24 Şubat 2022 tarihinde başlattığı “özel harekât” vesilesiyle Ukrayna’daki amaçlarına kısa süre içerisinde ulaşmayı planlayan Moskova yönetimi, 300 günü aşkın bir süredir savaşmaktadır. Söz konusu savaşın doğası ve coğrafyası, zaman içerisinde değişikliğe uğramıştır. Ekonomik yaptırımlar, yumuşak güç kullanımı, istihbarat ve özellikle bilgi mücadeleleri nedeniyle savaşın hibrit savaşa dönüştüğü görülmektedir. Diğer bölgesel güçler ile süper güçlerin istihbarat servislerinin bilgi paylaşımında bulunması, Kiev yönetimine yapılan yardımlar ve Moskova’yı hedef alan yaptırımlar, Ukrayna Savaşı’nı bir vekalet savaşına dönüştürmüştür.
Bilindiği üzere, Hibrit savaş stratejisinin başat isimlerinden biri Rusya Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov’dur. Gerasimov Doktrini’ne göre, 21. yüzyılda artık savaş ve barış arasındaki sınırlar ortadan kalkmış veya belirsizleşmeye başlamıştır. Ayrıca Gerasimov, mevzubahis doktrinde savaşların resmi olarak savaş ilan edilmeden yaşanacağını ve alışılmış konvansiyonel savaş yapısının dışına taşacağını ifade etmiştir. Buna ek olarak Rusya Genelkurmay Başkanı, yeni savaşların bilgi savaşı olacağını; ekonomik, politik ve siber alanlarda da çatışmalar meydana geleceğini vurgulamıştır.
Nitekim Ukrayna’daki savaş da bu hususları barındırmaktadır. Hatta Rusya’nın söz konusu doktrinden yararlanarak Suriye, Gürcistan ve Kırım’da başarı elde ettiği söylenebilir. Lakin Rusya-Ukrayna Savaşı’nda gelinen noktada ise bu doktrin, Kremlin’in hedeflerine ulaşmasına yardımcı olmamaktadır. Bilakis Rusya, sahada başarısız bir görüntü sergilemektedir. Bu yüzden de Gerasimov’un 22 Aralık 2022 tarihinde yabancı askeri ataşelerle bir araya gelmesi oldukça mühimdir.i
Bu toplantıda Rusya Genelkurmay Başkanı, temas hattındaki durumun istikrara kavuşması, Ukrayna altyapısına yönelik saldırıların sonuçları ve Rus havacılığının eylemleri hakkında konuşmuştur. Bunun yanı sıra Batı ülkeleri tarafından Kiev’e silah ve teçhizatlar verilmesi hususu da ele alınmıştır. Gerasimov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ortaya koyduğu bütün hedefler elde edilinceye kadar “özel operasyonun” devam edeceğini söylemiştir.ii
Diğer taraftan Moskova, Kiev’i “terörist yöntemler kullanmakla” ve “Zaporijya Nükleer Santrali’ni bombalayarak nükleer terörizm taktiklerine başvurmakla” suçlamıştır. Aynı zamanda ilk defa savaş koşullarında kullanılan Kinzhal hipersonik sisteminin “Ukrayna’da konuşlandırılan hava savunma sistemlerine göre yüksek verimlilik ve hasar görmezlik” gösterdiği vurgulanmıştır. İşlerin yolunda gittiği yönünde bir izlenim yaratmak isteyen Gerasimov, Rus operasyonel-taktik ve ordu havacılığının günde yaklaşık 150 sorti yaptığını ve 11.000’den fazla Ukrayna silah ve teçhizatını imha ettiğini belirtmiştir.iii
Gerasimov, “özel harekât” olarak adlandırdıkları Ukrayna’daki savaşın hibrit ve vekalet savaşına bürünmesine değinmesinin yanı sıra dış yardımlara da konuşmasında yer vermiştir. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve müttefiklerinin, “çatışmayı uzatmak için” Ukrayna’ya askeri yardımda bulunduğunu dile getirerek Kiev’e yapılan mali yardımların yaklaşık 100 milyar doları bulduğunu ifade etmiştir.ivRusya Genelkurmay Başkanı’na göre, operasyonun başlangıcından beri Batı, Ukrayna’ya 350’den fazla tank, yaklaşık 1.000 zırhlı savaş aracı, 700 kadar topçu sistemi, 100 çoklu roketatar, 5.300’den fazla taşınabilir hava savunma sistemi ve 130.000 tanksavar silahı göndermiştir. Ayrıca Batılı ülkeler, Ukrayna’ya 4 uçak ve 30’dan fazla helikopterin yanı sıra en az 5.000 insansız hava aracı tedarik etmiştir.
Diğer taraftan Gerasimov, toplantıda ABD ve Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’nü (NATO) Avrupa ülkelerinin güvenliğine zarar verecek şekilde bu devletleri kendi çıkarlarına ulaşmak için bir araç olarak kullanmakla suçlamıştır. Ona göre söz konusu eylemler, bir yandan Rusya’yla temas hattı boyunca gerilimi arttırmakta; diğer taraftan da güvenlik seviyesini düşürmektedir. Bu kapsamda Gerasimov, “NATO, etkisini Avrupa-Atlantik bölgesinin ötesine genişletmeye çalışıyor.” demiştir.v Zaten Rusya’nın Ukrayna’ya savaş açmasının ana gerekçelerinden birinin NATO’nun Rusya sınırlarına doğru genişlemesi olduğu bilinmektedir. Karadeniz jeopolitiği üzerinden kuşatıldığını düşünen Moskova yönetimi, Ukrayna’daki savaşı da söz konusu kuşatmanın aşılması için bir gereklilik olarak görmüştür.
Dahası Gerasimov, Karabağ merkezli gelişmelere de dikkat çekmiştir. Bu kapsamda Rusya Genelkurmay Başkanı, “Batı, Karabağ Sorunu’nu çözmek için hayali bir hazırlık yaparak Güney Kafkasya’daki etkisini güçlendirmeye çalışıyor.” demiştir.vi
Gerasimov’un açtığı bir diğer konu, ABD’ye karşı çok kutuplu dünya talebi gibi Çin’le ilgili ifadeler olmuştur. Rusya Genelkurmay Başkanı, ABD’nin Asya-Pasifik bölgesinde, Tayvan’ın bağımsızlığını destekleme noktasında Çin’e karşı kışkırtıcı adımlar atarak durumu istikrarsızlaştırmaya çalıştığını dile getirmiştir. Bu bağlamda Gerasimov, ABD’ye karşı Rusya ile Çin arasındaki işbirliğinin doğal bir tepki olduğunu dile getirmiştir.vii
Gerasimov, gelecekte düzenlenecek askeri tatbikatlardan da bahsetmiştir. Bu kapsamda Rusya Genelkurmay Başkanı, “Batı-2023” ve Belarus’la ortak “Birlik Kalkanı-2023” tatbikatlarının düzenleneceğini ve bu tatbikatların müttefik birliklerin katılımıyla gerçekleşeceğini duyurmuştur.viii
Dış siyaset ve gelecek hamleleri konusunda açıklayıcı olacak son konu, müttefiklik ilişkileridir. Bu çerçevede Gerasimov Savunma Bakanlığı’nın Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü, Bağımsız Devletler Topluluğu ülkeleriyle ortaklık ve müttefiklik ilişkilerinin geliştirilmesini arzuladığını ve Şanghay İşbirliği Örgütü devletlerinin askeri birlikleriyle etkileşimde bulunmayı sürdüreceğini belirtmiştir.ix
i ‘Продолжение СВО и западная помощь Киеву.’, TASS, https://tass.ru/armiya-i-opk/16665549, (Erişim Tarihi: 23.12.2022).
ii Aynı yer.
iii Aynı yer.
iv Aynı yer.
v Aynı yer.
vi Aynı yer.
vii Aynı yer.
viii Aynı yer.
ix Aynı yer.