ürünleri incelediler.

2. Kazakistan ve Kırgızistan arasındaki tarihi ve coğrafi bağlar, özellikle siyaset, ekonomi ve kültür alanlarında çok yönlü işbirliğinin gelişmesine nasıl katkıda bulunuyor?

Kazakistan ve Kırgızistan’ın sadece uzun bir göçebe gelenekleri geçmişine ve benzer bir kültürel geçmişe sahip olmadıkları bilinmektedir. İki ülke Sovyetler Birliği’nin bir parçasıydı ve bu da sulama ve enerji bağlantılarının gelişmesine neden oldu. Ortak sınır, yoğun ticareti, kültürel alışverişi ve insanlar arası temasları kolaylaştırmaktadır. Coğrafi konumları, ulaşım ve transit rotalar için doğal bağlantılar ve fırsatlar sağlamaktadır. Kazakistan da tarihi ve coğrafi bağları nedeniyle Kırgız göçmenler için umut verici bir destinasyondur. Yaklaşık 30,000 Kırgız vatandaşı Kazakistan’da çalışmaktadır.

Kazakistan ve Kırgızistan, Orta Asya bölgesinde istikrar ve güvenliğin korunmasında ortak çıkarlara sahiptir. Ortak sorunları çözmek ve önemli konularda mutabık kalınan pozisyonlar bulmak için Türk Devletleri Teşkilatı (TDT), Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ), Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü (KGAÖ) ve Avrasya Ekonomik Birliği (AEB) gibi bölgesel ve uluslararası örgütler çerçevesinde aktif olarak işbirliği yapmaktadırlar. 2022 yılında Çolpon Ata’da düzenlenen 4. İstişare Toplantısı çerçevesinde Kırgızistan, Kazakistan ve Özbekistan arasında, tarihi ve coğrafi bağlar da dahil olmak üzere bu ülkelerin tutumlarının yakınlaştığını gösteren 21. Yüzyılda Orta Asya’nın Kalkınması için Dostluk, İyi Komşuluk ve İşbirliği Anlaşması imzalanmıştır.

3. Kazakistan ve Kırgızistan hükümetler arası ve parlamentolar arası ilişkilerini derinleştirirken hangi temel zorluklarla veya engellerle karşılaşabilir ve bu zorluklar nasıl etkili bir şekilde ele alınabilir?

Kazakistan ve Kırgızistan arasındaki ilişkilerdeki önemli zorluklardan biri, özellikle iklim sorunlarının ve kuraklık dönemlerinin kötüleştiği bir ortamda, su tahsisi meselesidir. Son zamanlarda Kazakistan’ın Kırgızistan ve Özbekistan ile Seyhun nehir havzası kaynaklarının kullanımına ilişkin anlaşmayı 2023 yılı sonuna kadar değiştirmeyi planladığı bilinmektedir. Bu konu Kırgızistan için sadece siyasi elitlerin değil, aynı zamanda halkın da dikkatini çeken bir meseledir. Bu yıl ve geçen yıl her iki ülke de sulama suyuna erişimde sorunlar yaşadı ve bu yıl iki ülkenin başkentlerinde bile içme suyu sorunu yaşandı.

Otuz yılı aşkın süredir çözülemeyen ikinci sorun; süregelen rekabettir. Kırgız kamyon şirketleri, Kazakistan sınırında sistematik olarak tıkanıklık yaşamaktadır. Bu durum, Çin-Kırgızistan-Özbekistan demiryolunun inşasına başlanması için Çin’le müzakerelerin zorlanmasında önemli bir itici güç olmuştur. Ayrıca bu yıl Kırgızistan, Kazakistan’ı “bypass” eden yeni çok modlu ulaşım koridorunu test etmeye başladı. Bu, Kırgızistan’dan Özbekistan ve Türkmenistan’a karadan ve Türkmenbaşı limanından Hazar Denizi’ni geçerek Rusya’nın Astrahan ve Mahaçkale şehirlerine bir nakliye hattıyla ulaşan bir rotayı içermektedir. Bu koridorlar Kırgızistan’ın transit ve lojistik konusunda Kazakistan’a olan bağımlılığını önemli ölçüde azaltmaya yardımcı olacaktır.

AEB içerisinde gündeme gelen bir diğer sorun da Çin’den AEB ülkelerine kaçak mal akışı meselesidir. Yıldan yıla, Çin mallarının ithalatına ilişkin istatistiklerin Kırgızistan ve Kazakistan arasında farklılık gösterdiği bir durum söz konusudur (hem Çin istatistiklerine hem de Kırgızistan ve Kazakistan istatistiklerine göre durum böyledir). Bu durum “gri” mal ithalatı sorununun devam ettiğini göstermektedir.

Bir diğer nokta da devletlerin yönetişim modellerindeki farklılığın bir gölgesi olarak not edilebilir. Özellikle Nazarbayev döneminde Kazakistan’ın siyasi elitleri Kırgızistan’daki “renkli devrimlere” karşı temkinli yaklaşmıştır. Örneğin, Kazakistan’daki Ocak 2022 olaylarından önce devlet medyası, Kırgızistan’daki siyasi çalkantılara karşı Kazakistan’da istikrarın korunmasının önemli olduğu tezini savunuyordu.

4. Kazakistan ve Kırgızistan arasındaki bağları güçlendiren yakın tarihli kültürel ve insani girişimler veya projelerden örnekler verebilir misiniz ve bu girişimlerin her iki toplum üzerinde nasıl bir etkisi oldu?

Cumhurbaşkanı Tokayev’in geçen yıl Kırgızistan’a yaptığı ziyaretin bir parçası olarak, Kazakistan El-Farabi Milli Devlet Üniversitesi’nin Bişkek’te bir temsilciliğinin açılması önemli bir olaydı. Bu kurum, bilişim teknolojileri, madencilik, doğal kaynakların kullanımı ve turizm endüstrisi alanlarında talep edilen uzmanlıklarda personel yetiştirmeyi planlıyor. Bişkek’te ayrıca şair, yazar ve modern Kazak yazılı edebiyatının kurucusu Abay Kunanbayoğlu’nun anıtı da açıldı. Geçtiğimiz yıl Kazakistan’da Kırgızistan Kültür Günleri üst düzeyde gerçekleştirildi.

Aynı zamanda Kazakistan, Kırgız vatandaşlarına Kazakistan’ın önde gelen kurumlarında eğitim almaları için kontenjan ayırıyor ve bu yıl 50 kontenjan tahsis edildi. Kırgızistan Ulusal İstatistik Komitesi’ne göre; 2022-2023 yıllarında Kırgızistan’da yaklaşık 3.000 öğrenci eğitim görmektedir.

5. Kazakistan ve Kırgızistan arasındaki genel stratejik ortaklık göz önüne alındığında, hangi potansiyel işbirliği alanları ve ortak girişimler Orta Asya’da uzun vadeli bölgesel istikrar ve refahın artırılması için en büyük vaadi taşımaktadır?

Üç ülke arasında işbirliğinin planlandığı en önemli proje Kambarata HES-1’in inşasıdır. Projenin yol haritası Kırgızistan, Kazakistan ve Özbekistan tarafından imzalanmıştır. Bu aşamada amaç, projenin fizibilite çalışmasını 2024 yılına kadar tamamlamaktır. Ön anlaşmalara göre, inşaat tamamlandıktan sonra HES’i yönetmek için bir ortak girişim kurulacaktır. Kırgızistan yüzde 34, Kazakistan ve Özbekistan ise yüzde 33’er olmak üzere yüzde 66’şar hisseye sahip olacaktır. Ancak bu konu, finansman, hidroelektrik santralinin daha fazla yönetilmesine ilişkin koşullar ve kar paylaşımı konusunda zorluklarla doludur. Ancak asıl zorluk, tarafların artan iklim sorunları ışığında su tahsisi konusunda nasıl anlaşacaklarıdır.

Yenilenebilir enerji de iki taraf arasında önemli bir işbirliği alanıdır. Kazak yatırımcılar Issık Göl bölgesinde toplam maliyeti 35 milyon dolar olan 50 MW’lık bir güneş enerjisi santrali kurmayı planlamaktadır.

Turizmi canlandırmak için umut vaat eden bir proje de Almatı-Issık-Göl’e yaklaşık 280 kilometre uzunluğunda, mevcut 460 kilometreden daha kısa olacak alternatif bir yol inşa edilmesidir. Ocak 2021 tarihinde Asya Kalkınma Bankası (AKB), güzergâha bağlı olarak kısa yolun Kazakistan’ın GSYİH’sine yılda 31-165 milyon dolar, Kırgızistan’ın GSYİH’sine ise 53-439 milyon dolar katkı sağlayacağını tahmin etmiştir.

Karayolları ve demiryolları da dahil olmak üzere ulaşım bağlantılarının geliştirilmesi, bölgesel istikrarın ve ekonomik işbirliğinin güçlendirilmesi için kilit bir faktördür. Kazakistan ve Kırgızistan, bölgede insanların ve malların daha verimli hareket etmesini sağlamak amacıyla ulaştırma koridorlarını geliştirmek, sınırları iyileştirmek ve kargo taşımacılığı prosedürlerini basitleştirmek için birlikte çalışabilirler.


Doç. Dr. Nargiza Muratalieva

Siyaset bilimi doktoru ve doçentidir. 2010 yılında “Orta Asya’da Rusya ve Çin’in bölgesel politikası ve bir etkileşim faktörü olarak ŞİÖ” konulu tezini savunmuştur. Savaş ve Barış Raporlama Enstitüsü’nün (IWPR) bir projesi olan CABAR.asia’da (Orta Asya Analitik Raporlama Bürosu) editör olarak çalışmıştır. “Orta Asya’da Rusya ve Çin” monografisinin yazarı, yaklaşık 10 monografinin ortak yazarı, çevrimiçi yayınlarda ve hakemli yayınlarda 50’den fazla analitik makale sahibidir. Uzmanlık alanları: Orta Asya’da jeopolitik ve bölgesel işbirliği ve bölgesel güvenlik konularıdır.


Dilara Cansın KEÇİALAN
Dilara Cansın KEÇİALAN
Anadolu Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunu olan Dilara Cansın KEÇİALAN, Hoca Ahmet Yesevi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı'nda yüksek lisans eğitimini tamamlamıştır. Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi'nde Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi alanında yüksek lisans eğitimini sürdüren Keçialan, ayrıca Atatürk Üniversitesi'nde Yeni Medya ve Gazetecilik bölümünde öğrenim görmektedir. ANKASAM'da Avrasya Araştırma Asistanı olarak görev yapan Keçialan'ın başlıca ilgi alanları Avrasya ve özellikle Orta Asya bölgesidir. İngilizce, Rusça ve az derecede Ukraynaca bilmekte olup Kazakça öğrenmektedir.

Röportaj

GABİM Genel Müdürü Dr. Faruk BOSTANCI: “Kuşak ve Yol Girişimi, Orta Asya Ülkelerinin Ekonomik Gelişimine Önemli Katkılarda Bulunmuştur.”

Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), Çin ekonomisinin gelişiminde Kuşak ve Yol Girişimi’nin...

Newcastle Üniversitesi, Leverhulme Erken Kariyer Araştırmacısı Dr. Maria Papageorgiou: “Çin’in Orta Doğu’daki Angajmanı Çok Yönlüdür.”

Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), Çin’in Orta Doğu’daki yumuşak güç stratejileri, bunun...

Hazar Çevre Konsorsiyumu CEO’su Yernar Sailybayev: “Hazar Denizi, Tüm Kuzey Yarım Küre İklimini Doğrudan Etkilemektedir.”

Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), Hazar Denizi çevresindeki ekosistem ve iklim değişikliğiyle...

North Greenville Üniversitesi, Dr. Öğr. Üyesi Jong Eun Lee: “Rusya-Kuzey Kore İttifakı, Pyongyang İçin Daha Faydalı Olabilir”

Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), Kuzey Kore’nin Rusya’yla askeri-ekonomik işbirliğini ve bu...