Bulgaristan, ülkede süregelen siyasi istikrarsızlık ve ekonomik problemlerden dolayı Avrupa Birliği’nin (AB) en yoksul ülkesi konumunda olması ve diğer yandan sınırına sadece 200 km mesafedeki Ukrayna’daki savaş gibi endişelerin sonucu olarak 2 Nisan 2023 tarihinde, iki yıldan kısa bir süre içinde beşinci kez parlamento seçimine gitmiştir. Söz konusu “Seçim Şölenleri”nin nedeni, ülke içerisinde var olan yüksek düzeydeki siyasi kutuplaşmanın partilerin istikrarlı bir koalisyon kurmasını ve dolayısıyla ülkeyi yönetecek bir başbakanın seçilmesini engellemesi olarak belirtilmektedir.
Bulgaristan, Soğuk Savaş sonrası süreçte demokratikleşmesinden günümüze kadar ülkedeki ideolojik gruplar arasındaki derin bir bölünmeyle ve siyasi kutuplaşmayla mücadele etmektedir.[1] 2000’li yılların başlarında Bulgaristan, siyasi bölünmeleri geride bırakmış gibi görünse de son yıllarda bu durum değişmektedir. Özellikle eski başbakan ve muhafazakar Bulgaristan’ın Avrupalı Gelişimi İçin Vatandaşlar (GERB) partisinin lideri Boyko Borisov’un adının karıştığı yolsuzluk skandalları nedeniyle siyasi gerilim artmış ve halkın iktidara güveni kırılma noktasına gelmiştir. Bu skandalların yarattığı kutuplaşmalar sonucunda Bulgaristan’da kalıcı koalisyonlar ve hatta hükümet kurulması bile zorlaşmıştır. Partilerin çoğu, yolsuzluk iddialarında yer alan GERB ve Güçlü Bulgaristan için Demokratlar (DSB) ile işbirliği yapmayı reddetmektedir. Ayrıca başka herhangi bir siyasi oluşumla işbirliği yapmayı reddeden ve Rusya yanlısı yeni radikal sağ düşüncelere sahip olan Revival, son yıllarda güçlenmektedir.[2]
Bulgaristan’da var olan siyasi boşluğu yararına kullanan Cumhurbaşkanı Rumen Radev, geleneksel olarak anayasal ayrıcalıklarının ötesindeki alanlardan biri olan dış politika üzerinde güç elde etmek için Bulgaristan’daki siyasi krizi lehine çevirmiştir. Rusya’ya karşı savaşında Ukrayna’yı destekleyen Bulgaristan’ın en büyük siyasi partilerinin çoğunun aksine Radev, kendi belirlediği platformu Rusya yanlısı amaçlar için kullanmıştır. Seçimlerin ise Radev’in Rus yanlısı dış politikasını değiştiremeyeceği öngörülmektedir. Ancak Bulgaristan, benimsenen dış politikanın çözüm yolunu bulana kadar Radev’in parlamento iradesini engellemeye ve ülkesinin dış politikasını savaşla ilgili Avrupa konsensüsünden uzaklaştırmaya devam edecektir.
Ülkedeki seçimleri dikkatle takip eden isimlerden birisi de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’dir. Ukrayna işgalinden bu yana Bulgaristan’ın büyük siyasi partileri, Rusya karşıtı bir tavır almış ve NATO müttefiklerinin yanı sıra Ukrayna’ya askeri yardım gönderilmesini desteklemiştir. Cumhurbaşkanı Radev ise bu çabalara karşı çıkmış ve açıkça Rusya yanlısı bir duruş benimsemiştir. Radev’in Rusya hayranlığı, 2016 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde siyaset sahnesine girdiğinde ki Kırım üzerinde bir Rus bayrağının dalgalandığına dair sözleri hafızalarda yer etmiştir.[3]
Bulgaristan, uzun süredir Avrupa’nın en büyük cephane üreticileri arasında yer almakta ve bu özelliğinden ötürü Putin tarafından yakından takip edilmektedir. Seçim öncesi Rusya’ya Radev’le verilen destekte seçimle ortaya çıkacak olası tabloda Ukrayna lehine değişimi yaşanması Putin için oldukça kritik olacaktır. Bulgaristan’daki Ukrayna yanlısı milletvekillerini “savaş kışkırtıcısı” olmakla suçlayan Radev ise yakın bir tarihte Bulgaristan’ın Ukrayna’ya mermi tedariki için bir Avrupa siparişini desteklemeyeceğini duyurmuştur.
Anketçiler, seçmen yorgunluğunun ve politikacıların yolsuzlukla mücadele iradesine olan güvensizliğinin düşük katılım ve parçalanmış bir parlamentoyla sonuçlanacağını ve bunun da istikrarlı bir hükümet kurmak için bir kez daha çetin bir mücadeleyle karşı karşıya kalacağını düşünmektedir.[4] Ayrıca savaş, enflasyon ve Rusya ile Avrupa yanlısı kamplar arasında büyüyen uçurumun daha fazla Bulgar’ı seçim günü milliyetçi ve Moskova yanlısı partilere oy vermeye sevk edebileceğini düşünülmektedir.
Sonuç olarak, Bulgaristan’daki siyasi krizin 2 Nisan 2023 tarihindeki seçimlerinden sonra da devam etmesi muhtemel görünmektedir. Öne çıkan siyasi kutuplaşmalardan dolayı ekonomik meselelerin ikincil bir sorun haline gelmesiyle bu durum, ülkenin siyasi ve sosyo-ekonomik politikaları önemli ölçüde etkileyecektir. Siyasetteki tıkanmışlığın aşılması veya istikrar için herhangi bir umut vaat etmeyen bu seçimlerle birlikte Bulgaristan’da bir hükümet kurulana kadar ülkenin dış politikasında da tartışma devam edecektir. Öte yandan Putin için önem arz eden seçimlerin sonucu, Radev’in cumhurbaşkanlığı görevinde kaldığı sürece Rusya lehine sonuçlanacak ve olası Ukrayna desteğine engel teşkil edecektir. Bu bağlamda partiler arasındaki karmaşa ve anlaşmazlıkların, Rus yanlısı dış politikayı güçlendirdiği görülmektedir.
[1] “Bulgaria Is Stuck in an Electoral Doom Loop”, Foreign Policy (FP), https://foreignpolicy.com/2023/03/31/bulgaria-election-parliament-president-radev-putin-russia-ukraine-polarization/, (Erişim Tarihi: 01.04.2023).
[2] “Bulgaria Is Stuck in an Electoral…”, a.g.m.
[3] “Bulgaria’s Outgoing Foreign Minister Criticises President-elect Over Statements on Crimea”, The Sofia Globe, https://sofiaglobe.com/2016/11/24/bulgarias-outgoing-foreign-minister-criticises-president-elect-over-statements-on-crimea/, (Erişim Tarihi: 01.04.2023).
[4] “Bulgaria Heads to 5th Election in 2 Years, But 6th May Loom’, ABCNEWS, https://abcnews.go.com/International/wireStory/bulgaria-heads-5th-election-2-years-6th-loom-98266177, (Erişim Tarihi:01.04.2023).