Filipinler Hükümeti, 2023 yılının sonunda ülkedeki komünist isyanı sona erdirmek amacıyla yaklaşık altı yıl aradan sonra, komünist isyancılarla barış görüşmelerini yeniden başlama kararı almıştı. Norveç’in arabuluculuğunda bir araya gelen taraflar, “Yeni Halk Ordusu (NPA)” olarak bilinen Komünist Parti’nin askeri kanadıyla barış görüşmelerine başlama kararı aldıklarını açıklamışlardı.[1]
Ortak açıklamada, “Taraflar, silahlı çatışmanın prensip sahibi ve barışçıl bir çözümü konusunda anlaşmışlardır” ifadesi yer almış ve barış görüşmelerinin “kökten gelen sosyoekonomik ve siyasi şikayetlere” odaklanacağı belirtilmişti. Norveç’in 20 yıldan fazla süredir arabuluculuk yaptığı barış sürecinde, eğer müzakereler başarıyla sonuçlanırsa isyancılar silahlı mücadeleyi sonlandıracak ve siyasi bir harekete dönüşecekti.[2]
Manila Hükümeti, hemen ateşkese gitmeyeceğini ve silahlı gruplara yönelik operasyonların devam edeceğini duyurmuştu. Filipinler’in NPA ile süren çatışması 50 yılı aşkın bir süredir devam etmektedir ve 1980’lerde doruk noktasına ulaşmıştır. Bu çatışmalar 40.000’den fazla insanın ölümüne neden olmuştur.[3]
Günümüzde NPA’nın sadece birkaç bin savaşçısı bulunmaktadır. Bu sayı en yüksek olduğu zamanlarda 26.000’e kadar çıkmıştır ve birçok isyancı, maddi yardım ve geçim olanakları karşılığında teslim olmuştur. NPA isyancıları, halen Filipinler’in bazı bölgelerinde ölümcül çatışmalara girişmektedir ve devlet işbirlikçisi olarak algılananlara karşı pusular düzenlemektedir.
1986 yılından bu yana Filipin hükümetleri, şiddeti sona erdirmeye yönelik olarak komünistlerle görüşmelerde bulunmuş ve Hollanda merkezli politik kolları olan Filipinler Ulusal Demokratik Cephesi’yle (NDF) müzakere etmişlerdir. Resmi görüşmeler son olarak 2017 yılında, dönemin Devlet Başkanı Rodrigo Duterte tarafından sonlandırılmıştır.[4]
Duterte, 2022 yılının ortalarında görevi bırakmış ve yerine Ferdinand Marcos Jr. gelmiştir. Barış görüşmelerinin yeniden başlatılması, Marcos Jr.’ın komünist hareketin eski üyelerini de içeren bir dizi isyancı grup için af ilan etmesinin ardından gelmiştir. Af kararı uyarınca; eski Filipinler Komünist Partisi (CPP), NPA ve NDF üyelerinin “siyasi inançlar uğruna işledikleri suçlardan” aklanacakları belirtilmiştir.[5]
Manila Hükümeti’nin komünist isyancılarla barış görüşmelerine yeniden başlama kararı, ülkedeki uzun süreli çatışmanın bir dönüm noktası olarak değerlendirilebilir. Filipinler, 50 yılı aşkın bir süredir devam eden ve 40.000’den fazla insanın ölümüne neden olan bir iç savaşın etkilerini hala hissetmektedir.
Norveç’in bu barış girişimindeki arabuluculuk rolü, uluslararası ilişkiler ve barış süreçleri perspektifinden incelenebilir. Arabuluculuğun başarıları ve zorlukları, bu tür süreçlerde dış aktörlerin rolünü anlamak açısından önemlidir. Görüşmelerin odak noktasındaki “kökten gelen sosyoekonomik ve siyasi şikayetler” ifadesi, isyanın temel nedenlerine dair anlayışımızı genişletmektedir. Bu durum, barışın sadece askeri bir çözümle değil, aynı zamanda toplumsal ve ekonomik sorunların ele alınmasıyla mümkün olabileceğini göstermektedir.
Görüşmelerin başarılı olabilmesi için taraflar arasında güvenin artırılması kritiktir. Geçmişteki görüşmelerin sona ermesinde güven eksikliği önemli bir faktördü. Bu barış görüşmelerinin yeniden başlaması, Filipinler’deki uzun süreli iç savaşın potansiyel bir çözüme doğru atılmış önemli bir adım olarak değerlendirilebilir. Norveç’in arabuluculuğunda gerçekleşen müzakereler, taraflar arasındaki güveni yeniden tesis etme, toplumsal sorunlara odaklanma ve köklü çözümler arama açısından kritik bir fırsat sunmaktadır. Geçmişte benzer girişimlerin başarısızlıkla sonuçlanması ve hala devam eden güvenlik sorunları, bu sürecin karmaşıklığını ve zorluklarını vurgulamaktadır. Bu noktada, tarafların karşılıklı anlayış, esneklik ve uzlaşıya dayalı bir yaklaşım benimsemeleri, barış sürecinin başarılı olması için önemli faktörler olarak ortaya çıkmaktadır.
Altı yıl aradan sonra yapılan ilk görüşmelerin ardından imzalanan ortak bildiride taraflar, “silahlı çatışmanın ilkeli ve barışçıl bir şekilde çözülmesi” ve uzun süredir ayaklanmayı körükleyen “köklü sosyoekonomik ve politik şikayetlerin” ele alınması konusunda anlaşmıştı. O zamanlar görüşmeler bir atılım olarak duyurulsa da barışa yönelik önemli engellerin devam ettiği görülmektedir. Bir yıldan kısa bir süre sonra şiddet devam etmiş ve karşılıklı güvensizlik atmosferinin sürdüğü bir ortam oluşmuştur. Ortak bildirinin imzalanması kısa vadede etki gösterse de 2024 yılında taraflar arasında 100’den fazla çatışma meydana gelmiş ve bu çatışmalarda 106 şüpheli NPA militanı ve 15 Filipinli asker hayatını kaybetmiştir.[6] İsyan, Asya’nın en uzun süredir devam eden komünist ayaklanması ve dünyanın en kalıcı silahlı çatışmalarından biri olarak kabul edilmektedir. Son çatışmaların ardından barış görüşmelerinin başarısızlıkla sonuçlandığı görülmektedir. Filipinler Ordusu, isyancıların büyük kısmının dağıtıldığı ve kalan grupların ise tehdit olmaktan çıkartıldığını ileri sürmektedir. Filipinler, ayaklanmayı sona erdirme konusundaki kararlılığını sürdürecek gibi görünmektedir.
[1] “Philippine Government, Communist Rebels to Revive Peace Talks”, Al Jazeera, https://www.aljazeera.com/news/2023/11/28/philippine-government-communist-rebels-to-revive-peace-talks, (Erişim Tarihi: 31.12.2024).
[2] Aynı yer.
[3] Aynı yer.
[4] Aynı yer.
[5] Aynı yer.
[6] “Is An End to Asia’s Longest Running Communist Insurgency Finally in Sight?”, Diplomat, https://thediplomat.com/2024/10/is-an-end-to-asias-longest-running-communist-insurgency-finally-in-sight/, (Erişim Tarihi: 31.12.2024).