Analiz

Aktau Uçak Kazası ve Rusya-Azerbaycan İlişkileri

Uçak kazası, Azerbaycan-Rusya ilişkilerinde diplomatik gerginliğin yeni bir döneme girdiğinin açık bir göstergesi olmuştur.
Rusya’nın özür dilemesi, gerilimi yatıştırmaya yönelik bir adım olsa da tazminat ve suçun kabulü taleplerindeki direnç, ilişkilerdeki kırılganlığı derinleştirmektedir.
Rusya ve Azerbaycan arasındaki ilişkiler, bölgesel dengeler ve uluslararası güç dinamikleri açısından kritik bir dönemeçten geçmektedir.

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Azerbaycan ve Rusya arasındaki ilişkiler, tarihsel bağlar ve stratejik işbirliği temelinde şekillenirken, zaman zaman yaşanan krizler bu ilişkinin kırılganlığını ortaya koymaktadır. 25 Aralık 2024 tarihinde Aktau yakınlarında Azerbaycan Havayolları’na ait bir uçağın düşmesi, bu kırılganlıkların somut bir örneği olarak iki ülke arasındaki dinamikleri yeniden sınamıştır. Kazanın ardından Azerbaycan’ın Rusya’ya yönelttiği açık talepler ve Moskova’nın çelişkili açıklamaları, yalnızca olayın insani boyutuyla değil, aynı zamanda bölgesel dengeler üzerindeki etkisiyle de uluslararası kamuoyunun dikkatini çekmiştir. Bu gerilim, Rusya’nın Güney Kafkasya’daki etkisini koruma çabalarına rağmen hegemonyasının daha da sarsılabileceğine işaret etmektedir.

Azerbaycan Havayolları’na (AZAL) ait uçağın Kazakistan’ın Aktau kenti yakınlarında düşmesi, yalnızca bir trajedi olarak değil, aynı zamanda Azerbaycan-Rusya ilişkilerinde ciddi bir gerilim kaynağı olarak tarihe geçmiştir. Kazada 38 yolcu hayatını kaybederken, 32 kişi kurtulmuş ve olayın ardından başlayan tartışmalar hem insani hem de diplomatik boyutlarıyla uluslararası kamuoyunun dikkatini çekmiştir. Azerbaycan Hükûmeti, yaptığı açıklamada, uçağın Grozni üzerinde gerçekleşen insansız hava aracı (İHA) hareketliliği sırasında Rusya’nın Pantsir-S hava savunma sistemi tarafından fırlatılan bir füze şarapnelleriyle vurulduğunu doğrulamıştır. Hasar gören uçak, pilotların acil iniş talebine rağmen Rusya’daki hiçbir havalimanına iniş izni alamamış ve Hazar Denizi üzerinden Aktau’ya yönlendirilmiştir. Uçuş sırasında GPS sistemlerinin karıştırıldığı bildirilmiştir. Bu durum, kazanın yalnızca teknik bir aksilik olmadığını, aynı zamanda büyük bir diplomatik ve askerî hatayı da ortaya koyduğunu göstermiştir.[1]

Bu trajik olayın ardından Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Aktau’daki kazayla ilgili olarak Rusya’ya yönelik taleplerini açıkça dile getirmiştir. “Rusya, Azerbaycan’dan özür dilemeli, suçunu kabul etmeli, sorumlular cezalandırılmalı ve hem devletimize hem de mağdurlara tazminat ödenmelidir” ifadelerini kullanan Aliyev, bu taleplerin uluslararası normlara dayandığını ve Azerbaycan’ın olayı adaletli bir şekilde çözme konusundaki kararlılığını vurgulamıştır. Kazanın ardından gelen ilk üç günde Rusya’dan yapılan çelişkili açıklamaları eleştiren Aliyev, özellikle “absürt senaryolar” olarak nitelendirdiği oksijen tüpü patlaması ve kuş çarpması gibi iddiaların gerçeği yansıtmadığını ifade etmiştir. Aliyev, uçağın gövdesindeki deliklerin ve yolcuların yaralanmalarındaki yabancı parçaların dış müdahaleyi açıkça kanıtladığını vurgulamış, kara kutu incelemelerinin tamamlanmasının ardından tüm detayların netleşeceğini belirtmiştir.[2]

Azerbaycan Hükûmeti’nin uluslararası topluma güçlü bir mesaj verme çabalarına karşın Rusya tarafından yapılan ilk açıklamalar farklı bir tablo ortaya koymuştur. Rusya Dışişleri Bakanlığı, Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) ülkelerindeki “yabancı ajanlar” tarafından yayıldığı iddia edilen ve Azerbaycan ile Kazakistan dışişleriyle kazanın değerlendirilmesine yönelik görüşmeler yapıldığına dair haberleri “siyasî motivasyonlu dezenformasyon” olarak nitelendirmiştir. Bakanlık, kazanın nedenlerine dair detayların uzman kurumlar tarafından soruşturulduğunu belirtmiş, ancak bu açıklamalar Azerbaycan tarafından tatmin edici bulunmamıştır. Azerbaycan, özellikle Rusya’nın bu çelişkili açıklamalarını uluslararası kamuoyuna taşıyarak gerçeklerin açığa çıkmasını sağlama konusunda kararlılığını göstermiştir.[3]

Kaza, Azerbaycan’ın hava taşımacılığı güvenliği ve uluslararası sorumlulukları yeniden tartışma konusu yapmasına neden olmuştur. AZAL, Aktau’daki kazanın ardından Bakü-Grozni ve Bakü-Mahaçkale rotalarındaki uçuşları askıya almıştır. Diğer rotalardaki uçuşların planlandığı gibi devam ettiği açıklanırken, AZAL bu kararın yolcu güvenliğini öncelikli tutma politikasının bir parçası olduğunu vurgulamıştır. Havacılık güvenliğine verilen bu önem, Azerbaycan’ın uluslararası işbirliği çerçevesindeki kararlılığını da yansıtmaktadır. Ulaştırma güvenliği konusundaki bu tür önlemler, gelecekte benzer trajedilerin önlenmesi adına atılmış önemli adımlardır.[4]

Bunların yanı sıra Rusya’da ortaya çıkan ve hava savunma sistemlerinin Noel Baba’yı vurduğunu mizahi bir şekilde betimleyen bir video, sosyal medyada büyük tepki toplamış ve tartışmalara neden olmuştur. Videoda Noel Baba’nın kızağında NATO amblemi ile bomba taşıdığı ima edilerek Kızıl Meydan üzerinde uçtuğu sırada bir Rus füzesinin onu vurduğu sahnelenmiştir. Ancak bu video, AZAL’a ait uçağın düşmesi ve Rusya’nın olayda suçlanması bağlamında zamanlama açısından eleştirilmiştir. Aktör Dmitri Melnikov, videonun kazadan önce çekildiğini belirtmiş olsa da bu tür içeriklerin trajik olaylar sırasında dezenformasyona ve dikkat dağıtmaya hizmet ettiği açıktır. Bu örnek, medya aracılığıyla kamuoyunu manipüle etmenin karmaşık bir boyutunu göstermektedir.[5]

27 Aralık 2024 tarihinde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Rusya’ya ilettiği taleplerin ilk maddesi olan “özür dileme” talebinin yerine getirildiğini açıklamıştır. Ancak suçun kabul edilmesi, sorumluların cezalandırılması ve tazminat ödenmesi gibi diğer talepler henüz yanıt bulmamıştır. Aliyev, olayın uluslararası bir soruşturmayla derinlemesine incelenmesi gerektiğini vurgulamış ve bu konuda uluslararası uzmanlardan oluşan bağımsız bir komisyon kurulması talebinde bulunmuştur. Bu durum, Azerbaycan’ın yalnızca kendi çıkarlarını değil, aynı zamanda uluslararası hava güvenliğini de ön planda tuttuğunu göstermiştir. Azerbaycan’ın Rusya’yla ilişkilerindeki bu gerilim, yalnızca iki ülke arasındaki ekonomik ve kültürel bağların geleceğini değil, aynı zamanda bölgedeki jeopolitik dengeleri de etkileyecek bir öneme sahiptir.

Azerbaycan’ın olayın gerçeklerini ortaya çıkarma konusundaki kararlı duruşu, uluslararası kamuoyunda büyük destek bulmuş ve sürecin şeffaf bir şekilde ilerlemesine olanak sağlamıştır. 24 Aralık 2024 tarihinde Azerbaycan’ın Rusya Büyükelçisi Rahman Mustafayev’in Moskova-Bakü ilişkilerinin tarihsel bir dönemeçte olduğunu belirttiği açıklamalar, Aktau Uçak Kazası’nın bu dengeleri nasıl etkilediğini gözler önüne sermiştir. Bu olayın ardından gelişen süreç, uluslararası hava taşımacılığı güvenliği ve iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin geleceği açısından kritik bir dönemi işaret etmiştir.[6]

Rusya ve Azerbaycan arasındaki ilişkiler, Aktau’daki uçak kazası sonrası yaşanan diplomatik gerilimle zorlu bir sınavdan geçmektedir. Azerbaycan, kazanın ardından Rusya’yı uluslararası kamuoyu önünde sorumlu tutarak özür, tazminat ve suçun kabul edilmesini talep etmiş, bu taleplerle uluslararası havacılık güvenliği ve diplomatik sorumluluklar konularını da gündeme taşımıştır. Moskova, Azerbaycan’ı Batı’ya daha fazla yaklaştırmamak adına dikkatli bir diplomasi izlemek zorundadır. Rusya’nın özür dilemesi gibi bazı adımlar atması, gerilimi kontrol altında tutma çabasının bir göstergesi olsa da suçun kabulü ve tazminat gibi taleplere direnç göstermesi, gerilimin düşük yoğunlukta devam edeceğinin işaretidir. Bununla birlikte Azerbaycan’ın Batı ile ilişkilerini daha da derinleştirme olasılığı Moskova’nın bölgesel dengeler üzerindeki etkisini tehdit edebilir.

Rusya’nın bu süreçte Azerbaycan ile ekonomik işbirliğini artırarak ilişkileri yeniden güçlendirme çabası muhtemeldir. Özellikle enerji alanındaki stratejik projeler, Moskova’nın Bakü ile bağlarını sürdürmesinde kilit rol oynayacaktır. Ancak Rusya’da yayımlanan ve Noel Baba’nın hava savunma sistemiyle vurulmasını mizahi bir şekilde ele alan video gibi unsurlar, Moskova’nın kriz yönetiminde ciddi olmadığını gösteren bir algıya neden olmuştur. Azerbaycan, bu tür sembolik içeriklerin kazanın ciddiyetini hafife alma çabası olarak yorumlanmasını sağlayarak uluslararası arenada daha fazla etki toplama stratejisi izleyebilir. Bu durum, Moskova’nın uluslararası imajını olumsuz etkileyebilir ve Rusya’yı daha dikkatli bir strateji izlemeye zorlayabilir.

Uzun vadede Azerbaycan ve Rusya arasındaki ilişkilerde kalıcı bir kopuş beklenmemekle birlikte gerilimin etkileri hem ekonomik hem de diplomatik düzeyde hissedilmeye devam edecektir. Azerbaycan’ın Rus vatandaşlarına yönelik geçici kalış sürelerini kısıtlaması ve belirli uçuşları askıya alması, tepkinin somut yansımalarından biri olarak değerlendirilebilir. Ancak bu tür adımların, Moskova’ya kısa vadeli baskı uygulamaya yönelik olduğu ve iki ülke arasındaki köklü ilişkilerin uzun vadede bu tür krizleri aşabilecek bir yapıya sahip olduğu öngörülmektedir. Her iki tarafın da bölgesel istikrar ve ekonomik çıkarlarını gözeterek rasyonel bir uzlaşma zemini arayacağı, bu gerilimi sınırlı bir diplomatik çatışma düzeyinde tutacağı muhtemeldir. Bu bağlamda Rusya ve Azerbaycan arasındaki ilişkiler, bölgesel dengeler ve uluslararası güç dinamikleri açısından kritik bir dönemeçten geçmektedir.


[1] “Preliminary Investigation Confirms Russian Missile Caused Azerbaijan Airlines Crash”, Euronews, https://www.euronews.com/2024/12/26/exclusive-preliminary-investigation-confirms-russian-missile-over-grozny-caused-aktau-cras, (Erişim Tarihi: 30.12.2024).

[2] “Prezident Ilkham Aliyev dal İntervyu Azerbaydzhanskomu Televideniyu”, Azertac, https://azertag.az/ru/xeber/prezident_ilham_aliev_dal_intervyu_azerbaidzhanskomu_televideniyu_budet_obnovleno-3355735, (Erişim Tarihi: 30.12.2024).

[3] “Russian MFA denies reports of talks with Baku, Astana on plane crash near Aktau”, TASS, https://tass.com/politics/1894509, (Erişim Tarihi: 30.12.2024).

[4] “Azerbaijan Airlines suspends flights from Baku to Grozny, Makhachkala”, TASS, https://tass.com/economy/1893361, (Erişim Tarihi: 30.12.2024).

[5] “Rossiyan Pozdravili s Novym Godom Video so Vzorvannym nad Krasnoy Ploshchadyu Santoy”, Holod, https://holod.media/2024/12/27/santa-klaus, (Erişim Tarihi: 30.12.2024).

[6] “Azerbaijan-Russia relations reach new level — ambassador to Russia”, TASS, https://tass.com/politics/1892421, (Erişim Tarihi: 30.12.2024).

Ergün MAMEDOV
Ergün MAMEDOV
Ergün Mamedov, 2020 yıllında Kütahya Dumlupınar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun olmuştur. Aynı yıl Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Uluslararası İlişkiler tezli yüksek lisans bölümüne kabul almış ve 2022 yılında tezini başarıyla savunarak mezun olmuştur. Eğitimine hâlihazırda 2022 yılında başladığı Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Uluslararası İlişkiler ana bilim dalında doktora öğrencisi olarak devam etmektedir. Gürcistan vatandaşı olan Ergün Mamedov, ileri düzeyde Gürcüce, orta düzeyde İngilizce ve başlangıç düzeyinde Rusça bilmektedir. Başlıca ilgi alanları, Güney Kafkasya ve Türk Dünyası coğrafyaları merkezli güncel diplomasi gündemi ve siyasî tarihtir.

Benzer İçerikler