Analiz

Bosna Hersek’teki Sırp Ayrılıkçılığı Yeni Bir Safhaya mı Geçti?

Sırp ayrılıkçı hareketi, aldığı kararlar ve söylemlerde istediği uluslararası desteği ve zemini bulamamıştır.
Rusya, Ukrayna’daki savaşa odaklandığı için Dodik’in girişimlerini yeterince destekleyememiştir.
Başta ABD ve AB olmak üzere bir çok aktör, bölgede başka herhangi bir çatışma alanı istememektedir.

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

2025 yılının Mart ayında Bosna Hersek gündemi, iç siyasi gelişmeler ışığında oldukça hareketli geçmiştir. Bosna Hersek’e bağlı ama kendi otonom bölgesi olan Sırp Cumhuriyeti’nin (SC) Cumhurbaşkanı Milorad Dodik ve diğer iki yönetici, Bosna Hersek’in anayasal düzenini ihlal etmekten ve Bosna Hersek Yüksek Temsilciliği’nin (OHR) kararlarına uymamaktan dolayı 1 yıl hapis ve 6 yıl siyasetten uzaklaştırma cezası almıştır. Dodik, kendisine karşı alınmış kararları tanımadığını söyleyerek buna karşılık SC meclisi üzerinden daha da ayrılıkçı kararlar geçirerek tansiyonun artmasına sebep olmuştur. Bu durum ülkenin kuruluşundan beri var olan işlevselliği hep tartışılan Bosna Hersek’teki devlet yapısı meselesini tekrar gündeme getirmiştir. 

Bosna Hersek’te 1992-1995 yıllarında meydana gelen savaş sonrası imzalanan Dayton Barış Anlaşması sonucu ülkenin üç kurucu etnik unsuru olan Boşnaklar, Hırvatlar ve Sırplar, ülkeyi birlikte yönetmek üzerine anlaşmaya varmıştır. Bu anlaşmaya göre Bosna Hersek, Hırvatların ve Boşnakların ağırlıkla yaşadığı bir federasyon ve Sırpların çoğunluğunu oluşturduğu üniter bir cumhuriyetten oluşmaktadır. Dayton Barış Anlaşması, her ne kadar 1990’lı yıllardaki kanlı çatışma dönemini sona erdirse de Bosna Hersek için etnik unsurların kendi gündemleriyle siyaset yapmasını kolaylaştıracak istikrarsız ve işlevsiz bir yönetim sisteminin de kapısını aralamıştır. O günden bugüne Sırpların ayrılıkçı ve hatta Sırbistan’la birleşme fikirleri zaman zaman gündeme gelmiştir. Ama mart ayında yaşanan hadiseler artık Sırpların bu fikirlerini ciddi anlamda yerine getirmek istediklerini ortaya çıkartmıştır. 

Bosna Hersek Anayasa Mahkemesi, çok uzun zamandır ayrılıkçı fikirlerini çekinmeden dile getiren ve OHR’nin kararlarına uymayan Dodik için uzun süren yargılamalardan sonra Dodik’e 1 sene hapis cezası ve 6 sene de görevinden uzaklaştırma cezası vermiştir. Dodik ise atılan bu adımlara karşı geri adım atmak yerine daha radikal kararlar alarak ayrılıkçı görüşlerini kurumsallaştırmaya çalışmıştır. SC Ulusal Meclisi entiteye ait bir anayasa taslağı üzerinde anlaşmış, buna göre entitenin diğer ülkelerle konfederasyon ve federasyon ilişkilerine girebileceğine karar vermiştir. Aynı metne göre entitenin kendine ait bir ordusu da olacağı bildirilmiştir. Kendi sınırları içerisindeki tüm varlıkların sahiplik ve işletme hakkını da Sırp Cumhuriyeti entitesine vermiştir. Bosna Hersek kurumlarının Sırp Cumhuriyeti entitesindeki faaliyetlerini kısıtlayıcı bir takım önlemler açıklamıştır. SC Ulusal Meclisi’nde alınan kararlara göre Bosna Hersek Yüksek Yargı ve Savcılık Konseyi (VSTV), Bosna Hersek Savcılığı, Bosna Hersek Mahkemesi ve Bosna Hersek Araştırma ve Koruma Ajansı’nın (SIPA) faaliyetleri yasaklanmıştır. Bu kararların yanı sıra ayrıca SC kendi sınır polis teşkilatını da kurmuştur.[1] Bosna Hersek Anayasa Mahkemesi ise söz konusu kararlardan sonra bu yasaları askıya aldığını açıklamıştır. 

Dodik’in aldığı kararların kendisi ve SC’nin geleceği için bir dönüm noktası haline geldiği açıktır. Dodik uluslararası konjonktürün ve bölgesel olayların yoğun olduğu bir dönemde ayrılıkçılık üzerinden bir takım kazançlar sağlayabileceğini düşünmüş olabilir. Nitekim Amerika Birleşik Devletleri’ndeki (ABD) Donald Trump yönetimi ve Batı Avrupa’da ortaya çıkan yeni sağ, popülist ve NATO karşıtı hareketler Dodik’i cesaretlendirmiştir.[2] Yalnız Dodik, aldığı kararlarla ilgili beklediği desteği bulup bulamadığı konusunda hayal kırıklığı yaşamış olabilir. En fazla destek beklediği Trump yönetimi bile Dodik’i keskin bir şekilde eleştirmiş, Ukrayna Krizi’nden sonra daha fazla bir kriz istemediğini beyan etmiştir. Rusya ise Ukrayna’daki savaşa odaklandığı için Dodik’in girişimlerini yeterince destekleyememiştir. Avrupa Birliği (AB), Bosna Hersek’in toprak bütünlüğünü desteklediğini açıklamış ve Dodik’in kararlarını kınadığını açıklamıştır. Bir diğer tepki de Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) Genel Sekreteri Mark Rutte’den gelmiştir. Rutte, NATO’nun 90’lı yıllarda Bosna Hersek’te yaşanan güç boşluğuna bir daha izin vermeyeceğini hatırlatarak Bosna Hersek’in bütünlüğünü desteklediklerini ifade etmiştir.[3] Son olarak belki de en fazla desteği umduğu Sırbistan’da ise son aylarda devasa protestolar ve hükümetin istifası Dodik’in güçlü bir şekilde desteklenmesinin önüne geçmiştir. Buna rağmen Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic ve hükümet yetkilileri Dodik’i Banja Luka’da ziyaret ederek desteklerini açıklamışlardır. 

Beklediği gibi etki yaratamayan Cumhurbaşkanı Dodik için geriye dönülemez bir yola girilmiştir. Dodik’in kararlarının başarılı olma ihtimali her geçen gün azalırken, Sırp entitesini uluslararası düzeyde izole haline getirmiştir.[4] Sırp entitesindeki muhalefet, ayrılıkçı fikirlere sahip olmasına rağmen Dodik’i aldığı kararlarda desteklememiş, entitenin kendini yanlızlaştırdığını açıklamıştır. Önümüzdeki dönemde ise Dodik’in cezalarının nasıl uygulanacağı tartışılmaya devam edilecekken, toplumdaki tansiyonun nasıl azaltılacağı gündemde olmaya devam edecektir. Dodik’in başarılı olma ihtimalinde ise bölgesel güç dengeleri sarsılabilir ve komşu ülkelerde diğer ayrılıkçı siyasi ve sosyal hareketler aktif hale gelebilir.


[1] “Objavljujemo Nacrt novog ustava RS-a: Republika Srpska može sklopiti (kon)federaciju sa susjednim zemljama”, Istraga, https://istraga.ba/objavljujemo-nacrt-novog-ustava-rs-a-republika-srpska-moze-sklopiti-konfederaciju-sa-susjednim-zemljama/, (Erişim Tatihi: 20.03.2025).

[2] “Bosna Hersek’teki ayrılıkçı Sırp lider, Avrupa’daki aşırı sağ rüzgarından mı cesaret alıyor?”, Timebalkan, https://timebalkan.com/bosna-hersekteki-ayrilikci-sirp-lider-avrupadaki-asiri-sag-ruzgarindan-mi-cesaret-aliyor/, (Erişim Tarihi: 21.03.2025).

[3] “NATO Genel Sekreteri Rutte’den, Sırp lider Dodik’in aldığı ceza sonrasında yaşananlara ilişkin açıklama”, Timebalkan, https://timebalkan.com/nato-genel-sekreteri-rutteden-sirp-lider-dodikin-aldigi-ceza-sonrasinda-yasananlara-iliskin-aciklama/, (Erişim Tarihi: 22.03.2025).

[4] “Dodik’s Assault on Bosnia’s Justice System Can Only Lead to Chaos” BalkanInsight, https://balkaninsight.com/2025/03/10/dodiks-assault-on-bosnias-justice-system-can-only-lead-to-chaos/, (Erişim Tarihi: 21.03.2025).

Ahmet İlhan KAPLAN
Ahmet İlhan KAPLAN
Ahmet İlhan Kaplan, Almanya Friedrich Schiller Jena Üniversitesi’nde Uluslararası Kurumlar ve Kriz Yönetimi alanında yüksek lisans yapmaktadır. Çatışma yönetimi, kimlik krizi, kriz sonrası uzlaşma, AB siyaseti ve genişlemesi ve Balkanlar siyaseti hakkında araştırmalar yapmaktadır. Kaplan iyi seviyede İngilizce ve Almanca bilmektedir.

Benzer İçerikler