Analiz

Modi’nin Moskova Ziyareti: Yeni İşbirliği Arayışları

Hindistan ve Rusya arasındaki ilişkilerin geleceği, stratejik, ekonomik ve diplomatik alanlarda derinleşme eğilimindedir.
Modi’nin ziyareti sırasında enerji sektöründe işbirliğinin artırılması ve yatırım olanaklarının değerlendirilmesi beklenmektedir.
Hindistan, dış politikasında çok taraflı bir yaklaşım benimsemekte ve Rusya’yla olan ilişkilerini bu bağlamda yönetmek istemektedir.

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Kremlin Sözcüsü Yuri Ushakov, 26 Haziran 2024 tarihinde yaptığı açıklamada, Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin Moskova ziyareti için hazırlıkların yapıldığını ve tarihlerin yakında açıklanacağını duyurmuştur.[1] Modi’nin muhtemelen temmuz ayında Rusya’ya yapacağı ziyaret, Yeni Delhi’nin dış politikası açısından önemli bir gelişme olarak değerlendirilebilir.

Rusya-Ukrayna Savaşı’nın başlangıcından bu yana Modi’nin ilk kez Moskova’ya gidecek olması da ayrı bir öneme sahiptir. Modi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le en son 2022 yılında Özbekistan’da düzenlenen Şangay İşbirliği Örgütü zirvesinin oturum aralarında görüşmüş ve Putin’e “Bu çağın, savaş çağı olmadığını” söylemişti.

Yeni Delhi, Birleşmiş Milletler’de (BM) Rusya’yı kınayan oylamalarda defalarca çekimser kalmış ve Moskova’nın Ukrayna’daki savaşına yönelik açık bir eleştiri getirmekten kaçınmıştır. Dolayısıyla Modi’nin yeni dönemdeRusya’yla stratejik ilişkilerini güçlendirmesi, Batı’nın tepkisini bir kez daha yükseltmesine neden olacaktır. Son seçimlerde oy kaybetmesi nedeniyle ulusal düzeyde imaj kaybı yaşayan Modi yönetimi, görünen o ki uluslararası arenada daha etkin ve değerli bir aktör olmak adına Moskova’yla bağlarını güçlendirmeyi tercih etmektedir.

Nitekim Hindistan-Rusya ilişkileri, Soğuk Savaş döneminden bu yana stratejik bir değer arz etmektedir. Modi’nin son ziyareti, bu ilişkilerin bir adım daha öteye taşınması anlamına gelmektedir. Özellikle savunma, enerji ve uzay gibi alanlarda işbirliğinin artırılması, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) başta olmak üzere Batılı aktörlerin ciddi tepkisine ve baskısına yol açabilir.

Batılı hükümetlerin Moskova’ya defalarca uyguladığı yaptırımlara rağmen Yeni Delhi-Moskova askeri-savunma bağları güçlü kalmaya devam etmiştir. Ziyaretin bir parçası olarak, mevcut savunma anlaşmalarının gözden geçirilmesi, yeni projelerin ele alınması ve ortak üretim gibi konuların tartışılması beklenmektedir. Buna ek olarak enerji işbirliği ve ekonomik bağların güçlenmesi,Batı açısından bir başka eleştiri konusu olacaktır. Ukrayna’da savaşın başlangıcından sonra Hindistan, indirimli Rus ham petrol alımlarını artırmıştır. Bu durum, küresel izolasyonla karşı karşıya olan Moskova’ya önemli katkıda bulunmuştur. Dolayısıyla Modi’nin ziyareti sırasında enerji sektöründe işbirliğinin artırılması ve yatırım olanaklarının değerlendirilmesi beklenmektedir. Ayrıca ticaret ve ekonomik ilişkilerin genişletilmesi de gündemde olabilir.

Bu ziyarette bölgesel ve küresel meselelerin de gündeme alınacağı söylenebilir.Özellikle Ukrayna, Afganistan, İsrail-Filistin gibi stratejik konuların yanı sıra Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası platformlarda işbirliğinin güçlendirilmesi de değerlendirilebilir.

Hindistan, dış politikasında çok taraflı bir yaklaşım benimsemekte ve Rusya’yla olan ilişkilerini bu bağlamda yönetmek istemektedir. Modi’nin ziyareti, bu çerçevede Hindistan’ın küresel oyuncularla ilişkilerini çeşitlendirmesine katkı sağlamayı amaçlamaktadır. Daha da önemlisi bu temaslar, Hindistan’ın dış politikasındaki stratejik özerkliğini sağlamlaştırma ve bölgesel-dünya çapında alternatif bir vizyon oluşturma amacını taşıyor olabilir.

Bu temaslar esnasında yeni askeri işbirliği ve lojistik anlaşmasının da imzalanması beklenmektedir. Rusya’nın üzerinde çalıştığı belirtilen yeni taslak teklif; askeri oluşumların, savaş gemilerinin ve savaş uçaklarının ortak konuşlandırılmasını içermektedir. Bu konuşlandırma hem Hindistan’ın hem de Rusya’nın yeteneklerini artırabilir.[2] Bu potansiyel hamle, iki ülke arasındaki stratejik ilişkide yeni bir boyuta işaret etmekte ve daha derin savunma bağlarının ve karşılıklı güvenin sinyalini vermektedir.

Bu ortak konuşlandırma hamlesi, geleneksel olarak BM barışı koruma misyonları dışında bu tür anlaşmalardan kaçınan Hindistan için benzeri görülmemiş bir durumdur. Şu anda Hindistan silahlı kuvvetleri iki düzineden fazla ülkeyle tatbikatlar ve savunma işbirliği yapmakta, ancak ortak birlik konuşlandırma anlaşmasından kaçınmaktadır.

Söz konusu lojistik destek anlaşmasının Hindistan’ın 2016 yılında ABD’yle imzaladığı Lojistik Değişim Anlaşması’yla (LEMOA) benzer nitelikte olacağı söylenmektedir. Bu tür anlaşmalar, yakıt ikmali, onarım ve ikmal için birbirlerinin deniz ve askeri üslerinin kullanımını kolaylaştırmaktadır. Hindistan’ın Fransa, Avustralya, Singapur ve Güney Kore gibi ülkelerle de benzer anlaşmaları vardır.

Rusya’yla potansiyel lojistik destek anlaşması, Hindistan’ın Arktik bölgesine erişimini de kolaylaştırabilir. Küresel ısınma Kuzey Kutbu’nda yeni nakliye rotaları ve stratejik fırsatlar açarken Hindistan, jeopolitik açıdan kritik olan bu bölgede varlık oluşturmayı hedeflemektedir. Dolayısıyla Kuzey Kutbu’ndaki Rus askeri tesislerine erişim, Hindistan’ın bölgedeki stratejik duruşunu ve operasyonel erişimini önemli ölçüde güçlendirebilir.[3]

Sonuç olarak Hindistan ve Rusya, uluslararası platformlarda benzer veya uyumlu pozisyonlar alabilen önemli aktörlerdir. Örneğin, Birleşmiş Milletler gibi çok taraflı kuruluşlarda işbirliği yaparak ortak çıkarlarını savunabilirler. Bölgesel konularda da birlikte çalışma potansiyeli bulunmaktadır. Örneğin Orta Asya ve Afganistan gibi bölgelerde de bazı ortak çıkarlara sahiptirler. Her iki ülke de küresel düzeyde çok taraflı diplomasiyi desteklemektedir. Bu çerçevede Hindistan ve Rusya, iklim değişikliği gibi küresel sorunlara karşı işbirliği yapabilir veya bilim ve teknoloji alanlarında ortak projeler geliştirebilirler. Hindistan ve Rusya arasındaki ilişkilerin geleceği, stratejik, ekonomik ve diplomatik alanlarda derinleşme eğilimindedir. Her iki ülke de ortak çıkarlarını güçlendirecek adımlar atarak karşılıklı işbirliğini artırma potansiyeline sahiptir.


[1] “India’s Modi to visit Moscow soon, Russian state media says”, CNN, https://edition.cnn.com/2024/06/26/india/india-modi-visit-russia-putin-intl-hnk/index.html, (Erişim Tarihi: 26.06.2024).

[2] “India-Russia relations: New military cooperation and logistics agreement”, Financial Express, https://www.financialexpress.com/business/defence-india-russia-relations-new-military-cooperation-and-logistics-agreement-3534647/, (Erişim Tarihi: 26.06.2024).

[3] Aynı yer.

Dr. Cenk TAMER
Dr. Cenk TAMER
Dr. Cenk Tamer, 2014 yılında Sakarya Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun olmuştur. Aynı yıl Gazi Üniversitesi Ortadoğu ve Afrika Çalışmaları Bilim Dalı’nda yüksek lisans eğitimine başlamıştır. 2016 yılında “1990 Sonrası İran’ın Irak Politikası” başlıklı teziyle master eğitimini tamamlayan Tamer, 2017 yılında ANKASAM’da Araştırma Asistanı olarak göreve başlamış ve aynı yıl Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Doktora Programı’na kabul edilmiştir. Uzmanlık alanları İran, Mezhepler, Tasavvuf, Mehdilik, Kimlik Siyaseti ve Asya-Pasifik olan ve iyi derecede İngilizce bilen Tamer, Gazi Üniversitesindeki doktora eğitimini “Sosyal İnşacılık Teorisi ve Güvenlikleştirme Yaklaşımı Çerçevesinde İran İslam Cumhuriyeti’nde Kimlik İnşası Süreci ve Mehdilik” adlı tez çalışmasıyla 2022 yılında tamamlamıştır. Şu anda ise ANKASAM’da Asya-Pasifik Uzmanı olarak görev almaktadır.

Benzer İçerikler