24 Şubat 2022 tarihinde başlayan Rusya-Ukrayna Savaşı’nın ardından Moskova yönetimine olan yakınlığı hasebiyle Batı’nın tepkisini çeken aktörlerin başında Minsk yönetimi gelmektedir. Nitekim Rusya, savaşın ilk günlerinde Belarus üzerinden Kiev’i hedef almış; fakat Minsk, çeşitli yaptırımlara maruz kalmasının akabinde savaşın doğrudan tarafı olmaktan imtina eden bir yaklaşım geliştirmiştir. Hatta bu süreçte Minsk, Moskova ile Kiev arasında arabuluculuk yapmaya da çalışmıştır. Ancak arabulucu aktörden beklenen temel kriter olan tarafsızlığı karşılayamaması hasebiyle yürütülen süreçten verimli bir netice alınamamıştır.
Bahse konu olan değişimde Belarus ekonomisinin kırılganlığının belirleyici rol oynadığı ifade edilebilir. Zira Minsk, Ukrayna’daki savaşla uğraşan ve ağır yaptırım baskısı altında olan Rusya’nın iktisadi anlamda gereken desteği veremeyeceğini düşünmüştür. Böylece Belarus, Rusya’yı desteklemesine rağmen sıcak çatışmalara müdahil olmama konusunda belirli bir hassasiyet geliştirmiştir.
Esasen Minsk’in Moskova’ya olan yakınlığı, ülkede 2020 yılında patlak veren protestolarla yakından ilişkilidir. Çünkü Belarus Cumhurbaşkanı Alexander Lukaşenko, her ne kadar uzun yıllar tarafsız bir siyaset yürütmeye çalışarak Belarus’u Rusya ile Batı arasında bir “tampon bölge” olarak konumlandırmaya çabalamışsa da mevzubahis protestoların ardından Belarus’un Batı’dan uzaklaştığı ve Rusya’yla 1997 yılında imzalanan “Birlik Devleti Anlaşması”nın ruhuna uygun bir biçimde hareket etmeye yöneldiği görülmüştür.[1] Yani Belarus, son yıllarda “tampon bölge” olma vasfından hızla uzaklaşmıştır. Bu anlamda 4 Kasım 2021 tarihindeki Birlik Devleti Yüksek Konseyi Toplantısı’nda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Lukaşenko’nun sosyal ve ekonomik entegrasyona ilişkin imzaladığı belgenin Minsk-Moskova hattındaki bağımlılık ilişkisini geliştirdiği ve derinleştirdiği ifade edilebilir.
Öte yandan Rusya’nın özellikle de Ukrayna’daki savaşta sahada istediği neticeleri elde edememesinin ardından Belarus’u bir cephe ülkesine dönüştürebileceği şeklindeki iddialar tartışılmaya başlanmıştır.[2] Bunun nedeni Ukrayna’daki savaşın ülkenin doğusunda ve güneyinde yoğunlaşmış olmasıdır. Mevcut durumda Kiev yönetimi, ülkenin savunulması konusunda bir denge sağlamıştır. Batı’nın yardımları da Ukrayna’nın direncini ve motivasyonunu arttırmaktadır. Kısacası işler, Kremlin’in istediği gibi gitmemektedir.
Dolayısıyla Moskova yönetiminin Belarus’u bir cephe ülkesine dönüştürmek suretiyle Ukrayna Ordusu’nun ülkenin kuzeyinde de savunma pozisyonuna geçmesini sağlama gayesi gütmesi şaşırtıcı bir durum değildir. Yani Rusya, Kiev’in ilgisini ve odağını dağıtmaya dönük bir strateji yürütmekte ve bu yüzden de Minsk’i savaşa çekmeye çalışmaktadır. Üstelik Belarus’un savaşa dahil olması, Rusya’nın hava operasyonları vesilesiyle yeniden Kiev’i hedef almasını da beraberinde getirebilir. Bu da Moskova tarafından dile getirilen “Ukrayna’nın Nazisizleştirilmesi” argümanı doğrultusunda Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenski’nin devrilmesi hedefine hizmet edebilir.
Ayrıca Belarus’un bir cephe ülkesine dönüşmesi, Polonya ve Baltık ülkeleri üzerinde de baskı oluşturacaktır. Böylelikle Moskova, Batı’ya savaşın alanının genişleyebileceği ve çatışmaların kendi topraklarına da sıçrayabileceği mesajını verme fırsatı elde edebilir.
Buna karşılık Misnk ise bir çıkış yolu aramaktadır. Zira Belarus’un savaşın tarafı olmak istemediği bilinmektedir. Dahası bu yönde alınacak bir karar, 2020 yılında olduğu gibi Lukaşenko yönetimini zora sokacak protestolara sebebiyet verebilir. Çünkü Belarus halkı, savaşa dahil olunmasını istememektedir. Üstelik söz konusu protestolar, ülkede Batı yanlısı kesimlerin azımsanmayacak düzeyde sokağı yönlendirme kapasitesine sahip olduklarını net bir şekilde gözler önüne sermişti. Bu yüzden de Lukaşenko yönetimi, Moskova’nın taleplerine karşı bir direnç göstermektedir. Fakat Minsk’in bu tutumu nereye kadar sürdürebileceği son derece tartışmalıdır.
Nitekim 2023 yılının Nisan ayında yaşanan bazı gelişmeler de Belarus’un Rusya’nın taleplerine uygun hareket edebileceği izlenimini oluşturmaktadır. Örneğin 9 Nisan 2023 tarihinde yaptığı açıklamada Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, Putin ile Lukaşenko arasındaki görüşmelerin iki ülke arasındaki işbirliğinin geliştirilmesine yeni bir ivme kazandıracağını dile getirmiştir.[3] Bu noktada liderler arasındaki görüşmelerin sıklığı da göz önünde bulundurulduğunda, Peskov’un verdiği mesajın “Birlik Deleti” anlayışının ruhuna uygun olarak taraflar arasındaki entegrasyonun derinleşeceği yönünde olduğu söylenebilir. Aynı zamanda bu mesaj, Minsk’in “Moskova’nın savaşı benim savaşımdır.” gibi bir yaklaşımı içselleştirmesine dönük güçlü bir beklentiyi de içermektedir.
Diğer taraftan Lukaşenko da 10 Nisan 2023 tarihli açıklamasında herhangi bir saldırı halinde Rusya’nın Belarus’u kendi toprakları gibi savunması yönünde Moskova’dan güvence almayı beklediklerini söylemiştir.[4] Anlaşılacağı üzere Lukaşenko’nun sözleri, Belarus’un bir cephe ülkesine dönüşmeyi kabullenebileceğine ve bunun için de birtakım güvenlik garantileri beklediğine işaret etmektedir.
Sonuç olarak Rusya, Ukrayna’daki savaşta kuzeyden yeni bir cephe açma çabası içerisindedir. Böylece Ukrayna Ordusu’nun ülkenin kuzeyine de odaklanması gerekecek, Polonya ve Baltık Ülkeleri daha yoğun bir baskı hissedecektir. Bunun için de Moskova, Belarus’u ikna etmeye çalışmaktadır. Mevcut veriler, Minsk’in bu talebi kabullenebileceği şeklinde yorumlanabilir. Zira Belarus, savaştan uzak durmaya çalışsa da özellikle de 2020 yılındaki protestoların ardından “Birlik Devleti” konsepti bağlamındaki entegrasyon hız kazanmış ve taraflar arasında asimetrik bir bağımlılık ilişkisi oluşmuştur. Bu da Belarus’un savaştan uzak kalma konusundaki direncinin kırılabileceği anlamına gelmektedir.
[1] “About Union State”, Information Analysis Portal of the Union State, https://soyuz.by/en/about-union-state, (Erişim Tarihi: 11.04.2023).
[2] Doğacan Başaran, “Zelensky’s Visit to the US: What is the Future of the Russian-Ukrainian War?”, ANKASAM, https://www.ankasam.org/zelenskys-visit-to-the-us-what-is-the-future-of-the-russian-ukrainian-war/?lang=en, (Erişim Tarihi: 11.04.2023).
[3] “Putin-Lukashenko Talks to Give Fresh Impetus to Russian-Belarusian Cooperation-Kremlin”, TASS, https://tass.com/politics/1601781, (Erişim Tarihi: 11.04.2023).
[4] “Минск хочет получить гарантии защиты со стороны России, заявил Лукашенко”, News Mail, https://news.mail.ru/politics/55767691/, (Erişim Tarihi: 11.04.2023).