Analiz

Taliban’ın Diplomatik Stratejileri: Meşruiyet ve Uluslararası Tanınma Arayışı

Taliban’ın diplomasi alanındaki geleceği, uluslararası tanınma eksikliği ve meşruiyet arayışı çerçevesinde karmaşık bir seyir izleyecektir.
Hiçbir ülke, Taliban’ı Afganistan’ın resmi hükümeti olarak tanımamış olup bu durum Taliban’ın uluslararası alanda etkin diplomatik girişimlerde bulunmasını engellemektedir.
Taliban’ın diplomatik temsilcilikleri, çoğu ülke tarafından resmi olarak tanınmamaktadır ve bu durum, Afgan vatandaşlarının hukuki statüleri üzerinde olumsuz etkilere yol açmaktadır.

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Taliban, eski Afgan hükümetine ait diplomatik misyonları tanımayı durdurarak uluslararası diplomatik kontrolü ele geçirmeye ve küresel çapta tanınma sağlamaya yönelik adımlar atmaktadır. Bu hamle, Taliban’ın Afganistan’daki yönetimini uluslararası arenada meşrulaştırma hedefiyle örtüşmekle birlikte küresel tanınma eksikliği bu süreci zorlaştırmaktadır. Şu ana kadar hiçbir ülke, Taliban’ı Afganistan’ın resmi hükümeti olarak tanımamış olup bu durum Taliban’ın uluslararası alanda etkin diplomatik girişimlerde bulunmasını engellemektedir. Birleşmiş Milletler’de (BM) Afganistan’ın koltuğunun hâlâ eski hükümet temsilcileri tarafından doldurulması, Taliban’ın meşruiyet arayışındaki belirsizliği gözler önüne sermektedir.

Taliban’ın eski Afgan hükümetine ait diplomatik misyonları tanımayı bırakma kararı, uluslararası alanda kayda değer bir gelişme olarak değerlendirilebilir. Bu adım, Taliban’ın diplomatik kontrolü ele geçirme çabaları çerçevesinde görülmektedir. Liderlerinin bir kısmı uluslararası yaptırımlara tabi olan Taliban yönetimi, Birleşmiş Milletler nezdinde resmî olarak tanınmamaktadır. BM’deki Afganistan koltuğunun hâlâ eski hükümet temsilcileri tarafından doldurulması, bu duruma bir örnek teşkil etmektedir.[i] Alınan bu karar, diplomatik yapılar üzerindeki mevcut güç dengesini değiştirme ve Taliban yönetimini diplomatik alanda ön plana çıkarma hedefiyle atılmış bir adım olarak değerlendirilebilir.

Taliban’ın izlediği politikanın yol açtığı sonuçlardan biri, Umman’ın Afganistan’ın Maskat Büyükelçiliğini Taliban kontrolüne devretmesidir. Taliban, Umman’daki büyükelçiliğin yeniden faaliyete geçmesinin iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendireceğini belirtmesine rağmen bu adım, uluslararası toplumun Taliban’ı tanıma sürecini hızlandırmamıştır. Taliban’ın diplomatik temsilcilikleri bazı ülkelerle belirli düzeyde ilişkiler kurmuş olsa da İran, Rusya ve Çin gibi yakın komşular da dâhil olmak üzere hiçbir ülke Taliban yönetimini resmî olarak tanımamaktadır.[ii]

Londra’daki Afganistan Büyükelçiliği’nin kapanması, Taliban’ın eski hükümete bağlı kurum ve kuruluşlarla bağları koparma ve Afganistan’da tek yetkili olma politikasının bir yansıması olarak değerlendirilebilir. Bu gelişme, İngiltere’nin Taliban hükümetini tanımaması ve resmi diplomatik ilişkiler kurmaması sonucu gerçekleşmiştir. İngiltere, Afgan halkına insani yardım sağlamaya devam ettiğini belirtse de Afganistan’daki diplomatik ilişkilerini Katar’ın Doha şehri üzerinden yürütmektedir. Bu durum, Taliban yönetiminin uluslararası tanınma çabalarında karşılaştığı zorlukları ve birçok ülkenin Taliban’la yalnızca “pragmatik etkileşim” düzeyinde ilişki kurma yaklaşımını ortaya koymaktadır.[iii] Taliban, Afganların kendi kontrolü altındaki büyükelçiliklerle işbirliği yapmalarını teşvik etse de uluslararası tanınma eksikliği, bu misyonların geniş çapta kabul edilmesini zorlaştırmaktadır.

Taliban’ın yurtdışındaki diplomatik misyonları kendi kontrolü altına alma girişimleri, grubun uluslararası tanınma arayışının bir parçası olarak değerlendirilebilir; ancak bu adımlar, Taliban’ın meşruiyet eksikliği nedeniyle beklenen etkiyi yaratmamaktadır. Birçok ülke, resmi ilişkiler kurmaktan kaçındığı için Taliban’ın diplomatik temsilcilikleri genellikle sınırlı bir kapasitede faaliyet göstermektedir. Bu durum, yalnızca Taliban yönetimindeki büyükelçiliklerin işlevselliğini değil, aynı zamanda bu ülkelerde yaşayan Afgan vatandaşlarının hukuki statüleri ve hizmetlere erişimlerini de olumsuz etkilemektedir. Özellikle Batı ülkelerinde yaşayan Afganlar, Taliban tarafından yönetilen büyükelçiliklerle işbirliği yapmak zorunda kalırken, bu durumun doğurabileceği hukuki ve idari sorunlar göz önünde bulundurulmalıdır.

Taliban’ın uluslararası tanınma arayışında önemli bir gelişme, Rusya’nın Taliban’ı “terörist örgütler” listesinden çıkarma sürecine ilişkin duyumlardır. Rusya’nın Afganistan Özel Elçisi Zamir Kamulov’un açıklamalarına göre; bu karar, Taliban’ın 2003 yılında Kuzey Kafkasya’daki ayrılıkçıları desteklemesi nedeniyle eklenmiş olduğu kara listeden çıkarılması aşamasının sonuna yaklaşıldığını göstermektedir. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Batılı ülkelerin Taliban üzerindeki yaptırımları kaldırması ve Afganistan’ın yeniden inşasında sorumluluk alması gerektiğini belirtmiştir.[iv] Taliban’ın uluslararası tanınma eksikliğini gidermek amacıyla Rusya’yla geliştirdiği bu yakınlaşma, diğer ülkelerin Taliban’a yönelik tutumları üzerinde de etkili olma potansiyeline sahiptir.

Taliban’ın diplomasi alanındaki geleceği, uluslararası tanınma eksikliği ve meşruiyet arayışı çerçevesinde karmaşık bir seyir izleyecektir. Şu ana kadar attığı adımlar, uluslararası diplomatik kontrolü ele geçirme çabalarını göstermekte; ancak bu çabaların etkisi, henüz hiçbir ülkenin Taliban’ı Afganistan’ın resmi hükümeti olarak tanımaması nedeniyle sınırlı kalmaktadır.

Mevcut durumda, Taliban’ın uluslararası meşruiyet kazanma çabaları, yalnızca bazı ülkelerle kurduğu sınırlı ilişkilerle kısıtlı kalmaktadır. Gelecekte komşu ülkelerle ve belirli bölgesel aktörlerle ilişkilerini derinleştirerek uluslararası destek arayışını sürdürmesi muhtemeldir. Bunun yanı sıra Rusya’nın Taliban’a yönelik tutumundaki değişiklikler, uluslararası diplomatik ilişkilerin dinamiklerini etkileyebilir. Ayrıca insani yardım ve ekonomik işbirliği konularında olumlu mesajlar vererek uluslararası platformlarda kendini daha iyi bir konumda tanıtma çabası da gözlemlenebilir.

Uluslararası toplumun bu duruma karşı olası tepkileri karmaşık bir tablo çizebilir. Bazı ülkeler pragmatik ilişkiler geliştirmeye çalışsa da çoğu ülke, geçmişteki eylemleri ve insan hakları ihlalleri nedeniyle temkinli kalacaktır. Sonuç olarak Taliban’ın diplomatik meşruiyet kazanma çabaları, kendi stratejik hamleleriyle uluslararası toplumun bu hamlelere vereceği tepkilere bağlı olarak şekillenecektir.


[i] “The Taliban say they no longer recognize Afghan diplomatic missions set up by the former government”, AP News, https://apnews.com/article/afghanistan-taliban-embassies-europe-5eb33173c4e8da20a5bfaf718112c2e2, (Erişim Tarihi:  05.10.2024).

[ii] “Oman hands over Afghanistan’s embassy in Muscat to Taliban control”, Amu, https://amu.tv/124335/, (Erişim Tarihi: 05.10.2024).

[iii] “Afghanistan’s embassy in London closes as Taliban cut ties with foreign missions”, Amu, https://amu.tv/126348/, (Erişim Tarihi: 05.10.2024).

[iv] “Russia set to remove Taliban from terrorist list, says Putin’s envoy”, POLITICO, https://www.politico.eu/article/russia-remove-taliban-terrorist-list-vladimir-putin-envoy-zamir-kamulov/, (Erişim Tarihi: 06.10.2024).

Mustafa Taha TEKE
Mustafa Taha TEKE
Hacettepe Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü

Benzer İçerikler