Tarih:

Paylaş:

Azerbaycan-Gürcistan Arasında Paylaşılamayan Sınır Bölgesi: Davit Gareca Manastırı

Benzer İçerikler

Uzun vadeli ortak dış politika hedefleri ve önceliklerine sahip olan Güney Kafkasya’nın iki önemli devleti Azerbaycan ve Gürcistan, tarihi çok eskilere dayanan komşuluk politikası çerçevesinde işbirliği geliştirmektedirler. Bu yüzden bu iki devlet arasında risk faktörü taşıyan çok önemli bir konu göz ardı edilmiştir. Bu konu, son zamanlarda adından sıkça bahsettiren Davit Gareca Manastırı’ndan kaynaklanan sorundur.

Bahsi geçen sorun Azerbaycan tarafının nisan sonundan itibaren Azerbaycan-Gürcistan sınırındaki kilise ve mağaralara girişleri sınırlandırmasıyla birlikte alevlenmiştir. 4 Mayıs 2019 tarihinden sonra bu sınırlama kaldırılsa da Gürcistan tarafının itirazları devam etmiştir. Bu eksende, ellerinde Gürcü bayrağı taşıyan yüzlerce aktivist “Gürcistan kültürel mirasının kaybedilmesinden endişelendiklerini ve buradaki tarihi yapıların korunması gerektiğini” dile getirerek tartışmalı sınır bölgesine toplanmış ve burada bir itiraz zinciri oluşturmuştur.[1]

Bu durum akıllarda bazı soru işaretlerine yol açmaktadır. Örneğin, uzun yıllardır üzerinde anlaşmaya varılmamasına rağmen, çözülemeyecek derecede büyük çaplı itirazlara neden olacak olayların yaşanmadığı bu bölgede Azerbaycan tarafının bölgeye girişleri aniden sınırlandırma yoluna gitmesinin sebebi nedir? Bu soru cevaplanmadan önce bahsi geçen sorunun tarihi ve iki devlet arasında bununla ilgili hangi çerçevede anlaşmaya varıldığı ele alınacak, daha sonra sorunun asıl cevabının saklı olduğu, Gürcistan Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili’nin ilk önce Azerbaycan’a, daha sonra ise manastırın yer aldığı bölgeye yaptığı ziyaret incelenecektir.

Davit Gareca Manastırı Sorunu ve Kısa Süreli Anlaşmazlıklar  

Ülkelerin sınırları belirlenirken bazı bölgeler taraflar arasında sınır anlaşmazlıklarına neden olabilir. Nitekim Davit Gareca Manastırı’nın bulunduğu bölge de Azerbaycan ile Gürcistan arasında sınır anlaşmazlığına neden olmaktadır. 6. yüzyılda inşa edilen; Gürcistan Ortodoks Kilisesi’nin en saygın isimlerinden biri olan St. David’den adını alan; yaklaşık 5.000 hücreden ve 22 Orta çağ mağara kilisesinden ibaret olan bu manastır kompleksi Gürcistan için büyük tarihi öneme sahiptir. Bunun başlıca iki temel sebebi vardır: Bunlardan ilki dini, tarihi ve arkeolojik açıdan manastırın taşıdığı önemdir. İkincisi ise Davit Gareca Manastırları ve Ermitajları olarak bilinen bölgenin geçtiğimiz yıl Avrupa’da parçalanma veya bozulma riskiyle karşı karşıya kalan yedi anıttan biri olduğunun ilan edilmesidir.

Azerbaycan’da ise “Keşikçidağ” olarak bilinen bu manastır, Güney Kafkasya’daki Kafkas Albaniyası’nın manevi mirası olarak kabul edildiği için önem arz etmektedir. Mağara ve kiliselerden oluşan bu manastır kompleksinin büyük bir kısmı Gürcistan denetimindeyken, Udabno Kilisesi’nin yerleştiği küçük bir kısım ise Azerbaycan topraklarında kalmaktadır. 1991 yılında Sovyetler Birliği’nin dağılması ve devletlerin bağımsızlıklarını kazanmasından sonra Gürcistan tarafı yalnızca Türkiye ile sınır konusunda anlaşmaya varmış, diğer taraftan Azerbaycan ve Ermenistan sınırlarının belirlenmesi konusunda ortak paydada buluşamamıştır. Her ne kadar Gürcistan tarafı 1991 yılında Azerbaycan’a takas teklif ederek bu bölgenin kontrolünü tamamen ele geçirmeye çalışsa da bu mümkün olmamış ve her iki taraf da sınır anlaşmazlığını bir süreliğine rafa kaldırmıştır. Aynı zamanda Özel Sınır Komisyonu çerçevesinde de herhangi bir adım atılmamıştır. Bu minvalde, 1995 yılından itibaren Gürcistan ve Azerbaycan, iki ülke arasındaki sınırın yüzde 66’sı üzerinde anlaşırken, her iki devletin resmi görevlilerinden oluşan Özel Komisyon, kalan %34’lük kısımla ilgili bir anlaşmaya varılması için çalışmalarını sürdürmüştür. Burada özellikle vurgulanması gereken bir husus da manastırın yerleştiği bölgedeki sınırın çizilmesiyle ilgili taraflarca anlaşmaya varılmasa da iki ülke arasında günümüze kadar çözülmeyecek düzeyde bir anlaşmazlık yaşanmamıştır. Son zamanlarda yaşanan olayın benzeri 2012 yılında yaşanmasına rağmen bu sorun kısa zamanda çözüme kavuşturulmuştur.

Olayın detayları ele alınacak olursa, eskiden beri Gürcü din adamları ve turistlerin manastır kompleksinin Azerbaycan tarafına erişimi kısıtlanmamaktadır. Buna rağmen, 6 Mayıs 2012 tarihinde Gürcü medyasında Azerbaycan’ın manastıra sınır muhafızları yerleştirdiği ve Udabno Kilisesi’ne Gürcülerin girişinin engellendiği yönünde haberler çıkmıştır. Bu durum, Gürcistan’da büyük tepkilere yol açmıştır. Ama sorun kısa zaman içinde her iki ülke Cumhurbaşkanı’nın Chicago’da düzenlenen NATO Zirvesi çerçevesinde bir araya gelerek yaptıkları görüşme sayesinde hızlı bir şekilde çözüme kavuşturulmuştur.[2] Benzer bir olay Nisan 2019 tarihinde de yaşanmıştır. Ancak bu kez sorunun çözüme kavuşturulması için her iki taraf ülkenin resmi delegesinin katılımıyla Özel Sınır Komisyonu çerçevesinde 23-24 Mayıs 2019 tarihinde Bakü’de bir görüşme yapılmıştır. Görüş sonrasında Gürcistan Dışişleri Bakanı Lasha Darsalia, “Devletlerarası sınırın kararlaştırılmayan bölümleri hakkında detaylı müzakerelerin gerçekleştirildiği ve taraflarca uzman düzeyinde, kararlaştırılmayan bölgeye ortak ziyaretler düzenlemesi hakkında karara varıldığının” altını çizmiştir. 

Salome Zurabişvili’nin Davit Gareca Ziyareti

Salome Zurabişvili, 27 Şubat 2019 tarihinde Azerbaycan’ın başkenti Bakü’ye gerçekleştirdiği ziyareti sırasında Davit Gareca Manastırı’nın bulunduğu bölgeyi ziyaret edeceğinin ilk sinyallerini vermiştir. Bu nedenle, ilk önce bu ziyaretin detaylarına inilmesi ve bu sürecin incelenmesi gerekmektedir. Azerbaycan her ne kadar Gürcistan için bir enerji tedarikçisi, stratejik partneri ve sınır komşusu olsa da Zurabişvili’nin iktidara gelmesinden sonra daha çok Ermenistan yanlısı bir tutum sergilediği görülmektedir. Örneğin, Azerbaycan’la Ermenistan arasındaki Dağlık Karabağ Savaşı’nda hayatını kaybeden Ermeni asker için Ermenilerin yoğun bir şekilde ikamet ettikleri Gürcü bölgesinde anma töreninin gerçekleştirilmesi Azerbaycan’da büyük yankı uyandırmış ve bunun üzerine Azerbaycan’ın Tiflis Büyükelçisi yaşanan bu olayı kınayan protesto notasını Gürcistan Dışişleri Bakanlığı’na iletmiştir. Bu olay, Azerbaycanlı siyaset uzmanlarının Gürcistan’ın Ermenistan yanlısı bir tutum sergilediği yönünde kanıya varmasına neden olmuştur. Bunun üzerine Azerbaycan tarafının Mart ayından itibaren Gürcistan’a ihraç ettiği enerji fiyatlarının arttırılacağını açıklaması, Zurabişvili’nin Azerbaycan ziyaretini bir bakıma zorunlu hale getirmiştir.

Durum böyle olunca Zurabişvili, 27 Şubat 2019 tarihinde Azerbaycan’ı ziyaret ederek Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile görüşmüştür. Fakat toplantı sonrası Zurabişvili’nin yaptığı açıklamadan söz konusu temaslarda ikili enerji ilişkilerindeki fiyat artışı meselesinin görüşülmediği anlaşılmaktadır. Nitekim Zurabişvili, “İki ülkenin toprak bütünlüğü çerçevesinde sınır sorunlarının yeniden gündeme getirilerek dostane ilişkiler temelinde ülkelerin ortak sınırlarının yeniden  ve kesin olarak tanımlanması  için Gürcistan-Azerbaycan Sınır Komitesi’nin  ortak çalışmalarına devam etmesi,  sınır statüsünün temel elementlerini içine alan sınır belirlenmesinin yapılması gerektiği” açıklamasını yapmıştır.[3] Konuyla ilgili özellikle vurgulanması gereken diğer bir husus ise Gürcistan’daki muhalif partilerin Manastır Sorunu’nu Zurabişvili’yi karalama kampanyası çerçevesinde kullanmaya çalışmasıdır. Bu sebepten dolayı,  Zurabişvili bu sorunun çözüyle ilgili somut adımlar atmaya başlamış ve 20 Nisan tarihindet Gareca Manastırı’nın bulunduğu bölgeyi ziyaret etmiştir. Ziyaret esnasında ve ayrıca 21 Nisan tarihinde Cumhurbaşkanlığı internet sitesinde şöyle bir açıklama yapılmıştır: “Azerbaycan tarafı manastırın restorasyonuna karşı değildir ve ayrıca, Gürcistan-Azerbaycan sınırının acilen belirlenmesi gerekmektedir.” Bazı analizciler Azerbaycan tarafının manastıra girişe sınırlama getirmesinin arkasında yatan nedenin bu açıklamadan kaynaklandığını ileri sürseler de bu konuya ilişkin gerekli açıklama Azerbaycan Ulusal Meclisi’nin siyaset uzmanı ve aynı zamanda Milletvekili Rasim Musabekov tarafından getirilmiştir: “Gürcistan ile Azerbaycan arasında herhangi bir siyasi sorun bulunmamaktadır. Sınırın, Bakü’de düzenlenen Formula 1 otomobil yarışları döneminde geçici olarak kapatılması, sınır denetiminin sağlanması için gerekliydi. Bu durum Gürcistan vatandaşlarının manastırı ziyaret etmesinde bazı sıkıntıların ortaya çıkmasına neden olmuştur, ancak buna da kısa zaman içinde çözüm getirilmiştir.”[4]

Bu açıklamayı takiben Gürcü Patrikliği tarafından “iki ülke arasında dostane ilişkilere zarar verebilecek ve İslam dinine karşı hakaret sayılabilecek her türlü girişime karşı olduklarını”[5] belirten bir açıklama yapılmıştır. Bununla birlikte sorunun çözümü için Gürcistan tarafının da olumlu yönde adımlar atılmasından yana olduğunun sinyali verilmiştir. Daha sonra Gürcistan Başbakanı Mamuka Bahtadze, Azerbaycan’ın Davit Gareca Manastır kompleksi yakınındaki yolun restorasyonunun, Gürcistan ile Azerbaycan arasındaki “anlaşmazlıkların yaşanmaması” şartıyla şimdilik askıya alındığını açıklamıştır. Bu açıklama, Bakü’de düzenlenen Azerbaycan-Gürcistan Sınır Komisyonu görüşmesinin olumlu sonuçlar doğurabileceğinin göstergesi olarak yorumlanmıştır.[6]

Sonuç olarak Azerbaycan ve Gürcistan, uzun yıllara dayanan stratejik ortaklık sayesinde dış politikada özellikle Güney Kafkasya bağlamında işbirliği geliştirebilmektedir. İç politikada ise bu iki ülkenin pek tabi ulusal çıkarlarını dikkate aldıkları unutulmamalıdır. Bu eksende hem Azerbaycan hem de Gürcistan tarafı için büyük önem arz eden Davit Gareca Manastırı Sorununun kısa vadede çözüme kavuşturulamayacağı ortadadır. Sorunun uzun vadede ikili ilişkileri ne yönde etkileyeceği ise merak konusudur.


[1] “David Qareci: Gürcüstanla Azərbaycan Arasında sərhəd Mübahisəsi”, BBC, https://www.bbc.com/azeri/azerbaijan-48203836, (Erişim Tarihi: 23.05.2019).

[2] “Georgia: Dispute over David Gareca Monastery Complex”, Eastbook, https://www.eastbook.eu/en/2012/05/20/georgia-dispute-over-david-Gareca-monastery-complex/, (Erişim Tarihi: 23.05.2019).

[3] “Salome Zurabishvili in Azerbaijan”, Caucasus Watch, https://caucasuswatch.de/news/1360.html, (Erişim Tarihi: 23.05.2019).

[4] “Georgian Opposition Accuses President of Provoking Third Conflict around Keshikchi Dag”, ASTNA, http://contact.az/ext/news/2019/4/free/politics%20news/en/80525.htm, (Erişim Tarihi: 23.05.2019).

[5]“Georgian Patriarchate Cites ‘Positive Steps’ in Georgia-Azerbaijan Negotiations on Gareca Monastery”, Agenda, agenda.ge/en/news/2019/1180, (Erişim Tarihi: 23.05.2019)

[6] “Georgian PM: Azerbaijan Suspends Construction of Road Near Gareca Monastery to Avoid Tension”, Agenda, http://agenda.ge/en/news/2019/1386, (Erişim Tarihi: 26.05.2019).

Dr. Nazrin ALIZADA
Dr. Nazrin ALIZADA
1992 yılında Azerbaycan’da dünyaya gelen Dr. Nazrin Alizada, 2013 senesinde Bakü Devlet Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun olmuştur. 2015 yılında Azerbaycan Devlet İktisat Üniversitesi Türk Dünyası İşletme Fakültesi Uluslararası İlişkiler ve Diplomasi Anabilim Dalı’nda savunduğu yüksek lisans teziyle alan uzmanı unvanını kullanmaya hak kazanmıştır. 2021 yılında Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’nda sunduğu tezle doktorasını tamamlayan Alizada, iyi derecede İngilizce ve orta derecede Rusça ve Farsça bilmektedir.