Analiz

Trump’ın USAID Stratejisi ve Küresel Yardımların Geleceği

Yardımların kesilmesi, gelişmekte olan bölgelerdeki istikrarsızlıkları derinleştirirken, küresel güvenlik tehditlerini artırabilir.
USAID aracılığıyla yapılan yardımlar, Amerika’nın dünya çapındaki güç ve etki alanlarını genişletmeye yönelik bir politik strateji olarak kullanılmıştır.
USAID’in projeleri, kalkınmayı desteklemekle kalmaz, aynı zamanda uluslararası işbirliği ve bölgesel güveni sağlamaya yardımcı olur.

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Küresel ilişkiler, tarihsel süreç içerisinde değişen güç dengeleri ve birbirinden farklı çıkarlar doğrultusunda sürekli evrilmiştir. Bu dinamiklerin önemli bir parçası olan uluslararası yardım politikaları ise ülkeler arasındaki ilişkileri güçlendiren, stratejik ortaklıklar oluşturan ve bazen de karşılıklı bağımlılığı pekiştiren önemli bir araç olmuştur. Özellikle 20. yüzyılın sonlarından itibaren Amerika Birleşik Devletleri (ABD), bu alandaki en etkin aktörlerden biri olarak öne çıkmıştır. Amerika, hem küresel kalkınmayı teşvik etmek hem de jeopolitik hedeflerini pekiştirmek amacıyla dünya genelindeki farklı bölgelere büyük ölçekli yardımlar sunmuş ve bu yardımları dış politikasının önemli bir aracı olarak kullanmıştır.

Amerika’nın küresel yardım politikalarındaki liderliği, özellikle 1961 yılında kurulan ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) aracılığıyla pekişmiştir. USAID, küresel kalkınma projeleri, sağlık hizmetleri, eğitim, altyapı yatırımları, çevre projeleri ve insani yardımlar gibi birçok alanda faaliyet göstererek gelişmekte olan ülkelerin kalkınmalarına önemli katkılarda bulunmuştur. ABD’nin bu yardımları, sadece bir insani sorumluluk olarak değil, aynı zamanda uluslararası ilişkilerdeki stratejik çıkarlarını destekleyen bir araç olarak da işlev görmüştür. USAID aracılığıyla yapılan yardımlar, Amerika’nın dünya çapındaki güç ve etki alanlarını genişletmeye yönelik bir politik strateji olarak kullanılmıştır.

Donald Trump’ın 20 Ocak 2025 tarihinde ikinci kez başkanlık görevine başlaması, Amerika’nın dış yardım politikalarında önemli bir dönüşüm sürecini başlatmıştır. Trump’ın “Önce Amerika” anlayışı, Amerika’nın küresel sorumluluklarını ve dış yardım programlarını yeniden şekillendirmiştir. Bu politika, Amerika’nın uluslararası alandaki stratejik çıkarlarını ön planda tutmayı amaçlamaktadır. Trump, dış yardımların, Amerika başkanının dış politikasıyla daha uyumlu bir şekilde yönlendirilmesi gerektiğini savunmuş ve bu doğrultuda Ortadoğu’daki en önemli müttefikleri olan İsrail ve Mısır hariç olmak üzere yardım faaliyetlerinde 90 günlük bir duraklama süreci başlatma kararı almıştır.[1] Bu süreçte bazı karara uymayan üst düzey USAID yetkililerinin görevden uzaklaştırılması da Trump’ın dış yardım programlarının denetlenmesi ve stratejik çıkarlarla daha sıkı bir şekilde ilişkilendirilmesi yönündeki kararlılığını göstermektedir.

Trump’ın kararları, dünya genelindeki müttefikler ve gelişmekte olan ülkeler için ciddi endişelere yol açmıştır. USAID’in sağladığı yardımlar, sadece insani yardım değil, aynı zamanda Amerika’nın küresel stratejik çıkarlarını da pekiştiren bir araçtır. Bu bağlamda, yardım politikalarının durdurulması, Amerika’nın uluslararası güvenilirliğini ve itibarını olumsuz yönde etkileyebilir. 

USAID, geçmişte dünya genelindeki birçok insani krize ve kalkınma programına katkı sağlamıştır. Sudan’daki kıtlıkla mücadele, HIV/AIDS tedavi programları ve mültecilere yönelik yardım faaliyetleri, ABD’nin küresel liderlik rolünü pekiştiren somut örneklerden sadece birkaçıdır.[2] USAID’in Asya bürosunda 2022-2025 yılları arasında yardımcı yönetici olarak görev yapan Michael Schiffer’in de belirttiği gibi, dış yardımların geçici durdurulmasının “açık, öngörülebilir sonuçları” olacaktır.[3] Bu sonuçlar yalnızca insani kayıplarla sınırlı kalmaz; aynı zamanda Amerika’nın global düzeydeki güvenilirliğini ve itibarını ciddi şekilde sarsabilir. Amerika, dış yardımları durdurarak yalnızca krizin yaşandığı ülkelerdeki halkı değil, aynı zamanda kendi stratejik çıkarlarını da zayıflatabilir.

USAID’in dış yardım programları yalnızca insani krizleri çözmekle kalmaz, aynı zamanda bölgesel ve küresel güvenliği pekiştiren önemli bir rol oynar. Örneğin, Bangladeş’teki insani yardım faaliyetleri, hem o ülkenin iç istikrarına hem de bölgedeki diğer ülkelerin güvenliğine katkı sağlamaktadır. Yardımların kesilmesi, bu ülkelerdeki sosyal ve ekonomik yapıları zayıflatabilir ve daha fazla istikrarsızlığa yol açabilir.[4] Bunun sonucunda sadece bölgesel değil, küresel güvenlik açısından da tehditler ortaya çıkabilir. Kıtlık, yoksulluk ve siyasi istikrarsızlık gibi sorunlar, yeni güvenlik krizlerine zemin hazırlayabilir. 

Gelişmekte olan bölgelerdeki yardımlar, hükümetlerin halklarına hizmet verme kapasitelerini artırırken, uluslararası işbirliğini de teşvik eder. Bu yardımlar, ülkeler arasındaki güveni pekiştirir, ticaret yollarını güçlendirir ve diplomatik ilişkilerde olumlu bir etki yaratır. Yardımların askıya alınması, bu olumlu etkileşimlerin sona ermesine neden olabilir, hatta gerilemesine yol açabilir. Dolayısıyla, yalnızca kalkınma süreçlerinde değil, güvenlik hedeflerinde de önemli bir gerileme yaşanabilir. Ekonomik zorluklarla mücadele eden bir hükümet, dış destek kayıplarıyla birlikte iç çatışmalara karşı daha savunmasız hale gelebilir. Bu da küresel güvenlik üzerinde derinlemesine etkiler yaratabilir. 

Yardımların askıya alınması, özellikle düşük gelirli ve kriz içindeki toplumlar için ciddi bir tehdit oluşturur. Afganistan’da olduğu gibi, temel gıda ve sağlık hizmetlerine ihtiyaç duyan halkın yardım beklentisinin karşılanmaması, ülkedeki istikrarsızlık ve insani krizlerin derinleşmesine yol açacaktır. Bu olumsuz etkiler, küresel çapta büyük göç dalgalarına yol açabilir. Bu bağlamda, yardımların kesilmesi küresel ölçekte daha fazla belirsizliğe yol açabilir.

Sonuç olarak ABD’nin dış yardım politikaları, sadece insani krizlerin çözülmesi değil, aynı zamanda küresel güvenliğin pekiştirilmesi açısından kritik bir öneme sahiptir. USAID’in yürüttüğü projeler, gelişmekte olan ülkelerin kalkınmasını desteklerken, aynı zamanda uluslararası işbirliği ve güvenin inşasına da katkı sağlamaktadır. Trump yönetiminin dış yardımları durdurma kararı, sadece yardım alan ülkelerdeki istikrarsızlıkları derinleştirmekle kalmaz, aynı zamanda ABD’nin küresel stratejik çıkarlarını da tehlikeye atmaktadır. Yardımların kesilmesi, hem kalkınma sürecini sekteye uğratabilir hem de güvenlik tehditlerini artırabilir.


[1] “UN chief expresses ‘concern’ over Trump’s freeze on US foreign aid”, AlJazeera, https://www.aljazeera.com/news/2025/1/27/un-chief-expresses-concern-over-trumps-freeze-on-us-foreign-aid, (Erişim Tarihi: 29.01.2025).

[2] “Trump administration memo tells USAID to put “America First” in reviewing foreign aid” Reuters, https://www.reuters.com/world/us/trump-administration-memo-tells-usaid-put-america-first-reviewing-foreign-aid-2025-01-26/, (Erişim Tarihi: 29.01.2025).

[3] “UN chief expresses ‘concern’ over Trump’s freeze on US foreign aid”, AlJazeera, https://www.aljazeera.com/news/2025/1/27/un-chief-expresses-concern-over-trumps-freeze-on-us-foreign-aid, (Erişim Tarihi: 29.01.2025).

[4] “USAID halts funding to Bangladesh after Trump imposes 90-day hold on all foreign aid”, The New Indıan Express, https://www.newindianexpress.com/world/2025/Jan/26/usaid-halts-funding-to-bangladesh-after-trump-imposes-90-day-hold-on-all-foreign-aid, (Erişim Tarihi: 29.01.2025). 

Ece ÖNÜR
Ece ÖNÜR
Ece Önür, 2022 yılında Üsküdar Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden “Çin’in Süper Güç Olma Adımı: Bir Kuşak Bir Yol Projesi” bitirme teziyle mezun olmuştur. 2023 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’nda tezli yüksek lisans eğitimine başlamıştır. Hâlihazırda Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi’nde (ANKASAM) staj yapmaktadır. Başlıca ilgi alanları; Çin dış politikası, Çin-Tayvan ilişkileri, Asya-Pasifik bölgesi, kimlik çalışmaları ve uluslararası ilişkiler teorilerinden sosyal inşacılık teorisidir. Önür, iyi düzeyde İngilizce bilmektedir.

Benzer İçerikler