Kanada, son yıllarda hem ekonomide hem de dış politikada önemli değişimlere ve gelişimlere tanıklık etmiştir. Ekonomik büyüme, tüketici harcamaları ve ticaret gibi iç dinamikler, ülkenin küresel düzeydeki etkisini şekillendiren önemli faktörler arasında yer almaktadır. Kanada Başbakanı Justin Trudeau’nun Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde Ukrayna’daki savaş ve fentanil ticaretine dair yapılan tartışmalar, Kanada’nın küresel güvenlik meselelerindeki aktif rolünü ortaya koymuştur.[1] Aynı zamanda Kanada’nın iç ekonomik büyümesi de dikkat çekici bir şekilde devam etmektedir. Perakende satışlardaki artış, Kanada ekonomisinin güçlü yönlerini gözler önüne sermektedir. Ancak bu iki olayın birbirinden bağımsız olduğu söylenemez; her iki konu da Kanada’nın ekonomik ve diplomatik yönlerinin birbirini nasıl etkileyerek ilerlediğini ve dünya sahnesindeki stratejik duruşunu pekiştirdiğini göstermektedir.
Kanada, uluslararası ilişkilerde güçlü bir aktör olma yolunda ilerlemektedir. Başbakan Justin Trudeau ve ABD Başkanı Donald Trump arasında 22 Şubat 2025 tarihinde gerçekleşen telefon görüşmesi, bu stratejik rolün bir yansımasıdır.[2]Görüşmede, Ukrayna’daki üç yıllık savaşın sona erdirilmesi ve illegal fentanil ticaretiyle mücadele gibi küresel güvenlik meseleleri ele alınmıştır. Bu tür görüşmeler, Kanada’nın dünya meselelerine nasıl entegre olduğunu ve uluslararası düzeyde ne kadar etkin bir oyuncu olmayı hedeflediğini ortaya koymaktadır.
Ukrayna’daki savaş hem Avrupa güvenliği hem de küresel ekonomik istikrar açısından büyük bir tehdit oluşturmakta olup Kanada’nın uluslararası işbirliklerine olan bağlılığını gözler önüne sermektedir. Kanada, Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) üyesi olarak Avrupa’daki güvenliği sağlamak amacıyla Ukrayna’ya olan desteğini sürdürmüş ve bu duruşunu, ABD’yle yakın ilişkiler kurarak pekiştirmiştir. Trudeau’nun Trump’la gerçekleştirdiği görüşme, Kanada’nın küresel güvenlikteki sorumluluğunun ve aktif katılımının bir göstergesi olmuştur. Kanada’nın bu tür diplomatik adımlar atması, yalnızca uluslararası prestijini artırmakla kalmayıp aynı zamanda ülkenin dış politikada daha güçlü bir duruş sergilemesine olanak tanımaktadır.
Fentanil ticareti ise özellikle Kuzey Amerika’yı etkileyen önemli bir sorun olup Kanada’nın iç güvenliğini doğrudan ilgilendiren bir mesele olarak gündeme gelmektedir. ABD ve Kanada arasında bu konuda sürdürülen işbirlikleri, her iki ülkenin de sınır ötesi suçlarla mücadele etme konusunda ne kadar kararlı olduğunu göstermektedir.
Trudeau ve Trump arasında fentanil gibi önemli meseleler üzerinden kurulan ilişki, bir dönüm noktası olarak değerlendirilebilir. Trudeau’nun Trump’la fentanil ticaretiyle mücadeleye ilişkin gerçekleştirdiği görüşme, iki liderin mevcut gerilimlere rağmen işbirliği yapmaya istekli olduklarını göstermektedir. Bu bağlamda Trump’ın başkan seçilmesinin ardından dış ilişkilerde yarattığı olumsuz hava göz önüne alındığında, son gelişmelerin Kanada’ya yönelik daha olumlu bir yaklaşımın sinyalini verdiği söylenebilir.
Kanada’nın ekonomisi de dış politikadaki bu stratejik adımlarla paralel bir şekilde güçlü bir büyüme göstermektedir. Kanada İstatistik Ofisi’nin 21 Şubat 2025 tarihli verilerine göre, Aralık 2024 döneminde perakende satışlar %2.5 oranında artmıştır.[3] Bu artış, yiyecek ve içecek perakendecilerinin yanı sıra motorlu taşıt ve yedek parça satan bayilerin güçlü performansından kaynaklanmıştır. Bu tür sektörlerdeki büyüme, Kanada ekonomisinin sağlam temellere dayandığını ve ülkede tüketici güveninin yüksek olduğunu göstermektedir.
Aralık ayındaki satış artışı, Kanada’nın iç piyasasında yaşanan olumlu gelişmelerin bir yansımasıdır. Yiyecek ve içecek sektöründeki artış, Kanada’nın perakende sektöründe sağlam bir talep gördüğünü ve tüketici harcamalarının artmaya devam ettiğini ortaya koymaktadır. Aynı zamanda motorlu taşıt ve yedek parça sektöründeki büyüme de Kanada’nın otomotiv sektöründe güçlü bir talep gördüğünü ve ekonomik büyümenin geniş bir yelpazeye yayıldığını işaret etmektedir. Ancak Kanada İstatistik Ofisi, ocak ayında perakende satışlarının %0.4 oranında düşebileceğini öngörmüştür.[4] Bu beklenen düşüş, genellikle yılbaşı sonrası harcama azalmasıyla ilişkilidir ve ekonomik büyümenin mevsimsel dalgalanmalara tabi olduğunu göstermektedir.
Perakende satışlarındaki artış, Kanada’nın iç ekonomik yapısının istikrarlı bir şekilde büyüdüğünü ve tüketici harcamalarının ülkenin ekonomik temelini güçlendirdiğini ortaya koymaktadır. Ayrıca bu büyüme, Kanada’nın dünya çapında ticaret anlaşmalarına katılımını da güçlendirmektedir. Güçlü bir iç ekonomi, Kanada’nın uluslararası alanda daha bağımsız ve güçlü bir duruş sergilemesini sağlamaktadır. Ekonomik istikrar, Kanada’nın dış politikada daha etkili bir şekilde müzakerelere katılmasına ve uluslararası ilişkilerdeki stratejik adımlarını atmasına olanak tanımaktadır.
Kanada’nın ekonomisindeki büyüme ve dış politikadaki stratejik adımlar arasındaki ilişki, ülkenin küresel düzeydeki rolünü anlamak açısından kritik bir öneme sahiptir. İç ekonomik istikrar, Kanada’nın dış politikadaki etkisini artırmakta ve dünya çapındaki rekabet gücünü desteklemektedir. Özellikle perakende satışlarındaki artış, Kanada’nın küresel ticaret pazarlarında daha güçlü bir aktör olmasına katkı sağlamaktadır. Bu ekonomik gelişmeler, ülkenin dış ticaret ilişkilerini de güçlendirerek dış politikada daha bağımsız ve etkin bir tutum sergilemesine imkân tanımaktadır.
Ekonomideki büyüme, Kanada’nın uluslararası ilişkilerdeki stratejik gücünü de pekiştirmektedir. Perakende satışlarındaki artış, Kanada’nın küresel pazarlarda daha rekabetçi bir pozisyon almasını sağlarken, aynı zamanda dış ticaret müzakerelerinde ülkenin daha sağlam bir duruş sergilemesine olanak vermektedir. Trudeau’nun Trump ile gerçekleştirdiği görüşme, bu dinamikleri daha da pekiştirerek Kanada’nın küresel meselelerdeki etkinliğini ve diplomatik duruşunu güçlendiren önemli bir gelişme olarak değerlendirilebilir.
Kanada, ekonomisindeki güçlü büyüme ve dış politikadaki stratejik adımlarıyla dünya sahnesinde önemli bir oyuncu olma yolunda ilerlemektedir. Kanada’nın perakende satışlarındaki artış ve uluslararası güvenlik meselelerindeki aktif rolü, ülkenin ekonomik ve diplomatik gücünü pekiştirmektedir. Ekonomik istikrarını sürdüren Kanada, dış politikada da güçlü bir aktör olma yolundadır. Trudeau ve Trump arasındaki görüşme, Kanada’nın küresel meselelerdeki etkisini artırırken; ekonomideki gelişmeler, Kanada’nın dünya çapındaki ekonomik pozisyonunu güçlendirmektedir.
Gelecekte, Kanada’nın ekonomik dinamikleri ve dış politikasındaki stratejik adımları, ülkenin global düzeydeki rolünü daha da güçlendirecek ve dünya siyaseti üzerindeki etkisini artıracaktır. Kanada’nın güçlü ekonomisi, ülkenin dış politikada daha bağımsız ve etkili hareket etmesine olanak tanırken, uluslararası güvenlik ve ticaret meselelerinde de daha belirgin bir rol oynamasına yardımcı olacaktır.
[1] “Trudeau, Trump Discuss the War in Ukraine, Fentanyl”, Reuters, https://www.reuters.com/world/us/trudeau-trump-discuss-war-ukraine-fentanyl-2025-02-22/, (Erişim Tarihi: 24.02.2025).
[2] Aynı Yer.
[3] “Canada December Retail Sales Up 2.5% on Food, Autos; Seen Down 0.4% in January”, Reuters, https://www.reuters.com/markets/canada-december-retail-sales-up-25-food-autos-seen-down-04-january-2025-02-21/, (Erişim Tarihi: 24.02.2025).
[4] Aynı Yer.