Analiz

Güney Kore’nin NATO’yla Yakınlaşması ve Bölgeye Etkileri

Güney Kore’nin NATO’yla kurduğu bağlar, Asya-Pasifik’in güvenliğini ve bölgesel güç dengelerini hızla değiştirebilir.
Güney Kore’nin NATO’yla yakınlaşmasının önemli sebeplerinden biri de Rusya’nın Kuzey Kore’yle mevcut askeri işbirliğini derinleştirmesidir.
14 Mayıs 2024 tarihinde Brüksel'de NATO ile Güney Kore askeri personeli arasında görüşmeler gerçekleştirilmiştir.

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

8 Nisan 2024 tarihinde Bloomberg’de yayımlanan “Asya NATO’sunu unutun; Pasifik Müttefikleri Gerçek NATO’ya Katılabilir” başlıklı makale, ittifakın Güney Kore, Japonya, Avustralya ve diğerlerini kapsayacak şekilde genişleyebileceğini iddia etmiştir.[1] Bu aktörler, Avrupa’daki güvenlik çabalarına aktif olarak katkıda bulunurken, bunun karşılığında Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO), Asya-Pasifik’in güvenliğine daha fazla ilgi duymaya başlamıştır. İttifak, Kuzey Kore’nin füze ve nükleer hedeflerini kontrol altında tutmaya hazır olduğunu açıkça ifade etmiştir.[2]

5 Nisan 2024 tarihinde Brüksel’de düzenlenen NATO Örgütü toplantısında Güney Kore Dışişleri Bakanı Cho Tae-yul, ülkesinin Ukrayna’ya 2,3 milyar dolarlık yardım paketi sağlayacağını ve Ukrayna’nın rehabilitasyonu için NATO vakıf fonuna ilave 12 milyon dolar katkıda bulunacağını duyurmuştur.[3] Söz konusu toplantıya, Güney Kore’nin yanı sıra NATO’nun diğer Hint-Pasifik ortakları olan Japonya, Avustralya ve Yeni Zelanda de katılmıştır. İttifakın bu ülkelerle kurduğu işbirliği formatı, “Asya-Pasifik 4 (AP4)” olarak adlandırılmaktadır.

Güney Kore, NATO’ya yönelik politikaları konusunda uzun bir yol kat etmiştir. Rusya’nın 2014 yılında Kırım’ı ilhak etmesinin ardından Güney Kore, Rusya’ya satılan bilgisayarlar ve yarı iletkenler gibi çift kullanımlı teknolojilere ihracat kontrolü getirmiştir. Benzer şekilde Güney Kore, 2022 yılında Ukrayna’daki savaşın başlamasının ardından Rusya’ya ek yaptırımlar uygulama konusunda Batı’ya katılmıştır. Yine de Seul, şimdiye kadar Kiev’e doğrudan ağır askeri silah göndermeyi reddetmiştir. Bunun sebebi ise Güney Kore’nin savaş halindeki ülkelere kritik savunma sanayi ürünü sağlamama politikasıdır.

Güney Kore’nin NATO’yla yakınlaşmasının önemli sebeplerinden biri de Rusya’nın Kuzey Kore’yle mevcut askeri işbirliğini derinleştirmesidir. Bu ortaklık sebebiyle Seul, dış politikasında daha radikal-proaktif bir tutum sergileyebilir. Batılı savunma örgütlerine artan ilgi, bununla açıklanabilir. Bununla birlikte Seul, NATO üyelerine gerçekleştirdiği mühimmat satışlarının Ukrayna’ya yönlendirilmesine göz yummaya başlamıştır. Ayrıca Güney Kore Cumhurbaşkanı Yoon Suk-yeol, çok da uzak olmayan bir gelecekte Ukrayna’ya doğrudan silah göndermeyi düşünebileceklerini kaydetmiştir.[4]

AP4 ülkelerinin aynı zamanda NATO’nun son iki yıldır sırasıyla Madrid ve Vilnius’taki liderler zirvesine katıldığını da vurgulamak önemlidir. 2023 yılında Vilnius’ta yapılan NATO zirvesinde Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk-yeol ve NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, nükleer silahların yayılmasının önlenmesinden gelişen teknolojilere kadar 11 alanda işbirliğinin derinleştirilmesini taahhüt eden Bireysel Olarak Uyarlanmış Ortaklık Programını (ITPP) kabul etmiştir.[5] Yine 2024 yılının Şubat ayında Güney Kore Savunma Bakanı Shin Won-sik, ABD Avrupa Komutanı ve Avrupa Müttefik Yüksek Komutanı General Christopher Cavoli ile Seul’de bir araya gelmiştir. Taraflar, askeri işbirliğini güçlendirme konusunda anlaşmış ve Kuzey Kore’nin provokasyonlarını caydırmak için NATO’nun desteğinin altını çizmişlerdir.

Güney Kore ve NATO işbirliğinden her iki tarafın da kazanacağı çok şey olsa da, bu işbirliğinin ihtiyatlı bir şekilde uygulanması gerekmektedir. Çünkü bağları geliştirmenin fırsatları olduğu kadar riskleri de vardır.

Güney Kore ve NATO, Hint-Pasifik ve Avrupa’daki ortak güvenlik sorunlarının üstesinden gelmek için daha yakın işbirliğinin gerekli olduğunun bilincindedir. Kuzey Kore’nin artan füze testlerini, nükleer tehditlerini ve siber saldırılarını etkili bir şekilde caydırmak ve bunlara yanıt vermek için bölgeler arası koordinasyon önemlidir.

Nitekim NATO, 2023 Vilnius Zirvesi Bildirisi’nde Kuzey Kore’nin kitle imha silahları ve balistik programını kınayarak ve nükleer silah programından vazgeçilmesi çağrısında bulunarak bu konudaki tutumunu ortaya koymuştur. Diğer yandan Güney Kore, NATO’nun İşbirliğine Dayalı Siber Savunma Mükemmeliyet Merkezi’ne (CCDCOE) katılan ilk Asya devleti olmuş ve 2023 yılındaki Kilitli Kalkan askeri tatbikatına katılmıştır.

NATO’yla etkileşimin artırılması, aynı zamanda Güney Kore’nin küresel meselelerde daha proaktif bir rol oynamasına olanak sağlamaktadır. Buna karşılık NATO üyesi devletler, Güney Kore’yle özel bağlantılar kurarak Hint-Pasifik’teki etkinliklerini artırmayı başarabilirler. Bu ortaklık, Batı’nın ticaret ve yatırım ortaklarını çeşitlendirmesine ve kritik mallar için dayanıklı bir tedarik zinciri oluşturmasına yardımcı olabilir. Ortak askeri eğitim ve tatbikat fırsatları da bu işbirliğine dahildir.

Bu dayanışmanın bir parçası olarak 14 Mayıs 2024 tarihinde Brüksel’de NATO ile Güney Kore askeri personeli arasında görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Toplantı, dayanıklılık oluşturma ve gelecekteki işbirliği fırsatlarına odaklanmıştır. Bundan önceki askeri personel görüşmeleri 13-14 Şubat 2023 tarihlerinde Seul’de gerçekleşmişti. 2005 yılında başlatılan bu işbirliği; siber güvenlik, yetenek geliştirme, yeni teknolojiler ve hibrit tehditlerle mücadele gibi birçok farklı alanda ortak çalışmaları içermektedir. Bu yılki görüşmelerde öncelikle ortaklık programının değerlendirilmesi, terörizme karşı savunma, dayanıklılık geliştirme ve bunun orduya etkilerinin yanı sıra NATO’nun daha geniş Hint-Pasifik çerçevesindeki ortaklarla ilişkileri gibi konular ele alınmıştır.

Sonuç olarak Güney Kore’nin NATO’yla kurduğu bağlar, Asya-Pasifik’in güvenliğini ve bölgesel güç dengelerini hızla değiştirebilir. Son yıllarda Batı’nın Asya-Pasifik’teki güvenlik faaliyetleri artmakta, bölgede yeni ittifaklar ortaya çıkmakta veya bunların kapsamı genişlemektedir. Güney Kore’nin demokratik ilkeler üzerinden Batılı müttefiklerle kurduğu siyasi bağlar, onun devamında askeri alanda tehlikeli işbirlikleri kurmasına yol açmaktadır. Bölgenin özgür ve açık kalması gerektiğini savunan Seul, bu hedef doğrultusunda NATO ve AUKUS gibi savunma-güvenlik ittifaklarına ilgi göstermeye başlamıştır. Bu tehlikeli güvenlik ortamı nedeniyle Güney Kore, askeri stratejilerini geliştirmeye odaklanmıştır. Fakat bu tür hamleler, Güney Kore’nin çevresindeki tehditlerin artmasına zemin hazırlayabilir.


[1] “Forget an ‘Asian NATO’ — Pacific Allies Could Join the Real One”, Bloomberg, https://www.bloomberg.com/opinion/articles/2024-04-08/nato-should-expand-to-japan-australia-south-korea-new-zealand, (Erişim Tarihi: 23.05.2024).

[2] “South Korea and NATO. Friends with Benefits”, ISPI Online, https://www.ispionline.it/en/publication/south-korea-and-nato-friends-with-benefits-169261, (Erişim Tarihi: 23.05.2024).

[3] Aynı yer.

[4] Aynı yer.

[5] “What Does ROK-NATO Cooperation Mean for Relations on the Korean Peninsula?”, 38 North, https://www.38north.org/2024/04/what-does-rok-nato-cooperation-mean-for-relations-on-the-korean-peninsula/, (Erişim Tarihi: 23.05.2024).

Dr. Cenk TAMER
Dr. Cenk TAMER
Dr. Cenk Tamer, 2014 yılında Sakarya Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun olmuştur. Aynı yıl Gazi Üniversitesi Ortadoğu ve Afrika Çalışmaları Bilim Dalı’nda yüksek lisans eğitimine başlamıştır. 2016 yılında “1990 Sonrası İran’ın Irak Politikası” başlıklı teziyle master eğitimini tamamlayan Tamer, 2017 yılında ANKASAM’da Araştırma Asistanı olarak göreve başlamış ve aynı yıl Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Doktora Programı’na kabul edilmiştir. Uzmanlık alanları İran, Mezhepler, Tasavvuf, Mehdilik, Kimlik Siyaseti ve Asya-Pasifik olan ve iyi derecede İngilizce bilen Tamer, Gazi Üniversitesindeki doktora eğitimini “Sosyal İnşacılık Teorisi ve Güvenlikleştirme Yaklaşımı Çerçevesinde İran İslam Cumhuriyeti’nde Kimlik İnşası Süreci ve Mehdilik” adlı tez çalışmasıyla 2022 yılında tamamlamıştır. Şu anda ise ANKASAM’da Asya-Pasifik Uzmanı olarak görev almaktadır.

Benzer İçerikler