Tarih:

Paylaş:

Birleşik Krallık’ın Resesyon Sürecine Girmesi

Benzer İçerikler

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Birleşik Krallık, dünya ekonomisinin önemli bir parçası olarak kendini çeşitli tarihi dönemlerde göstermiş ve gelişmiş bir serbest piyasa ekonomisi modelini benimsemiş bir ülkedir. Ülke ekonomisi, geniş bir endüstri tabanına, finansal sektördeki etkileyici varlıklara ve küresel ticaretteki aktif rolüne dayanmaktadır. Ülkenin ekonomik yapısı, teknoloji, finans, imalat ve hizmet sektörleri arasında çeşitlilik gösterirken; Londra ise dünya finans merkezlerinden biri olarak öne çıkmaktadır.

Birleşik Krallık’ın ekonomik yapısını etkileyen en önemli dönemeçlerden birisi, Brexit olarak bilinen Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden ayrılma sürecidir. Brexit dönemi, Birleşik Krallık’ın ekonomisi hakkında birçok soru işaretini doğurmuş ve ülke ekonomisinin dengesinin bozulacağına dair fikirler artmıştır.

Bu süreç, İngiltere’nin ekonomik dinamiklerini etkileyen bir dizi değişikliği beraberinde getirmiştir. Brexit, ticaret anlaşmalarının yeniden düzenlenmesi, gümrük süreçlerinin değişmesi ve iş dünyası için yeni düzenlemelerin getirilmesi gibi faktörlerle birlikte ekonomik belirsizliklere yol açmıştır.

Brexit’in etkisiyle İngiltere’nin ticaret ilişkileri ve ekonomik entegrasyonu büyük ölçüde değişmiştir. Yeni ticaret anlaşmalarının oluşturulması, şirketlerin tedarik zincirlerini yenilemelerini gerektirmiştir. Ayrıca finansal hizmetler sektörü üzerindeki etkiler, özellikle Londra’nın finans merkezi olarak konumunu etkilemiştir. Brexit süreci hem İngiltere’nin hem de Avrupa Birliği’nin ekonomik dinamikleri üzerinde belirgin bir etki yaratmıştır.

Çeşitli dalgalanmalar yaşayan Birleşik Krallık ekonomisi, 2023 yılı dördüncü çeyreğinde beklentilerin üzerinde daralırken, teknik olarak da resesyona girmiştir. Piyasalar, önceki çeyrekte %0,1 daralan ekonominin, son çeyrekte yine aynı şekilde %0,1 daralmasını beklemekteydi.[1]

İstatistik Ofisi’nin verilerine göre, 2023 yılının son üç ayında Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYİH) %0,3 düşüş yaşamıştır. Temmuz-Eylül döneminde ise %0,1 daralma görülmüştür.[2] Ardışık iki çeyrek boyunca gerçekleşen ekonomik daralmalar resesyonu göstermektedir.

Resesyon, bir ülkenin ekonomisinin genellikle bir veya daha fazla çeyreklik dönemde, ölçülen genel ekonomik aktivitede bir azalma yaşadığı bir dönemdir. Ekonomik resesyonlar, genellikle işsizlik artışı, tüketim ve yatırımlarda azalma, mal ve hizmet üretiminde daralma gibi ekonomik göstergelerde negatif bir etki yaratmaktadır.

Birleşik Krallık’ta iki çeyrek üst üste yaşanan negatif büyüme, genellikle teknik bir resesyon olarak kabul edilmektedir. Ülkenin geçen yılki zayıflaması, 2022 yılındaki %4,3’lük büyümenin ardından gelmiştir. Bu durum, 2020 yılındaki pandemi yılı hariç tutulduğunda, geçen yıl 2009 finans krizi sonrasındaki en zayıf ekonomik büyüme yılı olarak kayda geçmiştir.

Ekonominin durgunlaşmasının ana nedenlerinden biri, İngiltere Bankası’nın enflasyonu %4’e düşürmek için ana faiz oranını agresif bir şekilde 16 yılın en yüksek seviyesi olan %5,25’e yükseltmiş olmasıdır. Daha düşük faiz oranlarının harcamayı artırması ve fiyatları yeniden yukarı yönlü baskılaması nedeniyle merkez bankası, faiz oranlarını erken kesmeye karşı temkinli bir tutum sergilemiştir. Sonuç olarak seçim ne zaman olursa olsun, borç maliyetlerinin geçmiş 15 yıla göre yüksek kalması ve büyümenin sınırlı kalması beklenmektedir.

Ekonominin her ana sektörünün 2023 yılının son çeyreğinde daraldığı, imalat, inşaat ve toptan ticaretin büyümeyi en çok etkileyen faktörler olduğu belirtilmiştir. Bu daralma, hükümetin ekonomik büyüme planlarına bir darbe olarak görülmektedir. Zira, veriler açıklandıktan sonra Sterlin; Dolar ve Avro karşısında %0,1 oranında değer kaybetmiştir.[3]

Mevcut resesyonun hafif olduğu düşünülmekte ve bazı ekonomistler, bu durumun kısa ömürlü olabileceğini savunmaktadır. Ekonomik zorluklara rağmen iş piyasasında direnç gösterildiği ve maaşların beş ay üst üste enflasyonu aştığına dair işaretler bulunmaktadır. Fakat artan nüfusun, resesyonun etkilerini gizlediği endişeleri bulunmaktadır. Ekonomi, nüfus artışı hesaba katıldığında 2022 yılının başlarından beri büyüme göstermemiştir. Eleştirmenler, hükümetin ekonomiyi büyütme planının artık olası olmadığını iddia etmektedirler.

Ekonomik Direktör Suren Thiru, “Bu resesyonun sığlığı, rahatlama sağlasa da bu rakamlar da ekonomimizin 2023 boyunca sürekli durgunluk döngüsünde kaldığını doğruluyor.” demiştir.[4] 2024 yılı itibariyle Birleşik Krallık seçim dönemine girmiştir.Bu resesyon iktidardaki Muhafazakâr Parti’nin İngiltere’deki iki yerel seçimini daha da zorlaştırabilir. Aynı zamanda, ana muhalefet konumundaki İşçi Partisi’nin, bu yıl beklenen genel seçim öncesi kamuoyu yoklamalarındaki zaten büyük olan önderliğini de artırabilir.

Açıklanan bu veriler, hükümetin gelecek ay açıklayacağı yıllık bütçe için de olumsuz bir arka plan sağlamaktadır. Muhafazakârlar için politik momentumu geri kazanmaya çalışmak olasıdır. Ancak kamu finansmanı gergin olduğu için hükümet harcamalarının da kısılması gerekebilir.Buna rağmen ekonomi, bir yıl önce birçok ekonomistin tahmin ettiğinden daha iyi bir performans göstermiştir. Pantheon Macroeconomics’in Baş İngiltere Ekonomisti Samuel Tombs, şu yorumda bulunmuştur:[5]

“2023 yılının ikinci yarısındaki ekonomik faaliyetin düşüşünü bir resesyon olarak etiketlemek abartılıdır. Çünkü istihdam artmaya devam etti, reel ücretler toparlandı ve iş ve tüketici güveni ölçüleri yıl sonuna kadar yükselen faaliyetle uyumlu seviyelere geri döndü.”

Eğer İşçi Partisi seçimi kazanırsa Hazine Bakanı olacak Rachel Reeves, “14 yıl süren ekonomik gerilemeden” Muhafazakârları sorumlu tutmuştur. Resesyon için Rishi Sunak’ı suçlayan Reeves, bunun bedelini Birleşik Krallık halkının ödeyeceğini belirtmiştir.[6]

Sonuç olarak Birleşik Krallık ekonomisinin resesyona girmesi, Covid-19 salgınının ardından verilen ekonomik büyüme sözlerine karşı bir engel oluşturmaktadır. Ekonomik veriler, hane halkları ve firmaların karşılaştığı zorlukları vurgularken, faiz oranlarının yüksek tutulması ekonomik büyümeyi tehdit eden borçlanma maliyetleri üzerinde baskı yaratmaktadır. Resesyonun hafif olduğu düşünülse de nüfus artışının etkileri gizlediği ve ekonominin 2022 yılının başlarından beri büyüme göstermediği endişeleri arttırmaktadır. Bu durum, muhalefet kanadının hanesine artı yazmış olabilir. Ama en belirgin olan durum, Sunak’ın önderliğindeki iktidar kanadı, eksi konumuna dönmüş ve zorlu bir sınava başlamak zorunda kalmıştır. İngiltere Bankası’nın faiz oranlarını düşürme olasılığı, ekonomik baskıları hafifletme çabalarında kritik bir rol oynayabilir. Ancak enflasyon ve belirsizlik nedeniyle ne zaman gerçekleşeceği konusunda belirsizlikler devam etmektedir.


[1] Elliot Smith, “UK Economy Slipped Into Technical Recession At The End Of 2023”, CNBC, https://www.cnbc.com/2024/02/15/uk-economy-slipped-into-technical-recession-at-the-end-of-2023.html, (Erişim Tarihi: 15.02.2024).

[2] Hanna Ziady, “Britain Falls Into Recession, With Worst GDP Performance in 2023 in Years”, CNN Business, https://edition.cnn.com/2024/02/15/economy/britain-falls-into-recession/index.html (Erişim Tarihi: 15.02.2024).

[3] Andy Gregory, “What Does Britain Being in A Recession Mean?”, The Independent, https://www.independent.co.uk/news/business/recession-economy-explained-gdp-what-b2496657.html, (Erişim Tarihi: 15.02.2024).

[4] Aynı yer.

[5] Aynı yer.

[6] Pan Pylas, “UK Fell İnto Recession At The End Of 2023 As Economy Takes Center Stage in Runup To General Election”, AP News, https://apnews.com/article/britain-economy-recession-interest-rate-720092b0e5ad65f48b10e656e22c6687, (Erişim Tarihi: 15.02.2024).

Sena BİRİNCİ
Sena BİRİNCİ
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü