Rusya’nın Asya ülkelerinde alternatif pazarlar bulabileceği için Avrupa pazarından çok daha hızlı çekilmeye başladığı söylenebilir. Rusya’nın yerini almak üzere Amerika Birleşik Devletleri’nden (ABD) tedarik edilecek sıvılaştırılmış doğalgazın (LNG) birkaç hafta içinde Avrupa Birliği’ne (AB) ulaşması beklenmektedir. Rusya’nın Avrupa İlişkilerinden Sorumlu Dışişleri Bakanlığı Dairesi Başkanı Oleg Tyapkin, “Washington’un Rusya’yı Avrupa doğalgaz pazarından çıkarmayı hedeflediğini ve Almanya’nın Rus gazından vazgeçmeye hazır olduğuna ilişkin açıklamalarının da bunu doğruladığını” açıklamıştır. Son dönemdeki gelişmelere dikkat çeken Tyapkin’e göre; ABD’nin Rusya’yı Avrupa doğalgaz pazarından çıkarmayı hedeflediğini gösteren bazı emareler şunlardır: Kuzey Akım 2 boru hattının faaliyete başlamasının onaylanmaması, Gazprom’un Avrupalı yan kuruluşlara baskısı, Almanya’daki Rosneft varlıklarının kamulaştırılması ve Kuzey Akım 1’nin onarılmasını imkânsız kılan yaptırımlar.[1]
Avrupa’da gaz fiyatları son haftalarda keskin bir düşüş yaşamıştır. Londra ICE Borsası’nda 24 Haziran 2022 tarihinden bu yana (17 Kasım 2022) ilk kez Kasım ayı gaz arzının maliyeti bin metreküp başına 1.400 doların altına düşmüştür. Avrupa’da son bir buçuk aydır akaryakıt fiyatları, kış dönemine geçiş endişelerinin ortadan kalkmasıyla istikrarlı bir şekilde düşmektedir. Bu durumda Avrupa’daki yeraltı gaz depolama tesislerinin (UGS) planlanandan önce doldurulmuş olması ve ABD’nin LNG arzını arttırmaya devam etmesi önemli etkenlerin başında gelmektedir.
Avrupalı ülkeler, bahar ve yaz ayları ve üçüncü ülkelerden sağlamış oldukları akaryakıtlar sayesinde yeraltı gaz depolama tesislerinin neredeyse %90 oranında dolmasını sağlayabilmişlerdir. Ancak sadece yer altı tesislerindeki rezervlerle de kışı geçirmenin yetersiz olacağı belirtilmektedir. Buna rağmen yer altı depolama tesislerinin kayda değer derecede doldurulmuş olması, Avrupalı enerji tüketicilerinin daha güvende hissetmelerine neden olmakta ve fiyatların düşmesine yol açmaktadır. Ayrıca Rus doğalgazına olan ihtiyacı da azaltmaktadır.
Uluslararası Enerji Ajansı’na (IEA) göre, 2021 yılında Avrupa, boru hatları yoluyla Rusya’dan yaklaşık 140 milyar metreküp doğalgaz ithal etmekteydi. 15 milyar metreküp de Rusya’dan LNG olarak tedarik edilmekteydi. Yakın zamana kadar Rusya’nın Avrupa’nın “mavi yakıt” ithalatındaki payı %45 idi. Bunun %40’ı doğalgaz boru hatlarıyla, %5’i ise sıvılaştırılmış halde LNG tankerleriyle ihraç edilmekteydi.[2]
Birçok AB ülkesi, Gazprom’a olan bağımlılıklarını önemli ölçüde azaltmıştır. Örneğin İtalya; Cezayir, Azerbaycan ve Katar’dan doğalgaz almayı tercih etmiştir. Esasen İtalya, Rusya’dan doğalgaz ithalatının payını devletin toplam ihtiyacının yaklaşık yarısına, yani %21’e indirmiştir. Daha önce Rusya’dan gelen doğalgaza yüksek derecede bağımlı olmayan İspanya ve Portekiz, mevcut konjonktürde diğer AB ülkelerine doğalgaz ihracatçısı olarak hareket etmeye başlamıştır. Bunun nedeni, LNG’nin kabulü ve işlenmesi için tüm ana terminallerin İber Yarımadası’nda bulunmasıdır.
Bahsi geçen diğer Avrupa ülkelerine ek olarak Fransa da yakın zamanda sıvılaştırılmış yakıtların yeniden gazlaştırılması için üç LNG terminalini faaliyete geçirmiştir. Paris, doğalgazın çoğunu Norveç’ten İngiliz Kanalı (Manş) üzerinden Dunkirk sahil limanına giden bir boru hattı aracılığıyla almaktadır. Danimarka ve İsveç de enerji ihtiyaçları konusunda büyük ölçüde kendi kendine yeter durumdadır. Türkiye, 2022 yılının Temmuz ayında Rusya’dan gaz ithalatını %37 oranında azaltmış ve aynı zamanda İran ve Azerbaycan’dan gelen hidrokarbon arzını arttırmıştır. Böylelikle Gazprom’a göre, çoğu Avrupalı tüketicilere düşen Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) dışındaki ülkelere hammadde tedariki 9 ayda yaklaşık 60 milyar metreküp ya da %40 azalmıştır.[3]
Esas olarak Amerikan menşeli LNG, AB ülkelerinde Rus gazının ana ikame maddesi haline gelmiştir. ABD Enerji Kaynakları Bürosu Müsteşar Yardımcısı Geoffrey Pyatt, Washington’un Avrupa’ya tüm LNG ihracatının %70’ini sağladığını açıklamıştır. Ona göre Washington, Avrupa’nın ihtiyaçlarını karşılamak için kaynaklarını LNG ihracı için seferber etmektedir. Böylelikle ABD, 2022 yılında dünyanın en büyük LNG tedarikçisi olacaktır. Ayrıca Pyatt, “enerji güvenliğini önemli ölçüde güçlendiren” Avrupa’nın “ABD’nin garantisi ve sağlam desteğiyle” kış dönemini başarıyla atlatacağına dair güvence vermiştir.[4]
Bu nedenle Rusya’daki yetkililer, gaz endüstrisi uzmanları ve ekonomistler, doğalgaz üretimindeki genel azalmayı frenlemeye yardımcı olacak enerji kaynakları için alternatif yönler aramaktadır. Çin ile Rusya tarafından kabul edilebilir şartlarda yeni gaz sözleşmelerinin yapılmasına ilişkin umutlar şu ana kadar gerçekçi görünmemektedir. Rus doğalgazını Çin’e ve diğer Asya ülkelerine yönlendirmenin de uzun yıllar alacağı düşünülmektedir. Moskova’nın şu ana kadar Pekin’le doğalgaz müzakerelerindeki pozisyonunun zayıf kaldığına inanılmaktadır. Rusya’nın Çinlilerden adil bir fiyat alması pek mümkün görünmemektedir.
Sonuç olarak Avrupa enerji pazarında Rusya’nın yerini Amerikalıların aldığı, Avrupalıların Rus doğalgazından mahrum kalarak kıtada enerji krizi yaşanacağı korkusunu atlattığı ve Rusya’nın ise kaybettiği Avrupa pazarına alternatif tüketim pazarları bulmakta zorlandığı görünmektedir.
[1] “МИД РФ: Вашингтон поставил задачу вытеснить Россию с газового рынка Европы”, Rossiyskaya Gazeta, https://rg.ru/2022/10/06/mid-rf-vashington-postavil-zadachu-vytesnit-rossiiu-s-gazovogo-rynka-evropy.html, (Erişim Tarihi: 17.10.2022).
[2] “Европа импортозамещает «Газпром»”, Kommersant, https://www.kommersant.ru/doc/5240309, (Erişim Tarihi: 17.10.2022).
[3] “Газпром за 9 месяцев 2022 г. снизил добычу газа на 17,1%, поставки в дальнее зарубежье – более чем на 40%”, Neftegaz, https://neftegaz.ru/news/companies/753067-gazprom-za-9-mesyatsev-2022-g-snizil-dobychu-gaza-na-17-1-postavki-v-dalnee-zarubezhe-bolee-chem-na-/, (Erişim Tarihi: 17.10.2022).
[4] “В США раскрыли долю поставляемого в Европу СПГ”, Lenta.Ru, https://lenta.ru/news/2022/10/16/spg/, (Erişim Tarihi: 17.10.2022).