2022 Yılında Rus Dış Politikası

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

2022 yılında Rusya Dış Politikası geçmiş yıllara göre en zor dönemini geçirmiştir. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, daha önceki yıllarda verdiği bir röportajda Sovyetler Birliği’nin dağılmasını en büyük jeopolitik felaket olduğunu ifade etmişti. Bunun ardından Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesi, Sovyetler Birliği’nin yıkılışı kadar büyük bir jeopolitik felaket olmasa da Rusya için son yılların en büyük sorunlarıyla karşı karşıya kalmasına neden olmuştur.

Rusya’nın 2014 yılında önce Kırım’ı ilhakı ve ardından Donbas Bölgesi’ni işgal etmesi, stratejik bir başarı olarak sayılmıştır. Bunun ardından Rusya’nın 2015 yılında Şam yönetimini korumak adına Suriye’de gerçekleştirdiği askeri müdahale ve hava kuvvetleriyle yürüttüğü operasyonlar nedeniyle Rusya’nın küresel bir güç haline geldiği konuşulmaya başlanmıştır. Dolayısıyla Rusya’nın askeri müdahaleleri yeni değildir. Ancak 2022 yılında Ukrayna’yı işgal etmesi, Rusya’nın küresel güç olduğu yönündeki algıyı zedelemiş ve Moskova yönetimi prestij kaybetmiştir.

Bilindiği üzere Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik müdahalesi, çeşitli sonuçlara yol açmıştır ve bu sonuçların büyük kısmı, Rusya’nın aleyhine olmuştur. Öncelikle Rusya, dünyada saldırgan bir güç olarak kabul edilmiştir. Bu nedenle Ukrayna, Rusya’ya karşı savaşında neredeyse tüm dünyanın desteğini elde etmiştir. Başta Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) üyesi ülkeler olmak üzere 50’den fazla ülke, Ukrayna’ya destek vermiştir. Ayrıca NATO üyesi ülkeler, Ukrayna’ya askeri ve ekonomik destek sağlamıştır.

Dahası Kremlin yönetimi, dost olarak gördüğü Çin, Hindistan ve Brezilya gibi BRICS üyesi ülkelerden de destek alamamıştır. Hatta bu ülkeler, Rusya’nın bir an önce savaşı sona erdirmesi gerektiği çağrısında bulunmuşlardır. Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü (KGAÖ) üyesi müttefikleri bile Rusya’nın güç kullanmasını onaylamamış ve Ukrayna’ya asker göndermek istememiştir. Buna ek olarak Rusya’nın Ukrayna’yı işgal girişimi ve toprak ilhakları, Kazakistan’ın Rusya’dan tehdit algılamasına neden olmuştur.

Rusya için olumsuz olan ikinci önemli gelişme, Ukrayna’da askeri anlamda başarısız olmasıdır. Rusya, Ukrayna’daki savaş stratejisini birkaç kez değiştirmek zorunda kalmıştır. Rusya’nın Ukrayna’nın tamamını birkaç gün içerisinde kontrol altına alarak ve Zelenski yönetimini devirme planı başarısız olmuştur. Rusya’nın işgal girişimi Ukraynalıların beklenmedik direnişiyle karşılaşmıştır. Kiev’i ele geçirme fikrinden vazgeçen Rusya, ilgisini Ukrayna’nın güney bölgelerine yoğunlaştırmıştır.

2022 yılının Mart ayında varılan diplomatik mutabakatın da başarısız olmasıyla Rusya, ikinci kez kapsamlı işgal girişimini başlatmış ve Moldova sınırına kadar Ukrayna’nın güneyinin tamamını ele geçirmek istemiştir. Ancak bu planı da sonuç vermemiş ve daha önce kontrol altında tuttuğu Donbas bölgesine ek olarak Herson ve Zaporijya bölgelerini işgal etmiştir. 2022 senesinin Eylül ayında da bu bölgelerde referandum düzenleyerek ilhak ettiğini açıklamıştır. Ancak bu bölgelerin ötesine geçememiş ve aynı yılın Kasım ayınında savunma pozisyonuna geçmek zorunda kalmıştır. Hatta referandum düzenlediği ve Rusya toprağı olarak anayasasına dahil ettiği Herson bölgesinden de çekilmek zorunda kalmıştır.

Rusya’nın savaş stratejisi bakımından olumsuz gelişmelerden bir diğeri de Kırım’a ve Rusya’yı adaya bağlayan stratejik öneme sahip Kerç Köprüsü’ne yapılan saldırılar olmuştur. Kırım, 2014 yılından beri Ukrayna saldırısına maruz kalmamıştı. Ancak 2022 senesinin Ağustos ayından sonra Kırım, insansız hava araçlarının saldırılarına maruz kalmaya başlamıştır ve Kırım’ın “güvenlik adası” olduğu şeklindeki fikir ortadan kalkmıştır. Kerç Köprüsü’nün patlatılmasıyla da Ukrayna’nın Rusya’ya yönelik çekingenliğinin kalmadığı anlaşılmıştır. Hatta 2022 yılın son üç ayı boyunca Ukrayna, Rusya’nın iç bölgelerine yönelik saldırılar düzenlemeye başlamış ve Rus askeri üslerini ve stratejik petrol rafinelerini vurmuştur.

Buna karşılık Rusya, Ukrayna’nın enerji ve diğer sivil altyapısına saldırarak ülkeyi toplumsal felakete sürükleme hamlesinde bulunmuştur. Rusya’nın savaş stratejisi bakımından 2022 yılının son ayları, Ukrayna’nın altyapısını ve askeri kapasitesini yok etme üzerine kurgulanmıştır.

Rusya için ekonomik bakımdan da 2022 yılı maliyetli geçmiştir. Ülkeye özellikle de enerji sektöründe uygulanan yaptırımlar, ciddi bir gelir kaybına yol açmıştır. 2021 senesinde Avrupa doğalgaz pazarının %40’ına sahip olarak lider konumda bulunan Rusya’nın payı, 2022 yılının Aralık ayında %90 azalmıştır. Avrupa ülkeleri, ihtiyacı olan miktarın dışında Rusya’dan doğalgaz alımlarını kesmiştir.

2022 yılının ortalarında Rusya’nın Avrupa’ya giden doğalgazı kesmesi, sadece Avrupa’da değil; dünyada enerji krizi yaşanmasına yol açmıştır. Moskova yönetiminin doğalgazı kesmesinin amaçlarından biri, Avrupa’nın Ukrayna’ya verdiği desteği sona erdirmek istemesidir. Ancak bu gelişme, Batı’nın başını ağrıtırken; Rusya’nın beklediği sonucu vermemiştir. Avrupa; Ortadoğu, Kuzey Afrika ve ABD’den ihtiyacı olan doğalgazı alarak kışa hazırlanabilmiştir. Bunun yanı sıra bir de Kuzey Akım-1 ve Kuzey Akım-2 Doğalgaz Boru Hatları patlatılarak Rusya’nın Avrupa’yla olan enerji işbirliği temelden sona erdirilmiştir. Avrupa’nın doğalgaz pazarında başat konumda olan Rusya, bir sene içerisinde söz konusu pazardan tamamen dışlanma noktasına gelmiştir.

Benzer bir durum da petrol kaynakları hasebiyle yaşanmıştır. Avrupa, Rus petrollerini satın almayı aşamalı olarak azaltmış ve 5 Aralık 2022 tarihinde deniz yoluyla gelen Rus petrollerinin alımını tamamen durdurmuştur. Ayrıca G7 ülkeleri, Rusya’dan deniz yoluyla petrol alacak ülkelere de varil başına 60 dolar tavan fiyatı uygulamıştır. Buna uymayanları ise yaptırımla tehdit etmiştir. Böylelikle Rusya, Avrupa’daki doğalgaz ve petrol pazarını tamamen kaybetmiştir. Rusya, Avrupa’ya alternatif enerji pazarları bulmuşsa da petrol ihracatını 2022 yılının Aralık ayına geldiğinde zararına ticaret yapma noktasına gelmiştir. Ayrıca Rusya’nın Batı bankalarında bulunan yaklaşık 300 milyar dolar değerindeki hesaplarına ve mal varlıklarına da el konulmuştur. Batı’nın bu kararı, Rusya’nın savaşı finanse etmesine zarar vermiştir.

Batı’nın Rusya’ya yönelik baskıları devam ederken; Ukrayna Ordusu, ciddi seviyede silahlandırılmıştır. Rusların açıklamalarına göre ABD ve Batılı müttefikleri, Ukrayna’ya 2022 yılında yaklaşık 50 milyar dolar değerinde silah desteği sağlamıştır. 2022 yılının Aralık ayında da ABD tarafından kabul edilen 2023 yılı bütçesi kapsamında ABD, Ukrayna’ya 45 milyar dolar değerinde ek yardımda bulunma kararı almıştır. ABD’nin bu hamlesi; Rusya’nın Batı’dan Ukrayna’nın silahlandırılmaması şeklindeki talebinim ciddiye alınmadığını göstermektedir. Zira Batı, Ukrayna’daki savaşı, bir yıpratma savaşına dönüştürmek istemektedir.

Sonuç olarak Rusya, dünyadan izole edilmeye çalışılmaktadır. Rusya, ekonomik ve askeri açıdan zayıflatılmak istenilmektedir. Tüm bu bilgilerden hareketle, 2023 yılının 2022 senesinin devamı olarak Rusya için ağır bir şekilde geçeceği öngörülebilir.


Dr. Sabir ASKEROĞLU
Dr. Sabir ASKEROĞLU
Lisans öğrenimini Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler bölümünde tamamlayan Dr. Sabir Askeroğlu, yüksek lisans derecesini Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’nda almıştır. Doktora eğitimini İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’nda tamamlayan Dr. Askeroğlu, çeşitli düşünce kuruluşlarında görev yapmıştır. Başlıca ilgi alanları, Avrasya çalışmaları ve Rus dış politikası olan Dr. Askeroğlu, iyi derecede Rusça ve İngilizce bilmektedir.

Benzer İçerikler