Tayland Dışişleri Bakanı Maris Sangiampongsa, Myanmar’da Ulusal Demokrasi Birliği yönetimindeki sivil hükümeti deviren 2021 yılındaki darbeden bu yana devam eden krize çözüm bulmak amacıyla düzenlenen görüşmeler kapsamında, 19 ve 20 Aralık 2024 tarihlerinde Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) üyeleri ile gerçekleştirilen ayrı istişare toplantılarına başkanlık etmiştir. Bu toplantılar, Tayland Hükümeti’nin Myanmar’daki çatışmayı çözmeye yönelik daha aktif bir rol üstlenme niyetine işaret ederken, Güneydoğu Asya’da istikrarın sağlanması, ASEAN’ın kriz çözme kapasitesinin değerlendirilmesi ve bölgesel güç dengelerinin anlaşılması açısından kritik bir öneme sahiptir.
Myanmar’ın sınır komşuları olan Çin, Hindistan, Bangladeş, Laos ve Tayland’ın temsilcileri ile Myanmar cuntasının atadığı Dışişleri Bakanı Than Swe’nin katılımıyla perşembe günü bir gayri resmi istişare toplantısı gerçekleştirilmiştir. Bu toplantı, Myanmar ve beş komşu ülkesinin ilk kez bir araya gelmesi bakımından dikkat çekicidir. Diğer yandan bu toplantı ASEAN’ın himayesinde gerçekleşmediği için, örgütün Myanmar Krizi’ne yönelik resmi politikasını doğrudan yansıtmamaktadır. Nitekim darbeden bu yana ASEAN, Myanmar’ın askeri liderlerini tanımamış ve bölgesel düzeyde liderler ile dışişleri bakanları toplantılarına yalnızca siyasi bir statü taşımayan temsilcilerin katılmasına izin vermiştir.
Tayland Dışişleri Bakanı Maris’in belirttiğine göre, perşembe günkü toplantıya katılan beş ülke Myanmar ile doğrudan etkileşimin kritik ve gerekli olduğu konusunda hemfikir olduklarını vurgulamışlardır.[1] Bu yaklaşım, söz konusu ülkelerin Myanmar’a komşu olmaları nedeniyle, diğer ülkelerden daha fazla anlayış sergilediklerini göstermektedir.[2] Tayland’ın Myanmar’ın istikrarına duyduğu ilgi, bölgesel güvenlik açısından dikkat çekici bir örnek teşkil etmektedir. Benzer şekilde Çin, Hindistan ve Bangladeş gibi diğer komşu ülkeler de Myanmar’daki çatışmaların kendi sınır bölgelerine yayılma olasılığına dair ciddi endişeler taşımaktadır. Bu durum, bölgesel istikrarın korunması ve sınır güvenliğinin sağlanması açısından daha kapsamlı ve işbirliğine dayalı bir yaklaşım geliştirilmesi gerektiğini göstermektedir.
Bu kapsamda perşembe günü gerçekleştirilen toplantıda, sınır güvenliği, ulus ötesi suçlar ve su kaynaklarının yönetimi gibi ortak zorluklar hakkındaki konular ele alınmıştır. Bunun yanı sıra Myanmar’ın askeri yönetimini temsilen Dışişleri Bakanı Than Swe, bölgesel muhataplarına cunta tarafından belirlenen siyasi yol haritasını ve gelecek yıl düzenlenmesi planlanan seçimlere yönelik hazırlıkları aktarmıştır. Tayland Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nikorndej Balankura’ya göre, Myanmar’ın komşuları bu seçim planına genel anlamda olumlu bir yaklaşım sergilemiştir.[3] Bu olumlu yaklaşım, askeri yönetimin devrilmesi halinde doğabilecek bir güç boşluğu endişesi ve cuntaya karşı direnişin başarıya ulaşamayacağına dair duyulan şüphelerin de etkisiyle şekillenmiş olabilir.
Çin, sınır bölgelerindeki altyapı projelerini koruma altına almak ve bölgenin istikrara kavuşmasını sağlamak amacıyla seçimleri bir fırsat olarak görmektedir. Bu yaklaşım, Çin’in Myanmar’daki barış girişimlerini şekillendiren temel motivasyonlarla da uyumludur; özellikle Çin-Myanmar Ekonomik Koridoru ve Rakhine Eyaleti’ndeki Kuşak ve Yol Girişimi projelerine yapılan yatırımlar, Pekin’in bölgedeki istikrar çabalarının ana itici güçleri arasında yer almaktadır. Çin’in bu yaklaşımı, Tayland, Hindistan ve Bangladeş gibi diğer komşu ülkelerin politikalarıyla da uyum göstermektedir. Zira, Myanmar ile sınır komşusu olan ülkeler, mülteci akını, sınır ötesi suçlar ve ekonomik istikrarsızlık gibi giderek derinleşen sorunlardan ciddi şekilde etkilenmektedir. Bu ülkeler, istikrarsızlığın sınır ötesi etkilerini azaltmak için Myanmar merkezli bir çözümü desteklemektedir.
Cuma günü gerçekleştirilen görüşmelerde ise ASEAN dışişleri bakanları, Myanmar’a ilişkin meseleleri ve ASEAN’ın “Beş Maddelik Uzlaşma” planını ele almak üzere bir toplantı düzenlemiştir. Bu gelişme, Beş Maddelik Uzlaşma’nın, Myanmar’daki mevcut siyasi krizin çözümünde ASEAN için temel bir referans noktası olmaya devam ettiğini ortaya koymaktadır. ASEAN’ın Nisan 2021 tarihinde kabul ettiği Beş Maddelik Uzlaşma planı, Myanmar’da şiddetin derhal sona erdirilmesini, ilgili tüm taraflar arasında kapsayıcı bir ulusal diyalog başlatılmasını, ASEAN özel elçisinin arabuluculuk rolünü üstlenmesini ve insani yardımların ASEAN kanalları aracılığıyla ulaştırılmasını amaçlamaktadır.
Ancak, üzerinden üç yıl geçmesine rağmen Myanmar’daki askeri cunta, bu taahhütleri açık bir şekilde ihlal ederek şiddeti artırmış ve insani yardımların ulaştırılmasını engellemiştir. Bu durum, ASEAN’ın kriz yönetimi kapasitesine ve Beş Maddelik Uzlaşma planının uygulanabilirliğine ilişkin ciddi soruları gündeme getirmiştir. Zira, ASEAN’ın karar alma süreçlerinde konsensüs temelli yaklaşıma ve iç işlere müdahale etmeme ilkesine bağlılığı, örgütün Myanmar ordusunu Beş Maddelik Uzlaşma planını uygulamaya zorlamasını veya planın ihlal edilmesi durumunda yaptırım uygulamasını büyük ölçüde sınırlamaktadır. Nitekim, Tayland ASEAN İşleri Daire Başkanı Bolbongse Vangphaen, cuma günü yapılan görüşmelerde bu engellerin aşılmasına yönelik somut bir uzlaşıya varılamadığını ifade etmiştir.[4]
Myanmar’daki çatışmanın çözülmesindeki en büyük engellerden biri, tarafların müzakere süreçlerine kayıtsız kalmasıdır. Darbenin ardından geçen süre zarfında, etnik grupların özerklik talepleriyle şekillenen iç savaş, ülkenin geleceği üzerinde tam bir hakimiyet kurmayı amaçlayan sıfır toplamlı bir güç yarışına evrilmiştir. Bu bağlamda, Beş Maddelik Uzlaşma planının gündemde tutulması, ASEAN’ın Myanmar krizine yönelik yaklaşımında hem bölgesel hem de uluslararası düzeyde güvenilirliği ve rolünü belirlemede kritik bir öneme sahiptir. ASEAN’ın bu krizi ele alış biçimi, yalnızca üye ülkeler arasında dayanışmayı sınayan bir test değil, aynı zamanda uluslararası toplumun gözünde örgütün stratejik bir aktör olarak konumunu şekillendiren bir süreç olarak değerlendirilmektedir. Myanmar’daki müzakerelerin eksikliği ve krizin sıfır toplamlı bir yapıya dönüşmesi, ASEAN’ın bu planı etkin bir şekilde uygulayabilmesinin önemini daha da artırmaktadır.
Tayland, Myanmar’daki kriz bağlamında hem askeri cunta hem de devrimci gruplarla kurduğu ilişkiler sayesinde benzersiz bir diplomatik pozisyona sahiptir. Cunta yönetimine sağladığı finansal ve diplomatik destek, özellikle Myanmar’ın petrol ve gaz sektörüne yaptığı yatırımlarla dikkat çekmekte ve bu durum, askeri yönetimin operasyonlarını sürdürebilmesinde hayati bir rol oynamaktadır. Bunun yanı sıra Tayland devrimci gruplar üzerinde de etkili bir konuma sahip olup, çatışmaların yatıştırılması ve taraflar arasında diyalog kurulması için önemli bir potansiyele sahiptir. Tayland’ın bu çok yönlü ilişkileri, onu Myanmar krizinde arabuluculuk yapabilecek ideal bir aktör haline getirmektedir. ASEAN içindeki rolü ise bu bağlamda daha da kritik hale gelmektedir. Hem bölgesel istikrarın sağlanması hem de Myanmar’daki insani krizlerin çözümüne yönelik çabaların güçlendirilmesi açısından Tayland’ın liderlik pozisyonunu sürdürmesi anlaşılır bir durumdur. Bu liderlik, ASEAN’ın Myanmar’daki krizlere yönelik daha etkili ve bütüncül stratejiler geliştirmesine de katkı sağlayabilir.
Sonuç olarak Myanmar Krizi, ASEAN’ın bölgesel güvenlik ve istikrar üzerindeki liderlik kapasitesini sınayan bir test niteliği taşımaktadır. Krizin çözümü için geliştirilecek stratejiler, sadece Myanmar’ın istikrarını sağlamakla kalmayacak, ASEAN’ın uluslararası arenadaki itibarı ve etkisi üzerinde de belirleyici olacaktır. Tayland’ın arabuluculuk çabaları ve bölgedeki diğer ülkelerin işbirliği, ortak bir çözüm süreci oluşturulması açısından umut vadetse de bu girişimlerin ASEAN’ın bütüncül bir yaklaşımıyla desteklenmesi gerekmektedir. Bölgedeki sınır ötesi etkiler ve ekonomik riskler, ASEAN’ın krize yönelik daha kararlı bir tutum geliştirmesini zorunlu kılmaktadır.
Bu bağlamda, Malezya’nın Ocak 2025 tarihinde üstleneceği ASEAN Dönem Başkanlığı, Myanmar Krizi’ne yönelik bölgesel çabaların geleceğini şekillendirme potansiyeline sahiptir. Langkawi Zirvesi, ASEAN’ın Myanmar’a karşı tutumunu daha net bir şekilde ortaya koymak ve kriz yönetiminde ortak bir yol haritası oluşturmak için önemli bir fırsat sunmaktadır. Zirvede alınacak kararlar, Beş Maddelik Uzlaşma’nın uygulanabilirliği, ASEAN özel elçisinin rolü ve kapsayıcı bir siyasi sürecin desteklenmesi gibi konular üzerinden ASEAN’ın bölgesel liderlik kapasitesini test edecektir. Bu süreçte geliştirilecek yaklaşımlar, yalnızca Myanmar için değil, ASEAN’ın bölgesel ve uluslararası arenadaki uzun vadeli etkisi açısından da belirleyici olacaktır.
[1] “Thailand hosts regional talks to find solutions to Myanmar’s bloody civil war”, AP News, https://apnews.com/article/myanmar-conflict-asean-diplomacy-8b05c4d22e649f88aeb1449bcf052710, (Erişim Tarihi: 20.12.2024).
[2] Aynı yer.
[3] “Myanmar’s Election Ambitions: Insights from Than Swe’s Diplomatic Plans in Bangkok”, Thai News, https://thai.news/news/thailand/myanmars-election-ambitions-insights-from-than-swes-diplomatic-plans-in-bangkok, (Erişim Tarihi: 21.12.2024).
[4] “Thailand calls regional talks on war-torn Myanmar frank but short on agreement”, VOA News, https://www.voanews.com/a/thailand-calls-regional-talks-on-war-torn-myanmar-frank-but-short-on-agreement-/7909022.html, (Erişim Tarihi: 21.12.2024).