Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Savunma Bakanlığı’nın hazırladığı ve 2019 yılındaki versiyonun güncellenmiş hali olduğu belirtilen “2024 Arktik Stratejisi”, 21 Haziran 2024 tarihinde yayınlanmıştır.[i] Strateji; yönetici özeti, Arktik’teki ABD savunma çıkarları, stratejik ortam, yeni mücadele alanlarıyla başa çıkabilmek için savunma yaklaşımı ve sonuç olmak üzere beş bölümden oluşmaktadır.
Yönetici özeti bölümünde; iklim değişikliği ve jeostratejik ortamdaki değişikliklerin Arktik bölgesine yönelik yeni bir stratejik yaklaşım ihtiyacını doğurduğu belirtilmiştir. ABD Savunma Bakanlığı’nın Kuzey Kutbu’na yönelik politikasını ortaya koyan stratejinin, 2022 Ulusal Güvenlik Stratejisi (NSS), 2022 Ulusal Savunma Stratejisi (NDS) ve 2022 Arktik Bölge Ulusal Stratejisi (NSAR) ile uyumlu olduğu ve Arktik bölgesindeki Amerikan çıkarlarına yönelik riski etkin bir şekilde yönetme yeteneğini güçlendireceği ifade edilmiştir.
İkinci bölümde Kuzey Amerika Arktik bölgesinin tanımı; “anavatana kuzey yaklaşımları, Alaska’daki egemen ABD toprakları ve Kanada ile Danimarka Krallığı’nın özerk bölgesi Grönland da dahil olmak üzere NATO Müttefiklerinin egemen topraklarını içeren bölge” olarak yapılmış, Avrupa’ya güç aktarımı ve Kuzey Amerika ile Avrupa arasındaki Atlantik deniz iletişim hatlarının savunulması açısından hayati önemi belirtilmiştir.
Çin Halk Cumhuriyeti (ÇHC) ve Rusya’nın Arktik’te artan işbirliği de dahil olmak üzere Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’nün (NATO) genişlemesi ve iklim değişikliğinin artan etkilerinin yeni ve daha dinamik bir Arktik güvenlik ortamının habercisi olduğu belirtilen üçüncü bölüm; Arktik’teki ÇHC faaliyetleri, Arktik’teki Rus faaliyetleri, ÇHC-Rus işbirliği, güvenlik mimarisini değiştirmek ve iklim değişikliğinin harekât alanı üzerindeki etkileri olmak üzere beş kısımda ele alınmıştır.
İlk kısımda ÇHC’nin daha fazla etki ve erişim elde etmek, Arktik kaynaklarından yararlanmak ve bölgesel yönetimde daha büyük bir rol oynamak için değişen dinamiklerden yararlanmaya çalıştığı, sivil/askeri araştırma çabalarına imkân tanıyan üç buz kırma gemisiyle bölgede faaliyetler yürüttüğü belirtilmektedir.
İkinci kısımda Rusya için Arktik’in; Ukrayna, Beyaz Rusya ve bağımsız Doğu Avrupa ülkeleri gibi bölgeleri kapsayan “yakın çevresinden”[ii] sonra ikinci öncelikli bölgesi haline geldiği belirtilirken bölgede Sovyet döneminden kalma tesisler ile askeri altyapının yenilenmesine[iii] devam ettiğinin altı çizilmektedir. Ayrıca Rusya’nın bölgedeki yeteneklerinin, ABD’nin Avrupa’ya ve Hint-Pasifik bölgesine güç yansıtma yeteneğini de tehdit ettiği ve olası krizlere yanıt verme yeteneğini kısıtlayacağı vurgulanmaktadır.
Rusya-ÇHC işbirliği kısmında ise; her iki ülke arasındaki endişe verici uyumun izlenmeye devam edildiği ve Rusya’nın petrol ve doğal gaz çıkarma faaliyetleri ile enerji ihracatı altyapısının finansmanı için giderek Çin’le bağlarını güçlendirdiği ifade edilmektedir. Bunun yanı sıra askeri alanda Arktik’te icra ettikleri müşterek askeri tatbikatlar[iv] ve Barents Denizi ile Kuzey Kutup sularında deniz güvenliği konularında (terörle, yasadışı göçle, uyuşturucu ve silah kaçakçılığıyla mücadele, yasadışı balıkçılığın önlenmesi vb.) kapsamlı işbirliğine yönelik imzaladıkları mutabakat metniyle[v] ÇHC’nin gelecekte Arktik’teki varlığını artırabileceği değerlendirmesi yapılmıştır.
Güvenlik mimarisi değişikliği kısımda ise Finlandiya ve İsveç’in üyeliği ile Arktik Konsey’in sekiz üyesinden yedisinin NATO üyesi olduğunun altı çizilirken bu genişlemenin İskandinav savunma işbirliğini artırmanın yanı sıra bölgesel işbirliğini de genişletecek bilgi paylaşımı ile tatbikatlar için yeni fırsatlar yaratacağı vurgulanmaktadır.
Üçüncü bölümün “iklim değişikliğinin harekât alanı üzerindeki etkileri” başlıklı son kısımda ise Arktik’in 2030 yılına kadar buzsuz ilk yazını yaşayabileceği ve Arktik rotaların deniz altı kaynaklarına erişimi artıracağı ve bu kapsamda bahse konu değişikliklere yönelik riskleri azaltmak üzere ABD’nin hazır ve donanımlı olmasının gerektiği ifade edilmektedir.
Yeni mücadele alanlarıyla başa çıkabilmek için savunma yaklaşımı başlıklı dördüncü bölümde, nihai hedef olan “Müttefikler ve ortaklarla iş birliği içinde Arktik bölgesini, ABD ana vatanının güvende kaldığı ve hayati ulusal çıkarların korunduğu istikrarlı bir bölge olarak muhafaza etmek” için gerekli vasıtalar ise “geliştir (ehnance), işbirliği yap (engage) ve tatbikatlar (exercise)” başlıkları altında ele alınmıştır.
Bunlardan ilki olan “geliştir” başlığı kapsamında; Arktik harekât ortamına ilişkin anlayışın ve risk yönetimi yeteneğinin geliştirilmesi, “işbirliği yap” başlığı ile; Müttefikler, Ortaklar, yerel yetkililerle Alaska’daki kabile/topluluklar ve endüstri ile işbirliği yapmanın önemi, “tatbikatlar” ile ise birlikte çalışabilirliğin hem bağımsız şekilde hem de Müttefikler ve Ortaklarla birlikte eğitim yaparak Arktik’te varlık göstermek suretiyle geliştirilmesi vurgulanmış, takip eden bölümlerde de konuya ilişkin detaylar açıklanmıştır.
Stratejinin sonuç kısmında; Arktik güvenlik ortamındaki gelişmelere paralel olarak bölgedeki ABD ulusal çıkarlarını korumak için hazırlıklı olunması gerektiği, stratejide yer alan hususların buna rehberlik edeceği ve ABD Müttefikleri ile Ortaklarının uyumlu bir şekilde hareket etmelerini sağlayarak Arktik ve ötesindeki güvenlik ve istikrarı korumak için hükümet çabalarını destekleyeceği belirtilmektedir.
Strateji genel olarak değerlendirildiğinde; öncelikle başta ABD-Kanada Kuzey Amerika Havacılık ve Uzay Savunması Komutanlığı (NORAD) kapsamındaki yetenekler olmak üzere Arktik’te kapsama sağlayan uydular, istihbarat, gözetleme ve keşif (ISR) yeteneklerini geliştirmeye yönelik insansız platformlar ve bunun için gerekli altyapı gibi konulara yönelik ciddi bir Ar-Ge ve yatırım planının bulunduğu görülmektedir. Bu da bize 26 Temmuz 2024 tarihinde Rusya ve ÇHC’ye ait nükleer kabiliyetli stratejik bombardıman uçaklarından oluşan ve ABD-Kanada jetlerince önleme yapılan ortak devriyenin Kuzey Pasifik ve Arktik bölgelerinde Alaska yakınlarında gerçekleştirdiği uçuş faaliyetleri[vi] gibi faaliyetlerin erken ihbarı ve yakından takibi için gerekli her türlü olanağın sağlanacağını göstermektedir. NORAD tarafından bahse konu faaliyetin Kuzey Amerika için acil bir tehdit oluşturmadığı belirtilmekle birlikte nükleer silah taşıma kapasitesine sahip stratejik bombardıman uçaklarının Kuzey Amerika hava sahasına ilk kez birlikte ve bu kadar yakın olması, stratejide öngörülen hususların geçerliğini göstermektedir.
İşbirliği açısından NATO’ya verilen öncelik; Finlandiya ve İsveç’in İttifak’a katılımıyla birlikte artan bilgi paylaşımı ve derinleşen işbirliği stratejisinin, 2021 yılında onaylanan “NATO’nun Avrupa-Atlantik Bölgesi Caydırıcılık ve Savunma Konsepti”[vii] ile Kuzey Atlantik ve Avrupa Arktiği’nin savunmasını kapsayan “Kuzeybatı Bölgesel Planınca” desteklendiğine yönelik yapılan atıfla gösterilmiştir. Bloğun Soğuk Savaş’tan bu yana en büyük tatbikatı olan “Steadfast Defender 2024 Tatbikatı”, bu anlamda ABD’nin NATO’yla bu alandaki işbirliğinin somut göstergesi olup, tatbikatta müttefiklerin Atlantik’i Rusların Arktik’ten ilerlemesine karşı güvence altına alma kapasiteleri test edilmiştir. Arktik bölgesinin her yerine hızlı bir şekilde konuşlanma yeteneğini geliştirdiği ve ekipmanları Arktik koşullarda test fırsatı yarattığı belirtilen stratejide, Müttefikler ve Ortaklarla bu tip tatbikatların icrasına devam edileceği mesajı verilmiştir.
Ukrayna’yla savaş sonrası uygulanan yaptırımlarla birlikte Kuzey Denizi Rotası’nın (NSR) Rusya’nın Batı yaptırımlarını dengelemek için ihtiyaç duyduğu Asya pazarlarına bir bağlantı olarak giderek daha da önemli hale geldiği göz önüne alındığında Rusya’nın Nisan 2023 tarihinde Kuzey Filosu unsurlarının katılımıyla icra ettiği ve deniz yollarını güvence altına alma konusundaki kararlılık mesajının verildiği tatbikata[viii] cevaben ABD destekli NATO tatbikatlarının sayısı ve çapının her geçen yıl artacağı öngörülebilir.
ABD’nin Pasifik’ten sonraki önceliği olduğu değerlendirilen Arktik’e yönelik sorumluluğu, Kanada ile birlikte NATO’nun diğer İskandinav üyeleri olan Norveç, İsveç, Finlandiya ve Danimarka ile paylaşacağı ve bölgeye yönelik faaliyetlere son dönemde Karadeniz üzerindeki uçuşları Rus jetlerince önlenen İngiltere’nin de destek vereceği, ancak bu tip angajmanların gelecekte artarak devam etmesi halinde sıcak çatışma riskinin de artıracağı değerlendirilmektedir.
Sonuç olarak Rusya için doğal gazının %80’i ve petrol üretiminin %17’sinin gerçekleştiği Arktik bölgesi,[ix] Kuzey Denizi Rotası (NSR) boyunca çıkarlarını korumak üzere yüksek öncelikli hale gelmiş olup durumun farkında olan ABD’nin bahse konu strateji ile, bölgede söz sahibi olma çabalarına, Kola Yarımadası’ndaki üsleri/unsurları ile nükleer caydırıcılık kabiliyetini elinde bulunduran Rusya’nın karşılık vereceği değerlendirilmektedir.
[i] “DoD Announces Publication of 2024 Arctic Strategy”, US Department of Defense, https://www.defense.gov/News/Releases/Release/Article/3846206/dod-announces-publication-of-2024-arctic-strategy/, (Erişim Tarihi: 25.07.2024).
[ii] Novak, D., “Russia’s “Near Abroad”, USA Gov Policy, https://www.usagovpolicy.com/russias-near-abroad/, (Erişim Tarihi: 25.07.2024).
[iii] Delanoë, I., “The Russian Navy and the Arctic: A New Reality, Old Challenges”, Network for Strategic Analysis, https://ras-nsa.ca/the-russian-navy-and-the-arctic-a-new-reality-old-challenges/, (Erişim Tarihi: 25.07.2024).
[iv] “China and Russia Conduct Joint Naval Operation Near Alaska, Prompting US Response”, Medium, https://t.ly/6-RZP, (Erişim Tarihi: 25.07.2024).
[v] “FSB signs maritime security cooperation with China in Murmansk”, The Barents Observer, https://thebarentsobserver.com/en/security/2023/04/fsb-signs-maritime-security-cooperation-china-murmansk, (Erişim Tarihi: 26.07.2024).
[vi] Volkov, A., “Russia and China Conduct Joint Bomber Patrol Near Alaska, Prompting US and Canadian Response”, Publicist Journalist, https://publicistjournalist.com/russia-and-china-conduct-joint-bomber-patrol-near-alaska-prompting-us-and-canadian-response/, (Erişim Tarihi: 26.07.2024).
[vii] Ryan K., “NATO’s Concept for Deterrence and Defence of the Euro-Atlantic Area (DDA)”, Belfer Center, https://t.ly/VL2rw, (Erişim Tarihi: 26.07.2024).
[viii] “China and Russia Conduct Joint Naval Operation Near Alaska, Prompting US Response”, a.g.e., (Erişim Tarihi: 26.07.2024).
[ix] Ålander, M., “High North, High Tension: The End of Arctic Illusions”, Foreign Policy Research Institute, https://www.fpri.org/article/2023/05/high-north-high-tension-the-end-of-arctic-illusions/, (Erişim Tarihi: 26.07.2024).