Amerikan kültüründe etkili bir figür olan Taylor Swift, özellikle 2020 ve 2024 ABD Başkanlık Seçimleri sırasında müziğini ve kamusal kişiliğini siyasi aktivizmle giderek daha fazla iç içe hale getirmiştir. Esasen apolitik bir sanatçıdan sosyal meselelerin sesli bir savunucusuna geçişinin, özellikle genç grupların seçimlere katılımı üzerinde önemli etkileri olmuştur.
Swift, 2020 Başkanlık Seçimleri sırasında Joe Biden ve Kamala Harris’i destekleyerek seçmen kayıtlarını ve seferberliğini teşvik etmek için kendi platformunu kullanmıştır. Sanatçının çok ses getiren ve muhalif temelde kaleme alınmış “Only the Young” şarkısı, Biden-Harris kampanyasıyla özdeşleşerek Swift’in yenilikçi değerlere olan bağlılığını pekiştirmiştir. Bu stratejik hamle, Swift’in genç seçmenler için seçimin önemini vurgulamadaki rolüne dikkat çeken Harris tarafından takdirle karşılanmıştır. Araştırmalar, Swift’in desteğinin çok önemli olduğunu ortaya koyarken; Swift, LeBron James’in ardından Biden’ın zaferinde en etkili ikinci ünlü olarak tanımlanmasına sebep olmuştur.[i]
Swift’in hayran kitlesinin ilgisini çekme ve onları siyasi meseleler etrafında harekete geçirme becerisi, ünlülerin seçmen davranışı üzerindeki etkisinin altını çizmektedir. Swift’in desteklenmesinin ardından özellikle genç kadınlar arasında seçmen kayıtlarında gözle görülür bir artış yaşanmıştır.Bu olgu, ünlülerin etkisinin geleneksel siyasi angajmanların ötesine geçerek kültürel figürlerin seçim sonuçlarında kritik aktörler olarak hizmet etmesine nasıl olanak tanıdığını vurgulamaktadır.
2024 Başkanlık Seçimleri yaklaşırken Swift’in desteği hem Biden kampanyası hem de rakipleri için bir odak noktası haline gelmiştir. Raporlar, Biden kampanyasının onu çok önemli bir destek kaynağı olarak gördüğünü ve azalan halk desteğini artırmayı amaçlayan bir “Taylor Swift stratejisini” yansıttığını gösteriyordu. Swift’in desteğinin genç seçmenleri etkileme potansiyeli, tabandan gelen çabaları harekete geçirmek için gerekli görülüyordu.[ii]
Trump tarafından sert bir karşılık alan Swift’in bu hareketleri yalnızca kamuoyunda kalmamış, adaylar tarafından da ciddiye alınan ve etkileri önemsenen bir duruma evrilmiştir. Bir ABD başkan adayının ünlü bir figürü hedef alan sözler söylemesi, siyasi açıdan sanatçıların gelmiş oldukları yeri ve kamuoyunu etkileme becerilerini ifade etmektedir.[iii]
Swift, 10 Eylül 2024 tarihinde ilk başkanlık tartışmasının ardından Kamala Harris ve Tim Walz’ı desteklediğini açıklamıştır. Bu duyurunun zamanlaması dikkat çekiciydi ve kampanyanın kritik bir anına denk geliyordu. Swift’in desteği, ünlü aktivizminde bir uzmanlık dersi olarak övülmüş ve siyasi analizciler bunun seçim döngüsünün en etkili desteklerinden biri olduğunu öne sürmüştür. Swift’in ardından pek çok Amerikalı sanatçı siyasi desteklerini kamuoyuyla paylaşmaya başlamıştır.
Swift’in siyasi katılımı, müzisyenlerin ve kültürel figürlerin siyasi anlatıları nasıl şekillendirebileceğine dair daha geniş bir eğilimi göstermektedir. “Miss Americana & the Heartbreak Prince” ve ‘Only the Young’ gibi şarkılar onun siyasi uyanışının yansımaları olarak yorumlanmış ve siyasi söylemlerde özgünlük arayan Amerikan neslinde derin yankı uyandırmıştır.[iv]
Ünlülerin desteklerinin seçimler üzerindeki etkisi, günümüz Amerikasında siyasi katılımın doğası hakkında kritik soruları gündeme getirmektedir. Kutuplaşma ve geleneksel siyasi figürlere karşı hayal kırıklığıyla şekillenen bir ortamda Taylor Swift gibi ünlüler, siyasi söylem için önemli mecralar olarak ortaya çıkmaktadırlar. Dahası Swift’in apolitik bir sanatçıdan siyasi görüşlerini paylaşan bir savunucuya geçişi, seçmen tabanlarını harekete geçirmek için kültürel figürleri nasıl etkili bir şekilde kullanabileceğine dair önemli bir değişimi yansıtmaktadır.
Taylor Swift’in kariyerine “country” müzikle başlaması, onun “Amerikalı” imajını pekiştirmiş ve bu samimi görünüm, seçmenler ve destekçileri üzerinde derin bir etki yaratmıştır. Bu bağlamda Swift’in müziği ve kişiliği, birçok kişi tarafından içten ve ulaşılabilir olarak nitelendirilmiş, böylece gençler ve çeşitli demografik gruplar arasında güçlü bir bağ kurulmuştur. Özellikle bu samimi imajı, onun politik aktivizmine geçişinde de önemli bir rol oynamış ve hayranlarının siyasi meselelerdeki katılımını teşvik etmiştir.
Swift’in destekleri, ünlülerin siyasi söylemdeki rolü hakkında daha geniş tartışmalara yol açmıştır. Kamuya mal olmuş kişiler siyasi meselelere giderek daha fazla müdahil oldukça eğlence ve siyaset arasındaki sınırlar da bulanıklaşmaktadır. Bu olgu, bu tür desteklerin gerçekliğine ilişkin kafa karışıklığını da beraberinde getirmektedir. Şahısların düşünceleri kendi gerçek fikirleri mi yoksa bir halk hareketi oluşturmak için planlı düzenlenen bir stratejik pazarlama hamlelerinden mi ibaret? Bu sorunun cevabı her ne olursa olsun ünlülerin seçmen davranışları üzerindeki etkisi göz ardı edilemez. Swift’in aktivizmi, hayranlarını demokratik sürece katılmaya teşvik ederek etkisini sivil katılım için bir araca dönüştürmektedir.
Örneğin Biden-Harris kampanyası sırasında “Only the Young” şarkısının stratejik kullanımı sadece kampanyanın mesajını güçlendirmekle kalmamış, aynı zamanda müziğin siyasi ifade için bir araç olarak gücünü de vurgulamıştır. Swift, müziğinin siyasi bir bağlamda kullanılmasına izin vererek diğer sanatçıların izlemesi için bir emsal oluşturmuş ve çalışmalarının siyasi söylemi şekillendirmede ve desteği harekete geçirmede etkili olabileceğini göstermiştir.
Siyasi ortam değişmeye devam ederken Swift’in etkisi, aktivizm ile ana akım siyaset arasındaki boşluğu etkili bir şekilde doldurabilecek kültürel ikonlarla etkileşime geçmenin önemini vurgulamaktadır. Seçimlerde ünlülerin gücünün giderek daha fazla kabul görmesi, geleneksel siyasi katılım yöntemlerinin artık genç nesillerde yankı bulamayabileceği daha geniş toplumsal değişimleri yansıtmaktadır. Bunun yerine eserleri aracılığıyla siyasi mesajları özgün bir şekilde iletebilen sanatçılar seçim sürecinin önemli oyuncuları haline gelmektedir.
Swift’in katılımının sonuçları muhtemelen seçim sonuçlarının ötesinde yankı bulacaktır. Swift’in aktivizmi, özellikle kampanyalar seçmenlerle bağlantı kurmak için sosyal medya ve kültürel trendlerin etkisinden yararlanmak istediklerinden gelecekteki siyasi katılım stratejileri için bir plan niteliği taşımaktadır. Daha fazla ünlü siyasi roller üstlendikçe eğlence ve siyaset arasındaki ilişki muhtemelen dönüşmeye devam edecek ve adayların mesajlarını iletme ve farklı seçmen kitleleriyle etkileşim kurma biçimlerini şekillendirecektir.
Sonuç olarak Taylor Swift’in 2020 ve 2024 ABD Başkanlık Seçimleri üzerindeki etkisi, Amerika’da kültür, müzik ve siyasetin derin kesişimini örneklemektedir. Swift’in genç seçmenleri harekete geçirme ve acil sosyal meseleler etrafında tartışmaları kolaylaştırma becerisi, siyasi katılımı şekillendirmede ünlülerin onayının gücünü göstermektedir. İleriye dönük olarak Swift’in etkisi, sivil katılıma ilham vermek ve Amerikan demokrasisinin geleceği hakkında anlamlı diyalogları teşvik etmek için sanatçıların eşsiz kültürel sermayesinden yararlanan yeni bir aktivizm çağının önünü açabilir.
[i] “Taylor Swift and Tom Hanks among most influential celebrities in 2020 US election”, NME.COM, https://www.nme.com/news/music/taylor-swift-and-tom-hanks-among-most-influential-celebrities-in-2020-us-election-2803521, (Erişim Tarihi: 19.09.2024).
[ii] “Inside Biden’s Anti-Trump Battle Plan (and Where Taylor Swift Fits In)”, The New York Times,https://www.nytimes.com/2024/01/29/us/politics/biden-trump-election-taylor-swift.html, (Erişim Tarihi: 19.09.2024).
[iii] “Trump says he hates Taylor Swift after she endorses Kamala Harris”, The Guardian, https://www.theguardian.com/us-news/2024/sep/15/trump-taylor-swift-kamala-harris-election, (Erişim Tarihi: 19.09.2024).
[iv] “A Timeline of Taylor Swift’s Political Evolution”, Billboard.com, https://www.billboard.com/music/pop/taylor-swift-political-evolution-timeline-8528527/, (Erişim Tarihi: 19.09.2024).
