Filipinler, çekişmeli bir ilişki geçmişine rağmen, günümüzde Amerika Birleşik Devletleri’yle (ABD) “ittifak” olarak adlandırılabilecek yakın bağlara sahiptir. Pasifik Okyanusu’ndaki stratejik coğrafi konumu (Güney Çin Denizi, Filipin Denizi ve Sulawesi Denizi’ne olan erişimi) nedeniyle Filipinler, ABD’nin Asya-Pasifik bölgesindeki savunma stratejisinde giderek artan bir rol oynamaktadır. Bu bağlamda Filipinler, ABD’nin Çin’le rekabeti açısından büyük önem taşımaktadır.
Filipinler ve Çin arasındaki ihtilaflı konulara ve bunun ilişkileri nasıl etkilediğine dikkat çekmekte fayda vardır. Ana konulardan biri “Dokuz Çizgili Hat” olarak adlandırılan hattır. Güney Çin Denizi’nde Paracel Adaları bulunmaktadır ve bunların özelliği, kontrol edilmeleri halinde ilgili devletin adaların etrafındaki 200 mil boyunca bölgeyi kontrol edebilecek olmasıdır. Bu da orada petrol çıkarılmasına (birçok uzmana göre orda dünyanın en büyük petrol yataklarından bazıları vardır)[1] ve dünyanın en önemli ticaret yollarından birinin kontrol edilmesine olanak sağlayacaktır.
Dolayısıyla bu topraklar üzerinde Çin, Filipinler, Vietnam, Tayvan, Malezya ve Brunei hak iddia etmektedir. Pekin, 1948 yılında bu bölgeleri kendi toprakları olarak tanımlamıştır (buna “Dokuz Çizgili Hat denmektedir) ve deniz üzerindeki haklarının tarihsel olduğunu savunmaktadır.
Bu konu, sadece diplomaside çatışmalara neden olmakla kalmıyor, ayrıca devletlerin tartışmalı sınırları her iki tarafın gemileri arasında gerginliklere neden olabilmektedir. Böyle bir durum Aralık 2023 tarihinde bir Filipin ve Çin gemisinin ihtilaflı bir resifin yakınında çarpışmasıyla meydana gelmiştir. Daha sonra Şi Cinping ve Joe Biden arasında yapılan görüşmede konu ele alınmış ve taraflar, tartışmalı sularda bu tür olayların tekrarlanmasını önlemek için Çin, ABD ve Filipin filoları arasındaki iletişimi güçlendirme konusunda anlaşmıştır.
Filipinler’in Çin’le olan ihtilafları, coğrafi konumu ve Amerika’yla olan yakın bağları, onu bölgenin güvenlik bağlamında özel bir vaka haline getirmektedir. Bu durum, savunma bağlarının ve Filipinler’in savunma kabiliyetlerinin aktif bir şekilde geliştirilmesiyle örneklendirilebilir. ABD’nin müttefikleriyle birlikte Güney Çin Denizi’nde savunma işbirliğini güçlendirmeye başladığı görülebilir.
24 Ağustos 2023 tarihinde Avustralya, Japonya, Filipinler ve ABD orduları, Güney Çin Denizi’nde Manila açıklarında savaş gemilerinin katıldığı bir tatbikat gerçekleştirmiştir. Japonya’dan 2 destroyer, ABD’den bir kıyı muharebe gemisi, Avustralya’dan bir amfibi helikopter gemisi, helikopter taşıyan çıkarma gemisi, Anzak fırkateyni ve F-35A savaş uçağı tatbikata katılmıştır. Filipinler ise tatbikata bir çıkarma gemisi göndermiştir. Tatbikatın amacı dört ülkenin orduları arasındaki işbirliğini arttırmaktır.[2]
Filipin makamlarının ihtilaflı Güney Çin Denizi’ndeki Titu Adası (Çince adı: Zhongyedao) sularını gözlemlemek üzere yeni bir Sahil Güvenlik Üssü açtığını da hatırlamak önemlidir. Filipinler Ulusal Güvenlik Danışmanı Eduardo Ano, Filipinler’in bölgede ABD ve Avustralya ordularıyla ortak devriyelere devam etmeyi beklediğini ve Tokyo ile Manila bir güvenlik anlaşması üzerinde müzakereleri tamamladığında Japonya’yı da devriyelere dahil etmeyi umduğunu belirtmiştir.[3] Bu bağlamda Filipinler’in 2024 yılının ilk çeyreğinde Japonya’yla birbirlerinin topraklarında askeri güçlerin konuşlandırılmasına izin verecek bir anlaşma imzalamayı umduğu önemli bir gerçektir.[4]
Avustralya ve Kanada da Filipin adalarında askeri konuşlandırma için benzer anlaşmalar imzalamayı planlamaktadır. Ek olarak Japon hükümeti, onaylanan Resmi Güvenlik Desteği (OSA) programı kapsamında Japonya için stratejik öneme sahip ülkelere ücretsiz askeri teçhizat transfer etme planları üzerinde görüşmelere başlamıştır. Bu listede Filipinler de yer almaktadır. Halihazırda transfer edilen ekipmanlar arasında Çin’in Güney Çin Denizi’ndeki faaliyetlerini izlemek için bir radar istasyonu da bulunmaktadır. Avustralya da askeri yardım transferine aktif olarak katılmakta ve Filipinler’in denizcilik kabiliyetlerini arttırmak için insansız hava aracı ekipmanı ve eğitiminin yanı sıra diğer askeri ekipmanları da sağlamaktadır.
Savunma işbirliğinin güçlendirilmesi, Çin ve Filipinler arasındaki çıkar çatışması ve Pekin ile Washington arasındaki daha küresel bir çatışma hakkındaki gerçekleri özetlediğimizde, Filipinler’in Asya-Pasifik bölgesinin jeopolitiğinde önemli bir oyuncu olduğu sonucuna varabiliriz. ABD ve müttefikleri için Filipinler, bölgedeki nüfuzunu arttırmak ve yeni lojistik güzergâhlar elde etmek bağlamında önemlidir. Savunma ilişkilerinin aktif bir şekilde güçlendirilmesi, Çin’le tırmanan anlaşmazlıklar ve ABD’nin Asya-Pasifik bölgesinde kendisini ve müttefiklerini güçlendirme planı göz önüne alındığında, yakın gelecekte bu ittifakın giderek güçleneceğini ve Filipinler’in bölgedeki Amerikan dış politikasında daha büyük bir rol oynayacağını göreceğimiz açıktır.
[1] “Contested Areas of South China Sea Likely Have Few Conventional Oil and Gas Resources”, US Energy Information Administration, https://www.eia.gov/todayinenergy/, (Erişim Tarihi: 03.04.2023).
[2] “Japan, U.S., Australia, Philippines Conduct Joint Naval Drills”, Kyodo News, https://english.kyodonews.net/news/2023/08/5262dc07e2af-japan-us-australia-philippines-conduct-joint-naval-drills.html, (Erişim Tarihi: 26.08.2023).
[3] “The Philippines Opens a New Monitoring Base on A Remote Island in The Disputed South China Sea”, AP, https://apnews.com/article/south-china-sea-disputes-philippines-thitu-island-b19fe639fb1d2127a2d7a77adc59d6a9, (Erişim Tarihi: 01.12.2023).
[4] “Philippines Hopes to Sign Troops Pact with Japan in First Quarter”, NikkeiAsia, https://asia.nikkei.com/Politics/International-relations/South-China-Sea/Philippines-hopes-to-sign-troops-pact-with-Japan-in-first-quarter, (Erişim Tarihi: 16.01.2024).