Analiz

Tokyo’da Bölgesel Barış ve İstikrar Arayışı

Küresel jeopolitik rekabet, Asya-Pasifik’teki istikrarın korunmasını güçleştirecek durumlara ortam hazırlamaktadır.
Bu üçlü görüşme, jeopolitik denge, ekonomik bağların güçlenmesi ve bölgesel istikrarın sağlanması açısından Asya-Pasifik bölgesi için dönüm noktası niteliğinde bir gelişme olmuştur.
Toplantı, üç ülke arasında yaşanan geçmişteki çatışmaların son bulup işbirliğine doğru bir geçiş sürecinin somut bir örneğini oluşturmuştur.

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Güney Kore Dışişleri Bakanı Cho Tae-yul, 21 Mart 2025 Cuma günü Japon ve Çinli mevkidaşlarıyla işbirliğini artırmanın yollarını görüşmek üzere üçlü bir toplantıya katılmak üzere Tokyo’yu ziyaret etmiştir. Cho, Güney Kore’nin güneydoğusundaki liman kenti Busan’da Kasım 2023 tarihinde yapılan son toplantıdan bu yana ilk kez Japonya’nın başkentinde yapılacak üçlü toplantı için Japonya Dışişleri Bakanı Takeshi Iwaya ve Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi’ye eşlik etmiştir. Bakanlar, üçlü işbirliğinin ilerlemesini değerlendirmiş ve üçlü işbirliğinin gelecekteki gelişiminin yanı sıra bölgesel ve uluslararası konular hakkında görüş alışverişinde bulunmuşlardır.[1]

Bu girişim, üç ülkenin de bölgesel barış ve istikrarı korumaya, sık sık yaşanan gerilimler karşısında diplomatik diyalog ve işbirliğinin öne çıktığı bir çözüm arayışına yönelik ortak bir duruş sergilemesi konusunda kritik öneme sahiptir. Ayrıca bu toplantı, ekonomik ve güvenlik konusunda doğrudan iletişim kanallarının açık tutulması, ülkeler arasındaki bağların kopmasının önlenmesi ve uzun vadede daha yapıcı bir sürecin izlenmesine katkıda bulunmuştur. Dahası, bölgede istikrarın sağlanması, Asya’nın uluslararası arenadaki konumunu güçlendirerek etkili bir merkez haline gelmesine yardımcı olmuştur.           

Üçlü işbirliği, ekonomik açıdan hem birbirleriyle en büyük ticaret ortakları hem de üretim ve ihracatta Asya’nın önde gelen ülkeleri için tedarik zincirlerinin güvenliğini sağlayacaktır. Bu sayede yabancı yatırımcıların bölgeye daha fazla yatırım yapması ve sermaye akışının teşviki sağlanacaktır. Ayrıca güvenlik ortamının istikrarı, üç ülkenin küresel sahnede daha etkili bir rol üstlenmesine katkıda bulunacaktır. ABD ve Rusya gibi büyük güçlerin Asya’daki nüfuzunu genişletmelerine karşın bu işbirliği, bir denge unsuru oluşturacak ve Kuzey Kore’yle yaşanan gerilimler konusunda ortak bir tutumun benimsenmesi veya Çin’in arabuluculuk rolü üstlenmesiyle Kore Yarımadası’ndaki güvenlik endişelerini belli ölçütlerde azalmasını sağlayacaktır. 

Küresel jeopolitik rekabet, Asya-Pasifik’teki istikrarın korunmasını güçleştirecek durumlara ortam hazırlamaktadır. Çünkü Japonya ve Güney Kore, her ne kadar Çin’le işbirliğini geliştirmek istese de ABD’yle olan yakınlıkları bu işbirliğini sınırlayacaktır. ABD’nin Hint-Pasifik stratejisi bağlamında Japonya ve Güney Kore’yle olan yakınlığı, Çin’in bölgedeki askeri gücüne karşı bir denge oluştururken; özellikle Tayvan, Güney Çin Denizi ve Kore Yarımadası’ndaki gerilimler bağlamında ABD’nin iki ülkeyle de derin askeri işbirliklerine yönelmesi, Çin’le henüz inşa edilmesi planlanan bu işbirliğini kolaylıkla zayıflatabilecek potansiyele sahiptir. 

Japonya ve Güney Kore’nin yalnızca Çin’le ikili ilişkilere değil, aynı zamanda çok taraflı platformlara da odaklanarak üçlü işbirliğini geliştirmesi mümkündür. Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN+3) veya Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklık (RCEP) gibi çok taraflı platformlar, bu üçlü işbirliğini destekleyerek bölgesel barış ve güvenlik adına Çin’le yapıcı ilişkilerin geliştirilmesine ve bloklaşmanın önlenmesine yardımcı olacaktır. 

Öte yandan Cho’nun bu ziyareti, 2024 yılının Ocak ayında göreve gelmesinden bu yana Tokyo’ya yaptığı ilk ziyaret ve eski Dışişleri Bakanı Park Jin’in Temmuz 2022 tarihinde Tokyo’ya yaptığı ziyaretten bu yana bir Güney Kore Dışişleri Bakanı’nın kendi sıfatıyla gerçekleştirdiği ilk ziyaret olma özelliğini taşımaktadır.[2] Tarihsel bağlam düşünüldüğünde bu ülkeler arasında geçmişte yaşanan savaşlar, sömürgecilik ve rekabetin, günümüzdeki diplomatik ilişkilerini şekillenmesinde etkili olmasına karşın günümüzün temel gerçekleri olan ekonomik çıkarlar ve bölgesel güvenlik endişeleri doğrultusunda işbirliğine dayalı yapıcı politikalar izlenmesi gerekmektedir. 

Bu üçlü görüşme, jeopolitik denge, ekonomik bağların güçlenmesi ve bölgesel istikrarın sağlanması açısından Asya-Pasifik bölgesi için dönüm noktası niteliğinde bir gelişme olmuştur. Çünkü bu gelişmeyle üçlü ilişkilerde kolektif bir kimlik inşası sürecine giden yola dair önemli sinyaller verilmiştir. Çin, büyüyen ve işbirliğine açık bir ülke imajı oluştururken, Güney Kore ve Japonya daha çok bölgesel istikrarın arabulucuları veya sorumlu liderler olarak bir kimlik inşası rolünü üstlenmişlerdir. Ayrıca son zamanlarda ekonomik, güvenlik ve kültürel alanlarda yeni normların benimsenmesi, üç ülkenin de birbirine olan güvenini güçlendirmiş, bölgesel barış ve kalkınmanın öne çıkmasını sağlamıştır.

Cho açıklamasında, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) Zirvesi vesilesiyle Güney Kore’ye yapacağı ziyaretin ikili ilişkilerde yeni bir dönüm noktası olabileceğini dile getirmiştir. Çin ve Güney Kore’yi “ayrılmaz komşular” olarak nitelendiren Wang ise ikili ilişkilerin daha da ilerletilmesi için “sık sık görüş alışverişinde bulunulması” gerektiğini vurgulamıştır. Bu görüşmeler, iki Asya komşusunun güvenlik alanındaki farklılıklarına rağmen önemli ekonomik ve bölgesel ortaklar olarak ikili ilişkilerini yönetmeye ve geliştirmeye çalıştıkları bir dönemde gerçekleşmiştir.[3]

Sonuç olarak bu toplantı, Güney Kore ve Japonya’yı Asya-Pasifik’te dengeleyici aktörler olarak öne çıkarmış, bölgedeki Çin-ABD rekabeti karşısında çoklu denge politikası stratejisini vurgulamıştır. Bunun yanı sıra toplantı, üç ülke arasında yaşanan geçmişteki çatışmaların son bulup işbirliğine doğru bir geçiş sürecinin somut bir örneğini oluşturmuştur. Çin, Güney Kore ve Japonya, tarihsel anlaşmazlıklarını bir kenara bırakarak yeni bölgesel normlar odağında ve ortak çıkarlar doğrultusunda işbirliklerini geliştirmeye ve ilerletmeye odaklanmışlardır. Bu işbirliği, kısa vadede güvenlik çıkarları ve bölgenin istikrarının korunması açısından oldukça etkili ve pragmatik görünse de uzun vadede güç dengelerinin değişmesi durumunda çeşitli engellerle karşılaşılması halinde sınırlı kalacaktır.


[1] “FM Cho travels to Tokyo for trilateral meeting with Japanese, Chinese top diplomats”, Yonhap News Agency,https://en.yna.co.kr/view/AEN20250321002451315?section=national/diplomacy, (Erişim Tarihi: 21.03.2025).

[2] Aynı Yer.

[3] “FM Cho voices hope for visit by China’s Xi to S. Korea for APEC summit”, Yonhap News Agency, https://en.yna.co.kr/view/AEN20250321009351315?section=national/diplomacy, (Erişim Tarihi: 21.03.2025).

Berra KIZILYAZI
Berra KIZILYAZI
Kapadokya Üniversitesi İngilizce Mütercim ve Tercümanlık / Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler (Çift Anadal)

Benzer İçerikler