Analiz

Sri Lanka-Çin İlişkilerinde Yeni Dönem

Çin, iç işlerine karışmama ilkesi doğrultusunda izlediği ekonomik politikalarla ülkenin kalkınmasında yapıcı bir rol üstlenmiştir.
Çin, çevresindeki ülkelerin kalkınmasına yardımcı olmuş ve bu sayede ikili ilişkilerini geliştirmiştir.
Çin’in yatırımları, Sri Lanka’ya pek çok alanda çeşitli fırsatlar sunmuştur.

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Sri Lanka Ulusal Halk Gücü’nden (NPP) Anura Kumara Dissanayake, ülkenin yeni cumhurbaşkanı seçilmiştir. Çinli uzmanlar, Dissanayake’nin görev süresi boyunca Çin’le bağları güçlendirmek için daha pragmatik ve dostane bir yaklaşım benimsemesi beklendiğinden, zaferinin Çin ve Sri Lanka arasındaki ilişkileri daha da güçlendireceğini belirtmektedir.[i] Ayrıca Çin’in Kuşak ve Yol Girişimi (KYG) kapsamında Güney Asya ülkeleriyle olan liman ticaretinde Sri Lanka, önemli bir bağlantı noktası olduğundan güçlenen ikili ilişkilerle birlikte yeni yatırımlara kapı aralayabilir.

Tsinghua Üniversitesi Ulusal Strateji Enstitüsü Araştırma Departmanı Direktörü Qian Feng, Global Times’a yaptığı açıklamada, Dissanayake’nin partisinin Çin’le birçok ideolojik benzerliği paylaşması ve ülkenin Çin’le olan bağlarına değer vermesi nedeniyle Sri Lanka’nın yeni yönetimi altında bu ikili ilişkilerin daha da geliştirilmesinin beklendiğini söylemiştir. Yeni yönetimin Çin ve Hindistan’la ilişkileri arasında dengeli bir duruş sergilemesi beklense de yeni başkanın daha pragmatik ve dostane bir tutum benimseyerek Hindistan’a olan bağımlılığı azaltması ve Çin’in kalkınma stratejileriyle daha yakın bir uyum arayışına girmesinin muhtemel olduğu düşünülmektedir.[ii]

Çin, Güney Asya’daki stratejik varlığını güçlendirerek denizdeki kilit noktalardan kaçınmayı ve kara enerji yollarını güvence altına almayı amaçlamaktadır. Bu doğrultuda Pakistan, Sri Lanka, Maldivler gibi bölge ülkeleriyle diplomatik ve savunma ilişkilerini geliştirmektedir.[iii] Sri Lanka ve Çin’in diplomatik ilişkileri ise yüzyıllar öncesine dayanmaktadır. Deniz İpek Yolu boyunca gelişen ilişkiler, ticari alışverişler, kültür ve bilgi gibi alanlardaki kapsamlı işbirlikleriyle desteklenmiştir.

Sri Lanka ve Çin ilişkileri, özellikle Kuşak ve Yol Girişimi kapsamında devamlı olarak gelişmiştir. Kolombo Liman Kenti, Hambantota Limanı ve Norochcholai Enerji Santrali gibi işbirliği projeleri istihdam yaratmaya, gelir elde etmeye ve ülkeye modern teknolojiler kazandırmaya yardımcı olmuştur. Henüz iki ülke arasında yürürlüğe girmiş bir Serbest Ticaret Anlaşması (STA) bulunmamaktadır. Fakat Kuşak ve Yol Girişimi kapsamında gelişen ekonomik ilişkileri ilerletmek adına bir STA üzerine karşılıklı görüşmelerde bulunulmuştur. Böylece iki ülke arasında derinleşen ekonomik bağların ileride siyasi alanlarda da varlığını göstereceği söylenebilir.

Çin’in yatırımları, Sri Lanka’ya pek çok alanda çeşitli fırsatlar sunmuştur. Örneğin Colombo Liman Şehri sayesinde biyoçeşitliliğin artması veya daha modern projelerle “akıllı şehir” inşasıyla sürdürülebilir ve yaşam kalitesini artıracak çalışmalar yapılabilirken, belirli alanlarda işgücü eksiği giderilip ülkenin kalkınmasına destek sağlanabilmektedir.

Dahası bu projeler, Sri Lanka’nın Hint Okyanusu’nda bir denizcilik merkezi olma vizyonuyla kusursuz bir uyum içindedir. Sri Lanka, limanların ve ilgili altyapının geliştirilmesiyle, stratejik konumundan ve tarihi ticaret bağlantılarından yararlanarak uluslararası ticaret ve lojistik için canlı bir merkez haline gelmeyi hedeflemektedir. Kuşak ve Yol Girişimi gelişmeye devam ederken, Çin ve Sri Lanka arasındaki işbirliği, Sri Lanka’nın küresel ekonomik ortamdaki rolünü, bağlanabilirliğini arttırarak ve tüm potansiyelini bir denizcilik merkezi olarak ortaya çıkararak yeniden tanımlamaya hazırlanmaktadır.[iv]

Sri Lanka, Çin Halk Cumhuriyeti’ni tanıyan ilk komünist olmayan ülkeler arasındaydı ve ikili ilişkiler 1950’lerde kurulmuştu. Çin neredeyse tüm Sri Lanka hükümetleriyle ilişki kurmuş olsa da bağımsızlık sonrası Sri Lanka tarihine bakıldığında, Sri Lanka’nın sağ kanat (Birleşik Ulusal Parti-UNP) veya ortanın solu (Sri Lanka Özgürlük Partisi ve uzantıları tarafından örneklenen) veya bu partilerin liderliğindeki koalisyonlar tarafından yönetilmesine bağlı olarak Çin’in ülkedeki etkileşim seviyesinde bir farklılık olduğu görülmektedir. Merkez sol bir hükümetin iktidarda olduğu dönemlerde Çin, UNP hükümetinin iktidarda olduğu dönemlere kıyasla daha fazla yardım, kredi ve siyasi destek sağlamıştır.[v]

Sri Lanka seçim sonuçları ulusal sınırlarının ötesinde bir etkiye sahiptir. Çünkü ülke, Güney Asya ve Hint-Pasifik’teki güç dinamiklerinde önemli rol oynamaktadır. Hint Okyanusu’nun merkezinde yer alan Sri Lanka, Avrupa ile Uzak Doğu’yu birbirine bağlayan ticaret yollarının kilit noktası konumundadır. Sri Lanka’nın deniz yolları üzerinde üstlendiği kritik rolü ise Çin’in Kuşak ve Yol Girişimi aracılığıyla bölgeye olan yatırımlarını artırmasına yol açmıştır. Böylece Çin’in bölgedeki stratejik varlığı güçlenmiştir. Sri Lanka’nın Çin’le olan ilişkileri ise daha çok geleneksel dostluk çevresinde gelişmiş ve kalkınma projeleriyle uyumlu bir biçimde ilerlemiştir.

Sonuç olarak sosyalist görüşü benimseyen bir siyasetçinin seçilmesiyle “yeni bir başlangıç” söylemi doğmuştur. Geçmişte “Çin yanlısı” eylemleriyle tanınan yeni Sri Lanka Başkanı Dissanayake’nin, komşusu Hindistan’la izleyeceği politikalarda olumlu tutumu görülürken, Çin’le olan diplomatik ilişkilerin hız kazanması beklenmektedir. Tarafsız bir dış politika izleyeceği öngörülen liderin şuan ki önceliğinin iç politikadaki bir takım sorunlara çözüm arayışları olduğu söylenebilir.  

Sri Lanka’nın Kuşak-Yol projelerini desteklemesi, ikili ilişkilerin daha üst düzeye ulaşmasını sağlamış ve Çin ile Sri Lanka arasında uzun vadeli, istikrarlı bir stratejik ortaklığın oluşmasına katkıda bulunmuştur. Çin ise iç işlerine karışmama ilkesi doğrultusunda izlediği ekonomik politikalarla ülkenin kalkınmasında yapıcı bir rol üstlenmiştir. Böylece uzun geçmişe sahip geleneksel dostlukla başlayan ikili ilişkiler, ekonomik projelerle daha da gelişmiştir. Çin ile Sri Lanka’nın farklı siyasi ve ekonomik yapıları olsa da yıllar içerisinde birbirleriyle uyum içerisinde karşılıklı yarar ilkesine dayalı siyasi güveni sağlamışlardır. Bu bağlamda Çin-Sri Lanka ilişkilerinin farklı jeopolitik özelliklere sahip ülkeler arasındaki bağlara bir örnek teşkil ettiği söylenebilir. Çin, çevresindeki ülkelerin kalkınmasına yardımcı olmuş ve bu sayede ikili ilişkilerini geliştirmiştir. Sri Lanka gibi gelişmekte olan ülkeler ise Çin’in sağladığı imkanlardan faydalanabilmişlerdir. Böylece her iki ülkenin halkı için de kazan-kazan durumu ortaya çıkmıştır.


[i] “Sri Lanka elects new president, ‘expected to boost ties with Beijing’” Global Times, https://www.globaltimes.cn/page/202409/1320168.shtml, (Erişim Tarihi: 23.09.2024).

[ii] Aynı Yer.

[iii] “China’s Influence in South Asia” Foreign Affairs Committee, https://foreignaffairs.house.gov/china-snapshot-project-south-asia/, (Erişim Tarihi: 23.09.2024).

[iv] “Belt and Road Initiative fueling Sri Lanka’s vision to become maritime hub in Indian Ocean” Belt and Road Portal, https://eng.yidaiyilu.gov.cn/p/323084.html, (Erişim Tarihi: 23.09.2024).

[v] “Which Candidate Is China Likely to Back in Sri Lanka’s 2024 Presidential Election?” The Diplomat, https://thediplomat.com/2024/09/which-candidate-is-china-likely-to-back-in-sri-lankas-2024-presidential-election/, (Erişim Tarihi: 23.09.2024).

Berra KIZILYAZI
Berra KIZILYAZI
Kapadokya Üniversitesi İngilizce Mütercim ve Tercümanlık / Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler (Çift Anadal)

Benzer İçerikler