Analiz

Kore Yarımadası’nda Birleşme İhtimali

Kore Yarımadası’nın birleşme süreci, bölgedeki ve uluslararası alandaki çeşitli faktörlerin etkisi altında karmaşık ve zorlu bir süreçtir.
2022 yılında göreve gelmesinden bu yana Yoon, ülkesinin ABD’yle askeri ittifakını güçlendirmeye ve Japonya’yla tarihî anlaşmazlıkları çözmeye çalışmaktadır.
Güney Kore’nin birleşme vizyonu; özgürlük, insan hakları ve evrensel değerler üzerine kurulu bir perspektife dayanmaktadır.

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Kuzey Kore’yi “baskıcı yönetimi” nedeniyle eleştiren Güney Kore Cumhurbaşkanı Yoon Suk Yeol, “özgür ve birleşik bir Kore Yarımadası” sağlama sözü vermiştir.[1] Bu sözlerin Kuzey Kore Lideri Kim Jong Un’un barışçıl birleşme fikrini reddetmesi ve savaş durumunda Güney Kore’yi işgal tehdidinde bulunmasının ardından gelmesi dikkat çekicidir.

Yoon, bu ifadeleri Japon yönetimine karşı 1919 yılında gerçekleşen “Kore Ayaklanması” yıldönümü törenlerinde, yani 1 Mart Bağımsızlık Günü’nde televizyonda yaptığı bir konuşma esnasında dile getirmiştir. Yoon, şu ifadeleri kullanmıştır:[2]

“Şimdi, özgür ve birleşik bir Kore Yarımadası’na doğru ilerlemeliyiz. Kuzey Kore rejimi, 26 milyon vatandaşını nükleer silahlar ve füzelerle kuşatırken onları bir çıkmazın içine hapsediyor ve umutsuzluğa sürüklüyor. Bu evrensel özgürlük ve insan hakları değerlerini genişletmek için gereken tam olarak budur. Birleşme çabalarımız, Kuzey Kore halkı için bir umut kaynağı ve bir ışık feneri olmalıdır.”

Yoon ve Kim’in birleşme konusundaki çelişen yorumları, Kuzey Kore ile Güney Kore arasındaki düşmanlığın iki yıldan fazla bir süredir yüksek seyrettiği bir dönemde gelmesi açısından önemlidir. Kuzey Kore, füze denemelerini arttırırken; Güney Kore de Amerika Birleşik Devletleri’yle (ABD) askeri tatbikatlarını genişletmektedir. 1950-1953 Kore Savaşı’nın sonundan bu yana, zengin ve demokratik bir yönetime sahip olan Güney Kore ve sosyalist, otoriter ve çok zengin olmayan Kuzey Kore’nin birleşimi, gözlemcilere göre yakın zamanda oldukça zayıf bir olasılıktır.

Güney Kore Cumhurbaşkanı Yoon Suk Yeol, Kuzey Kore Lideri Kim Jong Un’un düşmanlık yemini “gerçekten üzücü” olarak nitelendirmiştir. Yoon, Kim’in konuşmasının Kuzey Kore hükümetinin “anti-milli” ve “anti-tarihi” doğasını gösterdiğini söylemiştir.[3]

2022 yılında göreve gelmesinden bu yana Yoon, ülkesinin ABD’yle askeri ittifakını güçlendirmeye ve Japonya’yla tarihî anlaşmazlıkları çözmeye çalışmaktadır. Bu adımlar, Kuzey Kore’nin nükleer tehditlerine karşı daha güçlü bir Seul-Washington-Tokyo ortaklığı meydana getirmektedir.

Güney Kore Cumhurbaşkanı Yoon Suk Yeol’un açıklamaları, Kore Yarımadası’nın birleşme konusundaki hassasiyetini ve Güney Kore’nin bu hedefe olan bağlılığını vurgulamaktadır. Yoon’un özgür ve birleşik bir Kore Yarımadası’nı hedeflemesi, uzun zamandır devam eden birleşme taahhüdünün birer yansımasıdır. Ancak Kuzey Kore Lideri Kim Jong Un’un barışçıl birleşme fikrini reddetmesi ve Güney Kore’ye karşı tehditkâr açıklamalar yapması, Kore Yarımadası’nın birleşme sürecinin zorluklarına ve engellerine işaret etmektedir.

Güney Kore’nin birleşme vizyonu; özgürlük, insan hakları ve evrensel değerler üzerine kurulu bir perspektife dayanmaktadır. Yoon’un açıklamaları, birleşik Kore’nin sadece coğrafi bir birleşme olmaktan öte, aynı zamanda demokrasi, özgürlük ve insan hakları gibi temel değerlerin yayılması ve güçlenmesi anlamına geldiğini vurgulamaktadır. Bu, Kore Yarımadası’nın birleşmesinin sadece siyasi ve ekonomik bir süreç olmadığını, aynı zamanda insanlık için bir ilerleme ve evrensel değerlerin savunulması anlamına geldiğini göstermektedir.

Kuzey Kore’nin Güney Kore’ye karşı tehditkâr ve düşmanca açıklamalarının Kore Yarımadası’nın birleşme sürecini zorlaştırdığı ve belirsizleştirdiği söylenebilir. Kuzey Kore’nin nükleer silahlarla ve askeri tehditlerle güçlü bir şekilde donanmış olması, Güney Kore’nin birleşme vizyonunu gerçekleştirmek için karşılaştığı önemli bir engeldir. Kuzey Kore’nin rejimi ve liderliğiyle ilgili belirsizlikler, Kore Yarımadası’nın birleşme sürecini olumsuz etkilemektedir.

Güney Kore’nin Japonya’yla ilişkilerini güçlendirme ve tarihi anlaşmazlıkları çözme çabaları, Kore Yarımadası’nın birleşme sürecine de katkıda bulunabilir. Güney Kore’nin bölgesel işbirliği ve diplomatik ilişkilerini güçlendirmesi, Kore Yarımadası’nın istikrarı ve güvenliği için önemli bir faktör olabilir. Bölgedeki jeopolitik gerilimler ve çatışmalar, Kore Yarımadası’nın birleşme sürecini karmaşıklaştırmaya devam edebilir.

Sonuç olarak Kore Yarımadası’nın birleşme süreci, bölgedeki ve uluslararası alandaki çeşitli faktörlerin etkisi altında karmaşık ve zorlu bir süreçtir. Güney Kore’nin birleşme vizyonu, evrensel değerlere dayanan bir perspektiften hareket ederken, Kuzey Kore’nin tehditleri ve düşmanlık açıklamaları, birleşme sürecinin önündeki önemli engellerden birini teşkil etmektedir. Bu nedenle Kore Yarımadası’nın birleşme süreci, dikkatle izlenmesi gereken ve çok taraflı çabaların gerektiği karmaşık bir konudur.


[1] “South Korea’s Yoon Calls for Unification, on Holiday Marking 1919 Uprising Against Colonial Japan”, Associated Press News, https://apnews.com/article/south-korea-yoon-speech-unification-north-kim-2906115437a953107ab7c4e1303a08c8, (Erişim Tarihi: 02.03.2024).

[2] “South Korea’s Yoon Calls for Unification, on Holiday Marking 1919 Uprising Against Colonial Japan”, ABC News, https://abcnews.go.com/International/wireStory/south-koreas-yoon-calls-unification-holiday-marking-1919-107707850, (Erişim Tarihi: 02.03.2024).

[3] “South Korea’s Yoon Calls for Unification, on Holiday Marking 1919 Uprising Against Colonial Japan”, News Channel 12 – 3 – 11, https://keyt.com/news/2024/02/29/south-koreas-yoon-calls-for-unification-on-holiday-marking-1919-uprising-against-colonial-japan/, (Erişim Tarihi: 02.03.2024).

Zeki Talustan GÜLTEN
Zeki Talustan GÜLTEN
Zeki Talustan Gülten, 2021 yılında Yalova Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden “Amerikan Dış Politikası” başlıklı bitirme teziyle ve 2023 yılında da Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Dış Ticaret bölümünden mezun olmuştur. Halihazırda Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’nda Tezli Yüksek Lisans öğrenimine devam eden Gülten, lisans eğitimi esnasında Erasmus+ programı çerçevesinde Lodz Üniversitesi Uluslararası ve Politik Çalışmalar Fakültesi’nde bir dönem boyunca öğrenci olarak bulunmuştur. ANKASAM’da Asya-Pasifik Araştırma Asistanı olarak çalışan Gülten’in başlıca ilgi alanları; Amerikan Dış Politikası, Asya-Pasifik ve Uluslararası Hukuk’tur. Gülten, iyi derecede İngilizce bilmektedir.

Benzer İçerikler