Analiz

Latin Amerika’da Yeni Güvenlik Paradigması: Bukele Modeli

Bukele’nin güvenlik politikalarının temel taşı, organize suçla savaşta sıfır tolerans yaklaşımıdır.
Latin Amerika’daki bu güvenlik politikalarının uzun vadede sosyal yapı üzerindeki etkileri de göz ardı edilmemelidir.
Bukele modeli yayılabilir, ancak her ülkede aynı sonucu vermeyebilir.

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Latin Amerika, yıllardır yüksek suç oranları, organize suç örgütleri, yolsuzluk ve ekonomik eşitsizliklerle mücadele eden bir bölge olarak öne çıkmaktadır. Devletin zayıf olduğu birçok ülkede güvenlik sorunları halkın günlük yaşamını doğrudan etkilemekte ve istikrarsızlık ortamı ekonomik büyümeyi de sekteye uğratmaktadır. Son yıllarda El Salvador Devlet Başkanı Nayib Bukele’nin uyguladığı sert güvenlik politikaları, bu tür sorunlarla başa çıkmada bir model olarak gösterilmektedir. Ancak bu modelin tüm Latin Amerika’ya uygulanabilirliği ve sürdürülebilirliği bölgesel dinamikler, insan hakları ve ekonomik etkiler açısından tartışmalıdır.

Bukele’nin güvenlik politikalarının temel taşı, organize suçla savaşta sıfır tolerans yaklaşımıdır. 2022 yılında ilan edilen olağanüstü hâl kapsamında on binlerce çete üyesi tutuklanmış, hukuki süreçler hızlandırılmış ve ülkenin en büyük çete yapılanmaları dağıtılmıştır. “CECOT (Centro de Confinamiento del Terrorismo)” adı verilen mega hapishane, suçluları tecrit etmek için inşa edilmiş ve ülke çapında askeri ve polis devriyeleri artırılmıştır. Bu politikalar sonucunda cinayet oranlarında keskin bir düşüş yaşanmış ve El Salvador, bir zamanlar dünyanın en tehlikeli ülkelerinden biri iken bugün Latin Amerika’nın en güvenli bölgelerinden biri haline gelmiştir.

Bukele’nin politikaları, uluslararası kamuoyunda muhalefeti susturma ve temel özgürlükleri kısıtlama girişimi olarak yorumlanmaktadır. Peki, Bukele modeli gerçekten sürdürülebilir mi? Bölgedeki diğer ülkeler bu modeli uygulamaya hazırlanıyor mu?

El Salvador’un güvenlik politikalarının yankıları Latin Amerika’da giderek daha fazla duyulmaktadır. Kolombiya Devlet Başkanı Gustavo Petro, ülkesinde artan terör ve organize suç tehditleri nedeniyle belirli bölgelerde olağanüstü hâl ilan etmiştir.[1] Petro, Bukele’nin baskıcı güvenlik önlemlerini birebir uygulamaktan kaçınsa da artan şiddet dalgasına karşı güçlü devlet kontrolü sağlama gerekliliğini kabul etmiştir. Bu karar, bölgedeki diğer ülkelerin de sert güvenlik politikalarına yönelip yönelmeyeceği konusunda yeni bir tartışma başlatmıştır.

Kolombiya’nın güvenlik sorunları, FARC ve ELN gibi eski gerilla gruplarının yanı sıra büyüyen uyuşturucu kartelleri ve bölgesel çete savaşları ile iç içe geçmiş durumdadır. Petro, devletin şiddet sarmalından çıkması için hem güvenlik önlemlerini artırmayı hem de sosyal reformları devreye sokmayı hedeflediğini ifade etmektedir.[2] Ancak Bukele’nin kısa vadede başarılı gözüken ancak birçok yönden eleştirilen modelinin, Kolombiya’da nasıl bir etki yaratacağı belirsizliğini korumaktadır.

Latin Amerika’nın güvenlik politikalarına tarihsel bir perspektif eklemek, Bukele modelinin benzersiz olup olmadığını anlamaya yardımcı olabilir. Meksika’da Felipe Calderón’un 2006-2012 yılları arasında uyguladığı uyuşturucu kartellerine karşı savaş politikası, suçla mücadelede devletin doğrudan şiddete başvurmasının olumsuz sonuçlar doğurduğunu göstermiştir. Benzer şekilde, Kolombiya’da Álvaro Uribe’nin 2002-2010 yılları arasında gerilla grupları ve suç örgütlerine karşı başlattığı sert güvenlik politikaları, kısa vadede etkili olmuş ancak uzun vadede toplumsal bölünmelere yol açmıştır.

Güvenlik politikalarının ekonomik boyutu, genellikle göz ardı edilen ancak uzun vadeli etkileri bakımından kritik bir unsurdur. Artan güvenlik önlemleri, yabancı yatırımları teşvik edebilir ve ekonomik istikrarı güçlendirebilirken, turizm ve ticaret gibi sektörler üzerindeki etkileri daha karmaşık bir yapı sergilemektedir. 

Bukele’nin uyguladığı güvenlik politikaları, uluslararası yatırımcılar açısından olumlu bir güven ortamı yaratabilir; ancak hukukun üstünlüğünün zedelenmesi, ekonomik öngörülebilirliği azaltarak uzun vadeli istikrarsızlığa yol açabilir. Güvenlik stratejileri, ekonomik kalkınma ve sosyal refah politikaları ile desteklenmediği takdirde, suç örgütleri faaliyetlerini yer altına taşıyabilir ve toplumsal kırılganlık devam edebilir. Dolayısıyla güvenlik politikalarının sürdürülebilirliği, yalnızca baskı temelli yaklaşımlara değil, aynı zamanda yapısal reformlara ve kapsayıcı ekonomik politikalarla desteklenmesine bağlıdır.

Eğer Latin Amerika ülkeleri suç oranlarını kalıcı olarak düşürmek istiyorsa, yalnızca baskıcı politikaları değil, uzun vadeli ekonomik ve sosyal reformları da hayata geçirmeleri gerekmektedir. Eğitim ve istihdam projeleri, gençleri suç örgütlerine katılmaktan alıkoyabilir. Polis teşkilatlarının reforme edilmesi, yolsuzluğun önüne geçebilir. Uyuşturucu politikalarında reformlar, kartellerin ekonomik gücünü kırarak suç ekonomisini zayıflatabilir.

Latin Amerika’da güvenlik politikalarının geleceği konusunda yeni tartışmalar ortaya çıkarken, sert güvenlik uygulamalarının toplumsal dinamikler üzerindeki uzun vadeli etkileri de göz ardı edilmemelidir. Özellikle Bukele modelinin yayılma ihtimali, bölgedeki demokratik istikrar açısından çeşitli riskler barındırmaktadır. Güçlü liderler tarafından desteklenen sert güvenlik önlemleri, halk arasında güvenlik hissini artırabilir, ancak bireysel özgürlüklerin kısıtlanması ve yargısız tutuklamalar gibi uygulamalar, demokratik değerleri aşındırabilir. Bunun yanı sıra bölge ülkelerinde ekonomik eşitsizliklerin giderilmesi ve sosyal reformların eksikliği, bu tür politikaların halk desteğini kaybetmesine ve uzun vadede toplumsal gerilimleri artırmasına neden olabilir. Dolayısıyla bölgesel liderlerin yalnızca baskı politikalarına yönelmek yerine daha bütüncül ve uzun vadeli çözümler üretmeleri gerekmektedir.

Latin Amerika’da artan olağanüstü hâl ilanları, bölge genelinde yeni bir güvenlik modelinin oluşturulup oluşturulmadığı sorusunu gündeme getirmektedir. Bukele’nin yöntemlerinin başarısı, diğer devlet başkanlarını cezbetse de uzun vadede demokratik dengeleri nasıl etkileyeceği bilinmemektedir. Eğer güvenlik önlemleri hukuk devleti ilkeleri içinde uygulanmazsa, bu model baskıcı yönetimlerin güçlenmesine ve halkın temel haklarının kısıtlanmasına yol açabilir.

Ayrıca Latin Amerika’daki bu güvenlik politikalarının uzun vadede sosyal yapı üzerindeki etkileri de göz ardı edilmemelidir. Sert güvenlik önlemleriyle devlet otoritesini güçlendirmek, kısa vadede istikrar sağlayabilir; ancak baskı altındaki toplulukların devlete karşı güvensizlik geliştirmesi ve yeni çatışma alanlarının oluşması ihtimali de göz önünde bulundurulmalıdır. Toplumun güvenliğe olan ihtiyacı, sosyal adalet ve demokratik haklarla dengelenmediğinde, sürdürülebilir bir çözüm üretmek zorlaşabilir.


[1] “Gustavo Petro: From ‘Total Peace’ to a State of Emergency.”, El País, english.elpais.com/international/2025-01-27/gustavo-petro-from-total-peace-to-a-state-of-emergency.html, (Erişim Tarihi: 10.02.2025). 

[2] Aynı yer.

Ali Caner İNCESU
Ali Caner İNCESU
Ali Caner İncesu, 2012 yılında Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden mezun olmuştur. Eğitimine Kapadokya Üniversitesi Turist Rehberliği ön lisans programıyla devam etmiş ve 2017 yılında mezun olmuştur. 2022 yılında Hoca Ahmet Yesevi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler ve Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Seyahat İşletmeciliği ve Turizm Rehberliği alanlarında yüksek lisans eğitimlerini başarıyla tamamlamıştır. 2024 yılında Amerika Birleşik Devletleri Maryland Üniversitesi (UMGC) Siyaset Bilimi lisans programından mezun olmuştur. 2023 yılı itibariyle Kapadokya Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler bölümünde doktora eğitimine devam etmektedir. 2022 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri’nden kendi isteğiyle ayrılmasına müteakip, Paraguay Cumhuriyeti Büyükelçiliği Ankara’da özel danışmanlık görevi yürütmüştür. İleri seviyede İspanyolca ve İngilizce bilmekte olup, İngilizce ve İspanyolca dillerinde yeminli tercümandır. Çalışma alanları Latin Amerika, ABD, Uluslararası Hukuk ve Turizm üzerinedir

Benzer İçerikler