15 Mart 2011 tarihinde başlayan Suriye İç Savaşı, geçen 13 yıllık süre zarfında bütün büyük aktörlerin güç mücadelesine giriştiği bir proxy savaş alanına dönüşmüştü. Bununla beraber güvenlik dosyalarının ön planda tutulduğu fakat keskin bir şekilde göz ardı edilen enerji güvenliği dinamikleri, Suriye’nin kuzeyinde YPG/PKK terör örgütünün bölgeyi işgal etmesiyle büyük oranda bozulmuştur. Suriye’de ekonomik krizin başlıca sebebi, enerji sahalarının YPG/PKK terör örgütü tarafından ele geçirilmesidir denebilir.
Suriye, diğer Arap ülkelerine kıyasla daha mütevazi ve ulusal sınırlar içerisinde yetebilen petrol ve doğalgaz rezervlerine sahip bir ülkedir. Lakin enerji kaynaklarının “asimetrik” oluşu ülkede ekonomi dinamiklerin bölgesel bazda büyük değişiklikler göstermesine yol açmıştır. Yaşanan terör işgaline ek olarak enerji altyapısının, santrallerinin ve trafo merkezlerinin sık sık sabotaja maruz kalması iç savaşın kalıcı etkileri arasında bulunmaktadır.[1] Elektrifikasyon kavramı üzerinde enerji güvenliği incelenecek olursa bugün elektrifikasyonunu tamamlamamış veya geliştirememiş hiçbir ülke sanayide veya ekonomide yapısal reform yapamayacağı gibi refah seviyesini de arttıramaz.
YPG/PKK terör örgütü, Suriye’nin petrol kaynaklarının yaklaşık %70’ini kontrol etmektedir. Suriye’deki önemli enerji sahaları arasında Al-Ward ve Al-Taym sahaları yer almakta olup her biri günlük 50.000 varil petrol üretmektedir. Diğer önemli sahalar arasında Irak-Suriye petrol boru hattındaki T2 İstasyonu, Al-Jafra ve Conoco sahaları bulunmaktadır. Al-Hasakah ilinin güney kırsalında yer alan Al-Suwaydiyah ve Al-Rimelan sahaları da büyük üretim kapasitesine sahiptir; Al-Suwaydiyah sahasında 1.322 petrol kuyusu bulunurken, Al-Rimelan sahasında ise 25 gaz kuyusu mevcuttur. Bu iki sahanın birleşik üretimi 2010 yılı sonlarına kadar günlük yaklaşık 200.000 varil olmuştur. Ayrıca Markada ve Tishreen Kabibiya bölgeleri ile Al-Rakka ilindeki küçük petrol kuyuları da önemli üretim alanları arasında sayılmaktadır.
Orta Suriye’de Al-Shaer sahası günlük 3 milyon metreküplük gaz üretimiyle dikkat çekmektedir ve Palmira bölgesindeki sahalar, özellikle Al-Hail, Arak, Hayyan, Jahar, Al-Mahr ve Abu Rabah, toplamda günlük 9.000 varil üretim yapmaktadır. Suriye’nin petrol üretimi, 1980’lerde günlük 600.000 varile kadar çıkmışken, 2010 yılında bu rakam 400.000 varile düşmüştür. 2011’deki iç savaş ve yaptırımlar, yabancı petrol şirketlerinin Suriye’deki operasyonlarını durdurmalarına yol açmıştır.[2]
Enerji gelirleri Suriye bütçesinin %30’unu oluşturmaktadır. YPG/PKK işgali sonucunda kontrol edilen bölgelerde petrol, aracılar üzerinden satılmakta veya rejim kontrolündeki bölgelere kaçak yollarla gönderilmektedir. Günlük yüzlerce kamyon petrolün rejim bölgelerine taşındığı bilinmekteydi. YPG/PKK’nin kontrolündeki bölgelerde üretim, büyük ölçüde yerel tüketim için kullanılmakta olup günlük 50.000-100.000 varil arasında değişmektedir.[3] Ancak savaş, altyapıyı büyük oranda tahrip ettiğinden tam üretim kapasitesine ulaşılamamaktadır. Yaptırımların özel lisans izinleri ile delindiği ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD) petrol firmalarının bölgede birçok kez petrol ticareti yaptığını ve özellikle eski özel kuvvetler mensuplarının da bu ticaretten pay aldığını belgeleyen iddialarında olduğu bilinmektedir.[4]
Bu sahalardan elde edilen gelirlerle ilgili kesin rakamlar belirlemek zordur. Çünkü ticaretin bir kısmı gayri meşru şekilde gerçekleşmektedir ve şeffaflık eksikliği vardır. Ancak The New York Times (2019) tarafından yapılan bir tahmine göre; YPG/PKK yıllık olarak 50 milyon dolar kadar petrol gelir elde edebilmektedir. Bu gelirlerin çoğu, yerel pazarlara ve bazı uluslararası alıcılara yapılan satışlardan elde edilmektedir. 2023 yılında YPG/PKK’nın kontrol ettikleri bölgelerde petrol üretiminden elde ettikleri gelirlerin yaklaşık 1-2 milyar doları bulduğu tahmin edilmektedir.[5] Elde edilen gelir kalemleri ile örgütün zamanla uluslararası destek görmesinin yanı sıra özel şirketler aracılığıyla askeri faaliyetlerini de genişlettiği görülmektedir.[6]
Petrol dışında YPG/PKK aynı zamanda Deir ez-Zor bölgesindeki gaz sahalarından da gaz üretimi yapmaktadır. Ancak gaz üretimi, petrol üretimi kadar önemli değildir, yine de bölgedeki enerji ihtiyaçları ve YPG/PKK’nin gelirine katkıda bulunmaktadır.
Bu kaynaklar, YPG/PKK’nin özerkliğinin sürdürülebilmesi için kritik bir rol oynamıştır, ancak aynı zamanda uluslararası ilgi de çekmiştir. Özellikle ABD, bu petrol sahalarını diğer gruplardan veya Suriye rejiminden korumak için bölgeye asker göndermiştir. Petrol ticareti, Suriye’deki jeopolitik mücadelenin merkezi bir noktası haline gelmiş olup çeşitli aktörler bu değerli kaynaklar üzerinde kontrol sahibi olabilmek için mücadele etmektedir.
8 Aralık 2024 tarihinde Esad iktidarının tamamen son bulmasıyla beraber artık ülkede de facto olarak tarafların birleşmesi ve ortak bir ulusal mutabakatın gerçekleşmesi beklenmektedir. Lakin Suriye yaşamış olduğu 13 yıllık iç savaş sonucunda enerji altyapısının kritik bütün eklemlerini kaybetmiştir. Bu durumda oluşacak yeni hükümette birleştirici bir anayasasının çıkartılması için YPG/PKK’nin elinde petrol gelirlerinin bulunması büyük bir koz olarak görülmektedir. YPG/PKK için petrol ticareti terör finansman aracı olarak kullanılmanın dışında uluslararası meşruiyet alanı yaratmak için istismar edilen jeopolitik bir alandır.
Ülkenin tekrardan inşa edilme sürecinde petrol gelirleri hayati önem taşımaktadır. Olası bir anlaşmazlıkta muhalif güçler ile YPG/PKK’nin sahada kısa süre içerisinde karşı karşıya geleceği zor bir tahmin değildir. Adil ve tabana yayılan gelir modellemesinin yapılması; üniter devlet yapısının korunmasına bağlı olmakla beraber geçiş hükümeti döneminde kurumların fazla zarar görmemesi veya yönetim hafızasının rejim değişikliği sebebiyle silinmemesinden geçmektedir.
Suriye’nin meşru ve müreffeh bir topluma kavuşmasının anahtarının YPG/PKK terör örgütü tarafından işgal edilen bölgelerde bulunan sahalarda olduğu saptanmaktadır. Sanayisinin büyük ölçüde iç savaş döneminde yitiren devletin rejim geçişi esnasında kullanabileceği ve tersine göçü başlatacak alanları açması için bütün finans alanlarına ihtiyaç duymaktadır. Burada güvenlik politikalarına ek uluslararası alanda tanınan meşru bir Suriye Hükümeti’nin teşkil edilmesi de sahada YPG/PKK’nin ortadan kaldırılmasına katkıda bulunacaktır.
Son olarak Türkiye, Suriye’nin elektrik altyapısının yeniden inşasına da dahil olabilir. Türkiye’nin inşaat sektörü ve enerji sektöründeki deneyimi, Suriye’nin enerji altyapısını yeniden kurma sürecinde önemli bir rol oynayabilir. Bu tür bir işbirliği, Türkiye için hem ekonomik fırsatlar sunabilir hem de Suriye’nin yeniden yapılanmasında önemli bir adım olabilir. Türkiye’nin Suriye’nin yeni yönetimiyle birlikte bölgesel enerji güvenliği sağlama amacı güdebileceği potansiyel bir işbirliği, enerji hatları ve boru hatları projelerini içerebilir. Türkiye, Suriye toprakları üzerinden geçen enerji hatlarıyla Orta Doğu’dan Avrupa’ya enerji taşımacılığında kritik bir rol oynamaktadır. Bu bağlamda Türkiye ve Suriye’nin yeni yönetimi, enerji taşıma hatlarını güvence altına almak için birlikte çalışabilir.
[1] “Syria Oil and Gas”, The Energy Consulting Group, https://www.energy-cg.com/MiddleEast/Syria/Syria%20Oil%20and%20Gas%20Overview.html, (Erişim Tarihi: 09.12.2024).
[2] “Syria’s oil industry was once booming. Could it be again?”, Al Majalla, https://en.majalla.com/node/321896/business-economy/syria%E2%80%99s-oil-industry-was-once-booming-could-it-be-again, (Erişim Tarihi: 09.12.2024).
[3] “OPINION-Oil production, trade of terrorist group PKK/YPG/PKK”, Energy Terminal, https://www.aa.com.tr/en/energy/oil/opinion-oil-production-trade-of-terrorist-group-pkk-YPG/PKK/39249, (Erişim Tarihi:09.12.2024).
[4] “US oil firm operating in ‘murky’ Syria oil business”, MEM, https://www.middleeastmonitor.com/20210125-us-oil-firm-operating-in-murky-syria-oil-business/, (Erişim Tarihi: 09.12.2024).
[5] “Annual Report and Accounts 2023”, Gulfsans, https://gulfsands.com/wp-content/uploads/2024/05/Gulfsands_Annual-Report-2023_WEB.pdf, (Erişim Tarihi: 09.12.2024).
[6] “US and British volunteers describe fighting with Kurds in Syria”, MEE, https://www.middleeasteye.net/news/us-and-british-volunteers-describe-fighting-kurds-syria, (Erişim Tarihi: 09.12.2024).