Fransa’da tartışmalı göç yasasının kabul edilmesi ve Elisabeth Borne’un istifası sonrasında, 34 yaşındaki Gabriel Attal, Fransa tarihindeki en genç başbakan olarak görevine başlamıştır. Zorlu emeklilik reformu ve göçmenlik yasası projelerinin ardından Attal’a Emmanuel Macron tarafından önümüzdeki beş yılda yeni bir dönemi başlatma görevi verilmiştir.
Attal, siyasi kariyerine Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü olarak başlamış, ardından 2018 yılında henüz 28 yaşındayken Eğitim Bakanı’nın yanında Devlet Sekreteri olarak görev almıştır. 2020-2022 yılları arasında hükümet sözcüsü, 2022 yılında Maliye Bakanı’na bağlı Devlet Bakanı ve Temmuz 2023 tarihinde Eğitim Bakanı gibi önemli görevlerde bulunmuştur.
Macron, başbakanlık koltuğu için hükümet içinde etkileyici bir politik yükseliş yaşamış ve sadık bir bakan olarak görev yapan Attal’ı tercih etmiştir. Bu seçim, Macron’un dönemi boyunca uyumlu bir işbirliği ve gölge düşürmeyecek bir liderlik arayışını yansıtmaktadır. Macron’un yakın çevresi ise bu atamayı Attal’ın “yetenekleri” ve “popülerliği” ile açıklamıştır. Gabriel Attal, 2021 yılında verdiği bir röportajda, “Ben bir askerim, bana nereye gitmem gerektiğini söylüyorlar” ifadesini kullanmıştır. Bu, Macron’a olan sadakatini vurgulamaktadır.[i]
Attal’ın bu denli sadakati, muhalefetin eleştirilerini de beraberinde getirmiştir. Cumhuriyetçiler Grubu Başkanı Bruno Retailleau, “Attal’ın eylemlerine göre değerlendirileceğini ve iyi bir başbakan olabilmesi için Macronizm’den ayrılması gerektiğini” belirtmiştir. Marine Le Pen ise Macron’un “kendi minyatürünü” atadığını söyleyerek, ülke çapındaki göç, işsizlik ve satın alma gibi sorunların çözülmeyeceğini savunmuştur.[ii] Ulusal Birlik Partisi Sözcüsü ise bu değişikliğe “Cumhurbaşkanı, her seferinde yaptığı gibi, emrine amade birini atayacak. Ve o lider olmaya devam edecek” diyerek şüpheyle yaklaşmıştır.[iii]
Attal, sağ eğilimli halk arasında destek bulmasını sağlayan çarpıcı politika açıklamalarıyla başarı elde etmiştir. Bu durum sağ eğilimli seçmenler arasındaki popülerlik artışı, eğitime muhafazakâr yaklaşımları teşvik eden ve Müslüman öğrencilere yönelik önlemler alan bir dizi kararın bir karışımına dayanmaktadır. Attal’ın okullarda abaya giyilmesini yasaklaması ise bu kararların arasında yer almaktadır.
Marine Le Pen’in ideolojik bir zafer olarak nitelediği göç yasasının kabul edilmesinin ardından aşırı sağın güç kazandığı iddiaları ortaya çıkmıştır. Macron’un umudu ise Attal’ı atayarak ve popülerliğini kullanarak yeniden hükümeti canlandırabileceği yönündedir. Bu bağlamda Gabriel Attal’ın, Emmanuel Macron’a “yeniden doğuş” getirebileceği ve böylece “partisinin haziran ayındaki Avrupa seçimlerinde şansını artırabileceği” öngörülmektedir.
Muhalefet partileri, Attal’ın “Fazla Parisli” olduğunu iddia ederek yönetim için yetersiz olacağını savunmuşlardır. Politika uygulamalarındaki “Parisli” tutumun yönetimdeki kriz döneminde yönetim eksikliğini belirten muhalefet grubu, “sarı yelekliler” örneğini vermiştir. Sahadan yeterince bilgi edinemeyen yönetimin, küçük şehirlerin yönetiminde de sıkıntılar doğurduğunu belirtmişlerdir. Ayrıca, kamusal karar alma sürecinde Paris dışı bölgelerinin temsilinin temel bir sorun olduğunu vurgulamışlardır. Yönetimdeki “Parisli” bakış açısının cumhuriyeti tehlikeye soktuğunu iddia eden muhalefet siyaseti, var olan hükümetin politik bir düşünce eksikliğinin üzücü bir örneği olduğunu belirtmiştir.[iv]
Uluslararası medya da Gabriel Attal’ın Başbakan olarak atanması konusunda bazı eleştirileri dile getirmişlerdir. İngiliz medyası Attal’ı “Macron çocuk” ve “Bebek Macron” olarak nitelendirmiştir. Amerika Birleşik Devletleri’nde ise Gabriel Attal’ın atanması, Emmanuel Macron’un “siyasi dengeyi yeniden kurma” çabası olarak değerlendirilmiş ve yeni başbakanın Macron’un merkez-soldan merkez-sağa geçişini vurguladığı belirtilmiştir.[v]
Attal’ın genç olması, uluslararası düzeyde ilgi çekici bir konu olmuş ve yorumlar almıştır. Bu kadar genç bir ismin üst düzey bir göreve atanmasının sebebi Attal’ın oldukça popüler olması olarak görülmektedir. Attal, Macron’un ilk cumhurbaşkanlığı kampanyasını anımsatan bir dinamikle yaşlı seçmenler tarafından sevilmektedir. Ayrıca halk, Attal’ı “sadakatle bağlı olduğu hükümet çizgisini etkili bir şekilde iletebilen yetenekli bir sözcü” olarak nitelendirmektedir.[vi]
Avrupa ülkeleri, hükümetin sağa kaymasını ortak ülkeler arasındaki ilişkilerin devamlılığı açısından memnuniyet verici bulmuşlardır. Fransız hükümetindeki bu değişimi “Avrupa seçimlerine karşı bir denge” olarak değerlendirmişlerdir. Gabriel Attal’ı “parlak, cesur ve siyasetin dehası” olarak nitelendiren Alman basını ise yeni Fransız hükümetiyle ilişkilerinde ve Fransa’nın Avrupa’daki eylemlerinde önemli değişiklikler beklememektedir. Bu noktada Alman basını, Fransız iç ve dış politikasının rotasını belirleyenin cumhurbaşkanı olduğuna vurgu yapmaktadır. İtalyan basını ise Emmanuel Macron’un hükümetinin yeni imajıyla “daha da sağa kaydığına” dair görüşlerini paylaşmıştır.
Attal’ın Stéphane Séjourné’yi Dışişleri Bakanı olarak ataması ise Avrupa ülkelerinin dikkatini çekmiştir. Séjourné’nin birleşik bir Avrupa’ya öncelik verdiğini vurgulayan açıklamaları AB ülkeleri için önemli bir izlenim bırakmıştır. Stéphane Séjourné’nin Berlin’e yaptığı ziyaret, Fransız politikasının AB’ye karşı olumlu düşüncelerini onaylamaktadır. Ayrıca Kiev ve Varşova’daki ziyaretleri, AB’nin Ukrayna’daki savaş konusunda Fransız politikasının endişelerini doğrulamaktadır.[vii] Bu bağlamda Attal’ın ve Séjourné’nin atamaları, ayrıca Fransız hükümetinin Avrupa’daki rolünü güçlendirmeye yönelik çabaları, Avrupa Birliği içindeki dayanışma ve işbirliği ruhunu pekiştirmektedir.
[i] “Remaniement : Gabriel Attal, un Premier ministre fidèle du président, biberonné à l’école de la macronie”, Francetvinfo, https://www.francetvinfo.fr/politique/remaniement/remaniement-gabriel-attal-un-premier-ministre-fidele-du-president-biberonne-a-l-ecole-de-la-macronie_6290568.html, (Erişim Tarihi: 23.01.2024).
[ii] “Gabrıel Attal Premıer Mınıstre: La Droıte Dans L’expectatıve, Pour L’extrême Droıte “Rıen Ne Changera”, Bfmtv, https://www.bfmtv.com/politique/gouvernement/gabriel-attal-premier-ministre-la-droite-dans-l-expectative-pour-l-extreme-droite-rien-ne-changera_AN-202401090533.html, (Erişim Tarihi: 23.01.2024).
[iii] “Macron Appoints ‘Macron Junior’ as New French PM”, European Conservative, https://europeanconservative.com/articles/news/macron-appoints-macron-junior-as-new-french-pm/, (Erişim Tarihi: 25.01.2024).
[iv] “Macron Appoints ‘Macron Junior’ as New French PM”, La Gazettes Communes, https://www.lagazettedescommunes.com/909746/gouvernement-attal-un-executif-trop-parisien/, (Erişim Tarihi: 23.01.2024).
[v] “«Baby Macron», «sniper des mots», «enfant prodige» : ce que pense la presse étrangère de l’arrivée de Gabriel Attal à Matignon”, Le Figaro, https://www.lefigaro.fr/politique/baby-macron-sniper-des-mots-enfant-prodigue-ce-que-pense-la-presse-etrangere-de-l-arrivee-de-gabriel-attal-a-matignon-20240110, (Erişim Tarihi: 23.01.2024).
[vi] “France’s Youngest Ever Prime Minister Is Part of Macronism’s Shift to the Right”, Novaramedia, https://novaramedia.com/2024/01/17/frances-youngest-ever-prime-minister-is-part-of-macronisms-shift-to-the-right/, (Erişim Tarihi: 23.01.2024).
[vii] “Les Européens voient dans le gouvernement Attal une stabilité des relations et un renforcement de l’Union”, Francetinfo, https://www.francetvinfo.fr/replay-radio/le-club-des-correspondants/les-europeens-voient-dans-le-gouvernement-attal-une-stabilite-des-relations-et-un-renforcement-de-l-union_6284844.html, (Erişim Tarihi: 25.01.2024).