23 Şubat 2025 tarihinde Almanya’da gerçekleştirilen federal seçimler, ülkenin siyasi manzarasında önemli değişikliklere yol açmıştır. Bu seçimler, mevcut koalisyon hükümetinin Kasım 2024 tarihinde dağılmasının ardından erken seçim olarak düzenlenmiştir. Seçim sonuçları, Almanya’nın siyasi dengelerinde kayda değer bir kaymaya işaret etmektedir.
1. Seçim Sonuçları ve Hükümet Kurma Süreci
Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) ve Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) partilerinin oluşturduğu muhafazakâr blok, oyların %28,5’ini alarak birinci parti konumuna yükselmiştir.[1] Bu sonuç, CDU Lideri Friedrich Merz’in şansölye olma ihtimalini güçlendirmiştir. Ancak bu oy oranı tek başına hükümet kurmak için yeterli olmadığından Merz’in koalisyon ortakları arayışı kaçınılmazdır. Olası koalisyon seçenekleri arasında Sosyal Demokrat Parti (SPD) veya Yeşiller Partisi bulunmaktadır.
Aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisi, oyların yaklaşık %20’sini alarak ikinci sıraya yerleşmiş ve tarihindeki en yüksek oy oranına ulaşmıştır. AfD’nin bu yükselişi, özellikle eski Doğu Almanya bölgelerinde belirgin olup bazı bölgelerde %40’ın üzerinde oy almıştır. AfD Lideri Alice Weidel, CDU ile koalisyon yapma isteğini dile getirmiş olsa da Merz bu teklife mesafeli yaklaşmaktadır. CDU seçimde en fazla oyu almış olsa da AfD’nin yükselmesi, özellikle doğu Almanya’da önemli bir değişimi işaret etmiştir. AfD’nin yükselişi, Avrupa’daki aşırı sağ etkilerinin arttığını göstermektedir. AfD’nin Elon Musk ve JD Vance gibi figürlerle olan ittifakı, partinin uluslararası alandaki etkisini artırmaktadır.[2] Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Avrupa siyasetine müdahalesi gözle görülür bir boyuttadır.
SPD, oyların %16’sını alarak üçüncü sıraya gerilemiş ve tarihindeki en düşük oy oranlarından birini kaydetmiştir. Yeşiller Partisi %13,5 oy alırken, Sol Parti (Die Linke) %8,5 ile mecliste temsil edilmeye devam edecektir. Özgür Demokrat Parti (FDP) ise %4,3 oy alarak %5’lik seçim barajının altında kalmış ve meclis dışı kalmıştır.[3]
CDU/CSU’nun hükümet kurabilmesi için mecliste 316 sandalyeye ulaşması gerekmektedir. Mevcut oy oranlarıyla bu çoğunluğa ulaşmak için en az bir koalisyon ortağına ihtiyaç duyulmaktadır. SPD Lideri Olaf Scholz, CDU liderliğindeki bir hükümete katılma niyetinde olmadığını belirtmiştir. Bu durumda, CDU/CSU’nun Yeşiller Partisi ile koalisyon kurma olasılığı gündeme gelmektedir. Ancak iki parti arasındaki politik farklılıklar nedeniyle koalisyon görüşmelerinin zorlu geçmesi beklenmektedir.
2. Merz’in Zaferi ve Geleceğe Dair Fikirleri
69 yaşındaki Merz, Almanya’nın karşılaştığı sorunları dört yıl içinde çözmeyi vaat ederek seçime girmiştir.[4] Aşırı sağ destekli bir girişimde bulunarak Merkel’in daha merkezci politikasından belirgin bir şekilde ayrılmıştır. Friedrich Merz, ABD’nin bu kıtanın geleceğine kayıtsız olduğunu belirterek Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’nün (NATO) geleceğini sorgulamış ve Avrupa’nın savunmasını hızla güçlendirmesi gerektiğini ifade etmiştir. Seçim zaferinin ardından yaptığı açıklamada Avrupa’nın birliğini güçlendirme ve ABD’den bağımsız bir politika izleme hedefini vurgulamıştır.[5] Bu yaklaşım, Almanya’nın dış politikasında önemli değişikliklerin habercisi olabilir. Ayrıca NATO’nun şu anki formunun geleceği hakkında şüpheler olduğunu ve Avrupa’nın bağımsız savunma yeteneğini çok daha hızlı kurması gerekebileceğini belirtmiştir.
Merz, Donald Trump’ın Amerika’sını Rusya’yla eşdeğer bir tehdit olarak gördüğünü ve Avrupa’nın bu iki büyük güvenlik tehdidi tarafından baskı altında olduğunu dile getirmiştir. Fransa ve İngiltere’nin Washington’a yaptığı ziyaretlerin ardından Almanya’nın dünya sahnesinde bir süre kaybolduğunu ve ülkenin yeniden uluslararası alanda daha aktif bir rol oynaması gerektiğini belirtmiştir.[6] Ayrıca Almanya’nın Ukrayna’ya verdiği askeri yardımları sürdürmek istediğini ancak Fransız ve İngilizlerin aksine Ukrayna’ya asker göndermeyi şu an için düşünmediğini ifade etmiştir. Almanya’nın savunma kapasitesinin büyük ölçüde ABD’nin Almanya’daki 35.000 askerine dayandığı için ABD’nin askeri gücünün azalmasının Almanya’nın güvenliğini tehlikeye atabileceğinden endişe duyulmaktadır.[7]
Merz’in siyasi kariyeri, 1994 yılında Almanya Federal Meclisi’ne girmesiyle başlamış, ancak zaman zaman CDU içinde merkezci görüşleriyle çatışmalar yaşamıştır.[8] Özellikle göçmenlik yasalarını sıkılaştırma girişimi, onu merkez sağ CDU’nun daha liberal yaklaşımından uzaklaştırmış ve aşırı sağ AfD’nin oylarını kazanma çabası olarak görülmüştür. Bu hamlesi, partisinde bazı kesimler tarafından eleştirilmiş olsa da Merz’in sağ kanatta daha güçlü bir pozisyon elde etmesini sağlamıştır.[9] Bu vaadi, Almanya’nın sosyal ve kültürel yapısını koruma amacı taşıdığı da düşünülmüştür. Merz, ayrıca Almanya’nın ekonomik büyümesini yeniden sağlamayı ve iş dünyasını canlandırmayı hedeflemektedir. Ekonomi politikalarında ise Merz, borç freninin korunması ve kurumsal vergi indirimleri gibi önlemleri öne çıkarmaktadır. Ancak AfD ve Sol Parti’nin meclisteki güçlü varlığı, bu tür politikaların uygulanmasında engeller oluşturabilir.
Ek olarak seçim sonuçları, uluslararası alanda geniş yankı bulmuştur. ABD Başkanı Donald Trump, CDU/CSU’nun zaferini “Almanya ve ABD için büyük bir gün” olarak nitelendirirken, AfD’nin yükselişi Avrupa’da endişeyle karşılanmıştır. Birçok lider, Almanya’daki aşırı sağın güçlenmesine dikkat çekmiştir. Fransa Cumhurbaşkanı Macron “Güçlü ve egemen Avrupa” fikriyle ve İngiltere Başbakanı Keir Starmer ise kararlılık ve işbirliği mesajlarıyla Merz’i tebrik etmiştirler.[10]Almanya’daki siyasi belirsizlik devam ederken, koalisyon görüşmelerinin uzun sürebileceği tahmin edilmektedir.
Özetle Almanya’nın 23 Şubat 2025 tarihli federal seçimleri, ülkedeki siyasi yapıyı önemli ölçüde değiştirecek sonuçlar doğurmuştur. CDU/CSU, Friedrich Merz’in liderliğinde birinci parti olarak çıkarken, aşırı sağcı AfD büyük bir oy artışıyla ikinci sıraya yerleşmiştir. Merz, Avrupa’nın ABD’ye olan bağımlılığını azaltma çağrısında bulunarak AB’nin birliğini sağlamanın önemine vurgu yapmıştır. AfD’nin yükselişi, seçmenlerin mevcut politikalara karşı duyduğu memnuniyetsizliği ve değişim arzusunu yansıtmaktadır. AfD’nin yükselmesi, Almanya’nın AB’yle olan ilişkisini ciddi şekilde dönüştürebilir.
Diğer partiler, AfD’yi hükümet dışında tutacaklarını belirtmiş olsa da Merz’in liderliğindeki CDU’nun daha sağa kayması, Almanya’nın iç politikasında yeni bir dönemin habercisi olmuştur. Göçmenlik yasalarının sertleştirilmesi ve Avrupa’nın savunma gücünün artırılması gibi politikalar, Merz’in yeni hükümetinin öncelikleri arasında yer alacak gibi görünmektedir. Bu sonuçlar, Avrupa’daki diğer sağcı popülist hareketlerin güç kazanmasını teşvik edebilir, benzer görüşleri paylaşan partilerin ilham kaynağı olabilir. Bu da Avrupa’daki siyasi istikrarı tehdit edebilir ve AB’nin içindeki siyasi dengelerin değişmesini sağlayabilir. Seçimlerin ardından Almanya’daki koalisyon görüşmeleri ve Merz’in hükümet kurma süreci hem Almanya’nın iç siyaseti hem de Avrupa’nın ve dünyanın geleceği açısından kritik bir dönüm noktası oluşturacaktır.
[1] Nette Nöstlinger, Emily Schultheis, Chris Lunday and Hanne Cokelaere, “What’s next after Merz’s conservatives win German election”, Politico, https://www.politico.eu/article/german-election-results-2025-friedrich-merz-cdu-conservative-party-win-exit-poll/ (Erişim Tarihi: 23.02.2025).
[2] Sophie Tanno & Nadine Schmidt, “Germany’s far-right may be frozen out of power, but the AfD is now a powerful force”, CNN, https://edition.cnn.com/2025/02/24/europe/germany-election-afd-cdu-intl/index.html (Erişim Tarihi: 23.02.2025).
[3] Aynı yer.
[4] Jessica Parker, “Friedrich Merz: Risk-taker who flirted with far right”, BBC, https://www.bbc.com/news/articles/cdxnzkyw7n1o (Erişim Tarihi: 23.02.2025).
[5] Paul Kirby, “Germany’s conservatives celebrate, but far right enjoy record result”, BBC, https://www.bbc.com/news/articles/cvgenlw94n3o(Erişim Tarihi: 23.02.2025).
[6] Aynı yer.
[7] Katya Adler, “New German leader signals seismic shift in transatlantic relations”, BBC, https://www.bbc.com/news/articles/cpv4n0dg3v3o(Erişim Tarihi: 23.02.2025).
[8] Aynı yer.
[9] Aynı yer.
[10] Sophie Tanno, Helen Regan, Frederik Pleitgen & Stephanie Halasz, “Merz warns Europe should seek ‘independence’ from US after conservatives win German election – and far-right support surges”, CNN, https://edition.cnn.com/2025/02/23/europe/german-election-results-cdu-afd-intl/index.html, (Erişim Tarihi: 23.02.2025).