Gwadar Limanı’nın Artan Stratejik Önemi: Çin’in Yeni Askeri Üssü Olur mu?

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, 2013 yılında Çin’i Afrika, Avrupa ve daha ötesindeki coğrafyalara bağlamak için planlanan Kuşak-Yol Projesi’ni duyurmuştur. Gwadar Limanı, söz konusu projenin merkezinde yer alan Çin-Pakistan Ekonomik Koridoru’nun (CPEC) önemli parçalarından biridir. Koridor, Çin ve Pakistan’ı birbirine bağlayan milyarlarca dolarlık altyapı projelerinden oluşmakta ve aynı zamanda karayolu ve ulaşım bağlantılarını içermektedir. Bu bakımdan Gwadar Limanı hem Pekin yönetimi için hem de İslamabad için jeostratejik ve askeri öneme haizdir. Ayrıca Gwadar Limanı, Pakistan’ın Belucistan Eyaleti’nde bulunan ve Çin’in Kuzey Hint Okyanusu bölgesindeki ekonomik, diplomatik ve askeri faaliyetleri için jeostratejik bir platform işlevi görebilecek kilit bir noktadır.

Çin’in Gwadar Limanı’na ilgisinin öncelikli nedeni ticari değildir. Aksine liman, Çin’in iç ve dış güvenlik politikaları hasebiyle önem arz etmektedir. Buna ek olarak liman, Hürmüz Boğazı’nın girişinde, Umman Denizi’nin kıyısında ve Basra Körfezi’nin yakınında yer almaktadır. Aynı zamanda dünyanın en büyük üçüncü limanı olması hasebiyle stratejik bir nokta niteliğindedir.

Çin’in Hint Okyanusu’na erişimini kolaylaştırmak istediği düşünüldüğünde, Gwadar Limanı’nın Pekin nezdindeki ehemmiyeti artmaktadır. Dahası dünyadaki petrol sevkiyatlarının büyük çoğunluğunun geçiş yaptığı birkaç önemli deniz yoluna yakın olmasından dolayı Ortadoğu’dan gelen petrolün depolanması noktasında da bu limanın geliştirilmesi son derece mühim gözükmektedir. Örneğin Gwadar Limanı, Çin’in ithal ettiği petrolün yaklaşık yüzde 40’ının taşındığı Hürmüz Boğazı’na yalnızca 400 km uzaklıktadır.[1]

Mevzubahis liman, Pekin için petrol taşıma rotalarını çeşitlendirmesi, Güney Asya’daki dar deniz yollarını aşabilmesi ve nakliye süresini büyük oranda kısaltması açısından da değerlidir. Çin, iç bölgelerde imal edilen mallarını Kaşgar yoluyla kara ve deniz taşımacılığı sayesinde dünyaya ihraç etmektedir. Bu bağlamda Pakistan için de dikkat çekici avantajlar vardır. Zira ülkesel ve bölgesel kalkınmayı sağlama noktasında Gwadar Limanı, İslamabad yönetimi için oldukça kritiktir. Bununla birlikte liman, hem Çin’le ilişkileri geliştirme hem de Hindistan’a karşı Çin’in dostluğuna sahip olma bakımından Pakistan’a fayda sağlamaktadır. Ayrıca Çin, Gwadar Limanı’nı Umman Denizi ve Hint Okyanusu’nda yapılan deniz faaliyetlerini gözetlemek için bir izleme noktası olarak da görmektedir.

CPEC’le ilgili olarak birçok altyapı projesi bulunmasına rağmen Pekin yönetiminin en çok Gwadar Limanı projesine bağlı olduğu görülmektedir. Bu bağın güçlü olması, Çin’in 2015 yılında Gwadar Havalimanı’nın geliştirilmesi kapsamında 230 milyon dolarlık krediyi hibeye dönüştürmesinden de anlaşılabilir.[2] Buna ek olarak Çin, Gwadar’ı Pakistan’ın sahildeki yola bağlayan otoyol projesi için de 140 milyon dolarlık bir krediyi faizsiz krediye dönüştürmüştür.[3] Ancak Pekin, CPEC’le ilgili diğer projelerde böyle bir tutum sergilememiştir. Bu bağlamda Çin’in Gwadar’a ayrı bir özen gösterdiği ifade edilebilir. Ayrıca Kuşak-Yol Projesi dahilinde söz konusu koridor geliştirilirse; Gwadar Limanı, Çin’in Kuzey Afrika, Sahra Altı Afrika ve Ortadoğu’yla olan iktisadi münasebetleri için önemli bir ticaret merkezi haline gelecektir.

Çin’in dünyadaki tek askeri üssü olan Cibuti Üssü, 2017 yılının Ağustos ayında faaliyete geçmiş olup; bu üssün kurulması, söz konusu bölgeye yapılan ticari yatırımların ardından gelmiştir. Ancak yine de Gwadar Limanı’nı Cibuti’den farklı kılan özellikler de vardır. Örneğin liman, Çin için denize çıkış noktası niteliğindedir. Bununla birlikte Çin’i kısa yoldan Hint Okyanusu’na bağlamakla sınırlı kalmamaktadır. Çünkü bu vesileyle Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nin geliştirilmesi de düşünülmektedir. Cibuti, Çin’in Kuşak-Yol Projesi için önemli noktalardan biriyken; Gwadar, Cibuti’ye kıyasla çok daha stratejik bir konumdadır. Zira Çin’in bahsi geçen okyanuslara Gwadar üzerinden ulaşım sağlayacağı düşünülmektedir. Gwadar Limanı, 50 bin ton ağırlığında ve 200 metre uzunluğunda 3 adet gemiye yanaşma imkanı vermektedir.[4] Tahmin edilen yıllık kapasitesi, 137 bin konteyner kargo ve 868 bin genel yük olup; liman gelirlerinin yüzde 91’inin China Overseaas Ports Holding Company’ye gideceği ve limandaki ticari operasyonları bu firmanın işleteceği İslamabad yönetimi tarafından açıklanmıştır.[5]

Gwadar, bahsedilen özellikleri ve jeostratejik konumu sebebiyle Çin-Pakistan ilişkilerinde kilit bir noktadadır. Aynı zamanda Çin’in denizaşırı yeni askeri üssüne ev sahipliği yapmaya da adaydır. Konumu itibarıyla Çin’e yakın bir yerde bulunan liman, Hint Okyanusu’na, Hürmüz Boğazı’na ve Basra Körfezi’ne de yakındır. Ayrıca Çin’in ticari faaliyetlerine askeri koruma desteği sağlama konusunda da kritik bir yerdedir.

Üstelik Hindistan’ın ABD’yle ilişkilerini geliştirmesi ve Çin’i bir taraftan çevrelemesine karşı, Çin’in Pakistan’la ilişkilerini derinleştirmesi ve bölgede bir denge oluşturması adına Gwadar büyük bir alternatiftir. Bu nedenle Washington yönetimi, Gwadar’ın Çin’in yeni askeri üssü olabileceği kanaatindedir.

Pentagon tarafından hazırlanan “Çin Halk Cumhuriyeti’ni İçeren Askeri ve Güvenlik Gelişmeleri” adlı raporda “Daha sağlam bir askeri üs, Çin’in askeri gücünü ve kapasitesini daha uzak yerlere ulaştırmasını sağlayacaktır. Bu nedenle dünyadaki ticari limanlara erişim ve ticari limanlarda bulunan sınırlı miktardaki Halk Kurtuluş Ordusu (HKO) lojistik tesisleri, Çin’in askeri lojistik ihtiyaçlarıyla uyum içerisindedir.”[6] denilmiştir. Buradan da anlaşılacağı üzere, Çin’in Cibuti’deki üsse ek olarak açabileceği düşünülen üslerin başında, Pakistan’la olan dostane ilişkiler ve yakın stratejik çıkarlar çerçevesinde Gwadar gelmektedir.

Neticede Gwadar Limanı’nın önemi her geçen gün artmaktadır. Söz konusu durum, Gwadar’ı Çin için kurulması planlanan askeri üslerin başında getirmektedir. Gerekli altyapı projeleri tamamlanırsa Gwadar, HKO’nun ekipmanları ve personeli için iyi bir ikmal ve transfer yeri olabilir. Bu bağlamda Gwadar’ın coğrafi konumunun sağladığı avantaj, Pekin için Malakka Boğazı’na olan bağımlılığın azaltılması bakımından da önemlidir. Ayrıca Japonya, Hindistan, ABD ve Avustralya tarafından kurulan Dörtlü Güvenlik Grubu’nun (QUAD) etkinliğinin takibi için de bahsi geçen liman stratejik bir üs olarak kullanılabilir. Hindistan ve ABD’nin bölgedeki etkisini kırmak ve Ortadoğu, Afrika ve Batı’ya daha rahat açılmak isteyen Çin tarafından limana atfedilen önem önümüzdeki dönemlerde daha da artacaktır. Bu sebeple de Gwadar Limanı, Çin’in yeni askeri üssü olabilir.  


[1] Isaac Kardon vd., “China Maritime Report No. 7: Gwadar: China’s Potential Strategic Strongpoint in Pakistan”, CMSI China Maritime Reports, 7, 2020, s. 12-13.

[2] Nader Habibi-Hans Yue Zhu, “What CPEC Means for China’s Middle East Relations”, The Diplomat, https://thediplomat.com/2020/01/what-cpec-means-for-chinas-middle-east-relations/. (Erişim Tarihi: 05.02.2022).

[3] “China Converts $230m Loan for Gwadar Airport into Grant”, The News, https://www.thenews.com.pk/print/14833-china-converts-230m-loan-for-gwadar-airport-into-grant, (Erişim Tarihi: 09.02.2022).

[4] Kardon vd., a.g.m., s. 13.

[5] Aynı yer.

[6] “Military and Security Developments Involving the People’s Republic of China 2020”, ABD Savunma Bakanlığı Raporu, 2020, https://media.defense.gov/2020/Sep/01/2002488689/-1/-1/1/2020-DOD-CHINA-MILITARY-POWER-REPORT-FINAL.PDF, (Erişim Tarihi: 10.02.2022), s. 123.

Göktuğ ÇALIŞKAN
Göktuğ ÇALIŞKAN
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünde lisans eğitimi alan Göktuğ ÇALIŞKAN, aynı süreçte çift anadal programı kapsamında üniversitenin Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde yer alan Uluslararası İlişkiler bölümünde de eğitim görmüştür. 2017 yılında lisans mezuniyetini tamamladıktan sonra Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünde yüksek lisans programına başlayan Çalışkan, bu programı 2020 yılında "Hindistan Şiiliği ve İran’ın Hindistan Politikasının Yumuşak Güç Çerçevesinde Değerlendirmesi: Kontrüktivist Bir Bakış" adlı teziyle başarı ile tamamlamıştır. 2018 yılında ise çift ana dal programı kapsamında eğitim gördüğü Uluslararası İlişkiler bölümünden mezun olmuştur. Millî Eğitim Bakanlığı Yurtdışı Seçme ve Yerleştirme (YLSY) programı kapsamında Fransa’da dil eğitimi alan Göktuğ Çalışkan, ardından Fas’ta bulunan Uluslararası Rabat Üniversitesinde 2. yüksek lisansını "La Présence Chinoise En Afrique Et L’évaluation De La Politique Africaine De La Chine Dans Le Contexte Du Projet « La Ceinture Et La Route » : Les Cas du Kenya et de l’Ouganda" (Çin'in Afrika'daki Varlığı ve Çin'in Afrika Politikasının Kuşak ve Yol Projesi Bağlamında Değerlendirilmesi: Kenya ve Uganda Örnekleri) teziyle 2022 yılında tamamlamıştır. Aynı zamanda Erciyes Üniversitesi Hukuk Fakültesi son sınıf öğrencisi olan Çalışkan, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünde de doktorasına devam etmektedir. Çalışkan, ayrıca YLSY kapsamında Fas’ta yine Uluslararası Rabat Üniversitesi’nde doktoraya başlamıştır. Ankasam Uluslararası İlişkiler uzmanı olarak çeşitli konularda röportajları ve analizleri bulunan Çalışkan, kitap bölümleri, makaleler ve kitap incelemelerine de devam etmektedir. Çalışkan, iyi derecede İngilizce ve Fransızca bilmekte olup, Çin-Afrika İlişkileri, Sahel, Sahel’de Din ve Güvenlik, İran, Şiilik, Hindistan, Gıda Güvenliği, Afrika'da İklim, İsyanlar ve Terörizm, Afrika Jeopolitiği, Kuşak ve Yol Projesi, Orta Asya üzerine akademik çalışmalarını sürdürmektedir.

Benzer İçerikler