Panda diplomasisi, Çin’in uluslararası ilişkileri geliştirmek ve küresel ölçekte olumlu bir imaj yansıtmak için kullandığı benzersiz ve etkili bir yumuşak güç yöntemi olup eski tarihlere dayanmaktadır. Bu amaçla Çin’in ikonik bir sembolü olan dev panda, evrensel cazibesi ve nadirliği sayesinde güçlü bir diplomatik araç olarak kullanılmaktadır.
Çin’in Panda diplomasisi aracılığıyla geleneksel bir öğe olan pandaları uluslararası alana taşıdıkları görülebilir. Bu diplomasiyle ikili ilişkilerin sadece anlaşmalar ve sözleşmelerle kurulmadığı alternatif yolların da mümkün olduğu görülmektedir. Diğer bir yandan bu diplomasiyle Çin’in yerel ve evrensel olanı bir araya getirdiği görülebilir. Panda, Çin için önemli bir yerel ikon iken, evrensel olarak sevilen bir hayvandır.
Pandaların diplomatik bir araç kullanılmasının arkasında; barışı, dostluğu ve iyi niyeti simgeliyor olması yatmaktadır. Bu da onları Çin için ideal elçiler yapmaktadır. Yabancı hayvanat bahçelerinde bulunan pandalar, genellikle büyük bir halk ilgisi uyandırmakla beraber turizmin ve kültürel aktivitelerde de hareketlenmeler yaratırlar. Bu durum ise Çin’in yurt dışındaki imajını olumlu yönde pekiştirir ve ikili ilişkileri güçlendirir.
Bu noktada Çin’in diplomatik bir enstrüman olmayan bir canlıya diplomatik bir pozisyon atfettiği görülebilir. Pandanın simgelediği kavramlar ise Çin’in ikili ilişkiler kurarken iyi niyetinin bir stratejik yansıması olarak yorumlanabilir. Diğer bir yandan pandalar sadece diplomatik bir simge değil, Çin kültürünün diğer ülkelerdeki temsilcilerinden biri olarak görülebilir. Diğer ülkelerde pandalara yönelik bu yoğun ilginin Çin’e duyulan sempatiyi artırdığı da görülebilir.
Panda diplomasisi, Çin’e önemli ekonomik faydalar da sağlamaktadır. Pandaların kiralama ücretleri oldukça yüksek olabilir; ülkeler, bir panda çifti misafir etme ayrıcalığı için yılda yaklaşık 1 milyon ABD doları ödeme yapmaktadır. Bu ücretlerin, Çin’deki panda koruma çabalarının masraflarını karşılamak için kullanıldığı ve böylece ülkenin vahşi yaşam koruma girişimlerini desteklediği görülmektedir.[1] Diplomatik ve sosyolojik etkilerinin yanı sıra pandaların Çin’e olan ekonomik katkıları göz ardı edilemez. Panda diplomasisinde yapılan değişimle elde edilen ücretin yine pandalar için kullanılıyor olması, Çin’in doğal yaşama ve geleneksel öğelerine verdiği önemi göstermektedir. Çin, pandaları diplomatik amaçlarla kullansa da onların kendi içindeki önemi ve bir canlı türü olduğunu unutmamaktadır.
“Panda diplomasisi”, 618 ile 907 yılları arasında hüküm süren Tang Hanedanı’na kadar uzanan uzun bir tarihe sahiptir. 1949 yılında kuruluşundan bu yana Çin Halk Cumhuriyeti, dev pandaları uluslararası müttefiklerine ve rakip ülkelere yönelik bir iyi niyet göstergesi olarak kullanmıştır. Çin Komünist Partisi Lideri Mao Zedong, ilk “panda elçilerini” 1957 yılında Sovyetler Birliği’ne hediye etmiştir. Ping Ping ve Qi Qi isimli pandalar, Rusya’daki Ekim Devrimi’nin 40. yıldönümünü kutlamak amacıyla Sovyetler Birliği’ne gönderilmiştir. Mao, bağları güçlendirmek amacıyla Kuzey Kore gibi diğer sosyalist müttefiklerine de pandalar hediye etmiştir.
Çin’in bu diplomasinin çok eski tarihlere dayandığı görülebilir ve bu pratiğin günümüze kadar uzanması başarılı bir diplomatik hareket olduğunu göstermektedir. Çin’in eski tarihlerden beri iyi diplomatik ilişkiler kurma konusunda çabaladığı ve bu ilişkileri alternatif bir yolla kurmaya çalıştığı görülebilir. Çin’in panda hediye etmesi, o ülkeye geleneksel bir simgesini paylaşacak kadar güvendiğinin bir göstergesi olarak yorumlanabilir. Mao Zedong döneminde ise panda diplomasisinin sosyalist çevrelerden başlayarak genişlediği görülmektedir. Bu açıdan devletin o dönemki resmî ideolojisinin bu diplomasiyi etkilediği söylenebilir.
Önemli bir diplomatik dönüm noktası, 1972 yılında ABD Başkanı Richard Nixon’ın iki ülke arasındaki yirmi yılı aşkın soğuk ilişkileri sona erdirmek için Çin’e yaptığı tarihi ziyaretin hemen ardından yaşanmıştır. Bu ziyaretin üzerinden sadece iki ay geçmişken, 18 aylık bir panda çifti ABD’ye hediye olarak gönderilmiştir.[2] Bu bağlamda Çin ve ABD ilişkilerinde yine pandaların diplomatik bir araç olarak kullanıldığı görülmektedir. İki ülke arasındaki ilişkilerin olumlu yönde seyretmesine katkıda bulunduğu ve panda diplomasisinin bir kez daha işe yarayan bir hamle olduğunu ortaya koymaktadır.
1984 yılına gelindiğinde panda diplomasisi değişime uğramıştır. Pandalar artık hediye olarak verilmek yerine 10 yıllık bir süreyle kiralanmaya başlanmış ve bu süre uzatılabilir hale gelmiştir. Bu değişiklik, Çin’in yurt dışında kendi imajını tanıtmaya devam etmesine ve aynı zamanda Mandarince güven anlamına gelen “guanxi”yi inşa etmesine olanak sağlamıştır. Pandaların kiralanması, Çin ile bu pandaları alan ülkeler arasında karşılıklı ortaklıkları teşvik eden bir adım olarak görülmüştür.[3]
Panda diplomasisinde değişime gidilmesine rağmen Çin’in iyi niyetini koruduğu görülebilir. Bu değişim, ikili ilişkilerin bir açıdan daha da aktifleşmesini pandalar aracılığıyla sağlamıştır. Ayrıca bu değişiklik, Çin’in uluslararası ilişkilerinde daha uzun vadeli ve sürdürülebilir bir etki yaratma arzusunu yansıtır. Kiralama yöntemi, daha ticari ilişkiler kurmaya yönelik bir adım ve karşılıklı fayda sağlama stratejisi olarak değerlendirilebilir.
Şi Cinping döneminde panda diplomasisi, Çin’in diğer ülkelerle ikili ilişkileri güçlendirme isteğini simgelemek için düzenli olarak kullanılmaktadır. Örneğin 2014 yılında Malezya, Çin’le diplomatik ilişkilerinin 40. yılını kutlamak amacıyla iki panda almıştır. Benzer şekilde 2017 yılında Endonezya’ya iki ülke arasındaki ilişkilerin 60. yıl dönümü kapsamında iki panda gönderilmiştir.[4]
Günümüzde Çin’in başarılı olan panda diplomasisini aynı kararlılıkla sürdürdüğü görülebilir. Sadece çevre ülkeler değil, Batı ve birçok Asya ülkesiyle de bu yolla iyi niyet göstergesi yapılmıştır. Panda diplomasisi sadece iyi ilişkiler kurmak amaçlı değil, halihazırda kurulan ilişkilerin pekiştirilmesi için de kullanılmaktadır. Sonuç olarak Çin’in evrensel bir değer üzerinden başarılı bir diplomatik strateji yarattığı ve uzun süredir kullandığı görülebilir. Çin’in bu stratejiyi gelecekte de etkin bir şekilde kullanacağını söylemek yanlış olmayacaktır.
[1] Kurbalija, J. (n.d.). Panda Diplomacy – Diplo”, Diplo, https://www.diplomacy.edu/topics/panda-diplomacy/, (Erişim Tarihi: 27.12.2024).
[2] Taylor, M. (2024, September 10). A brief history of “panda diplomacy” – with new additions to global zoos. https://www.bbc.com/future/article/20240226-a-brief-history-of-panda-diplomacy—with-new-additions-to-global-zoos, (Erişim Tarihi: 27.12.2024).
[3] Jazeera, A. (2023, October 3). “What is panda diplomacy, and why are the bears going back to China?”, Al Jazeera, https://www.aljazeera.com/news/2023/10/3/what-is-panda-diplomacy-and-why-are-the-bears-going-back-to, (Erişim Tarihi: 27.12.2024).
[4] “China’s long history of panda diplomacy”. (n.d.), UWA, https://www.uwa.edu.au/news/article/2024/june/chinas-long-history-of-panda-diplomacy, (Erişim Tarihi: 27.12.2024).