Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) kontrolündeki tek kutuplu dünya düzeninden çok kutuplu dünya düzenine geçiş sürecinde Washington hegemonyasının birçok aktör tarafından zorlandığı görülmektedir. Söz konusu aktörler arasında Rusya oldukça dikkat çekicidir. Nitekim Moskova, Putin dönemiyle beraber görece güçlenmiş ve dış politikada cüretkâr adımlarda bulunmuştur. Rusya hem geçmişten beri süregelen çevreleme politikasına hem de Batı’nın etkin olduğu siyasal ve ekonomik uluslararası sisteme karşı alternatif bir güç merkezinin olması için çabalamaktadır. Temelde güvenlik söylemleri üzerine şekillenen güç yarışının çıktılarından biri de Rusya-Ukrayna Savaşı’dır.
Rusya, Kiev yönetiminin Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’yle (NATO) ilişkisini derinleştirme çabasından dolayı Ukrayna’yla mücadeleye girmiştir. Bahse konu mücadele Batı tarafından egemenlik eşitliği ilkesinin ihlali şeklinde yorumlanmıştır. Bu çerçevede Rusya’ya birçok yaptırım uygulanmış ve Ukrayna’ya askeri ve ekonomik destek sağlanmıştır. Ancak mevzubahis yaptırımlar tek taraflı değildir. Zira Rusya-Avrupa münasebetlerine bakıldığında enerji ve tahıl konusundaki ilişki oldukça güçlüdür. Buradan hareketle Moskova bu iki stratejik metayı koz olarak kullanmaktadır.
Nihayetinde siyasi ve ekonomik rekabetin hızlandığından bahsedilebilir. Putin yönetimi bir taraftan Ukrayna üzerinden şekillenen mücadeleyi sürdürürken bir taraftan da küresel sistemdeki güç dengesizliğinin değişimi için çabalamaktadır. Özellikle Küresel Güney’in sesi olarak yorumlanan BRICS aktörleriyle çeşitli temaslarda bulunmaktadır. Bahse konu aktörlerin ekonomik ve siyasi etkileri ile buna paralel olarak uluslararası sistemdeki görünürlükleri son dönemde artmaktadır. Bilhassa gelişmekte olan ülkelere verdikleri destekler ve ülkelerin Batı’ya karşı tutumları hasebiyle BRICS’in son dönemde oldukça rağbet gördüğü ileri sürülebilir. Zira platforma 23 ülke katılma talebinde bulunmuştur. Bunlar arasından Suudi Arabistan, İran, Etiyopya, Mısır, Arjantin ve Birleşik Arap Emirlikleri kabul edilmiştir.[1]
Rusya, BRICS’in genişlemesini isteyen aktörlerden biridir. Moskova’nın bu isteğindeki asıl motivasyonun Batı yaptırımlarına karşı görece rahat hareket edebileceği bir nüfuz alanı oluşturmak istemesi olduğundan bahsedilebilir. Zira Ukrayna mücadelesinden dolayı Batı tarafından yaptırımlar aracılığıyla saf dışı bırakılmak istenmiştir. Ancak Putin yönetimi alternatif aktörlerle münasebetlerini derinleştirme yoluna gitmiştir. Bahse konu derinleştirme için BRICS’in genişlemesi kolaylaştırıcı bir faktör olarak okunabilir.
Üzerinde durulması gereken önemli bir husus ise Ukrayna’daki savaşla beraber ortaya çıkan gıda ve enerji sorunudur. Batılı aktörler Rusya’ya yaptırım uygularken Moskova da dış politikasını gıda ve enerji unsurları üzerinden şekillendirmekte ve bunları koz olarak kullanmaktadır. Bu bağlamda Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması’ndan ayrılmış[2] ve dolayısıyla gıda fiyatlarında artış görülmüştür.
Son dönemde Batı’nın Afrika’da zayıflayan otoritesi ile Moskova’nın nüfuz ve pazar arayışı söz konusudur. Bundan dolayı Putin yönetimi, Afrika ülkeleriyle bağlarını derinleştirmeye istekli olduğunu ayrıca gıda ve yakıt tedariği konusunda güvenilir bir ortak olmaya devam edeceğini ifade etmiştir.[3] Bu noktada Moskova’nın gıda ve enerjiyi araçsallaştırarak Batı’yı zorlarken Küresel Güney ile münasebetlerini derinleştirmeye çalıştığı ifade edilebilir. Ukrayna Başbakan Yardımcısı Oleksandr Kubrakov’un İzmail Limanı’na yapılan Rus saldırısında 13.000 ton tahılın yok edildiğini söylemesi,[4] mevzubahis zorlamayı kanıtlar niteliktedir.
BRICS’in genişlemesi tek kutuplu dünya düzeninin sona ereceğine yönelik görüşlerin yükselmesine sebep olurken, Rusya’nın bu durumdan olabildiğince faydalanmaya çalıştığı ve yeni düzendeki ağırlık merkezlerinden biri olmak istediği ileri sürülebilir. Zira Moskova yönetiminin BRICS’in bir sonraki zirvesine ev sahipliği yapmak istemesi,[5] Güney Afrika’yı da bağlayan Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin hakkında çıkardığı tutuklama kararı hasebiyle son BRICS zirvesine katılmamasına karşı sembolik bir cevap olarak görülebilir.
Rusya, temelde ABD’nin siyasi etkisini kırmak için çeşitli manevralarda bulunmaktadır. BRICS aktörlerinin Washington’la münasebetleri düşünüldüğünde Rusya’nın bu karşıtlık üzerinden işbirlikleri kurması muhtemeldir. Rusya uğradığı yaptırımlarla zorlu bir süreçten geçse de uzun vadede BRICS’in genişlemesinden faydalanabilir. Nitekim Rusya’nın ve BRICS’in yeni üyeleri olan Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan’ın enerjideki rolü düşünüldüğünde söz konusu aktörler arasındaki işbirliği, Batı’ya karşı stratejik bir üstünlüğe dönüşebilir.
Sonuç olarak Rusya, Amerikan hegemonyasının sona ermesini istemekte ve buna yönelik girişimlerini hızlandırmaktadır. Ukrayna’daki savaş da bu durumun çıktılarından biri olarak görülebilir. Moskova yönetimi, Batı’nın kendisine yönelik yaptırımlarına karşı enerji ve gıdayı koz olarak kullanmaktadır. Yeni dünya düzenine doğru giden süreçte Rusya’nın BRICS’i araç olarak gördüğü iddia edilebilir. Zira BRICS aracılığıyla muhatap devletlerle özellikle Batı karşıtlığı üzerinden münasebetlerini derinleştirme imkanına sahip olmaktadır.
[1] “BRICS Welcomes New Members in Push to Reshuffle World Order”, Reuters, https://www.reuters.com/world/brics-poised-invite-new-members-join-bloc-sources-2023-08-24/, (Erişim Tarihi: 25.08.2023).
[2] “Russia’s Lavrov To BRICS: No Signs of West Abiding by Russian Part of Grain Deal”, Reuters, https://www.reuters.com/world/europe/russias-lavrov-brics-no-signs-west-abiding-by-russian-part-grain-deal-2023-08-24/, (Erişim Tarihi: 24.08.2023).
[3] “Putin To BRICS: Russia Is ‘Reliable Partner’ For Africa on Food, Fuel Supplies”, Reuters, https://www.reuters.com/world/putin-brics-russia-is-reliable-partner-africa-food-fuel-supplies-2023-08-24/, (Erişim Tarihi: 24.08.2023).
[4] “Russia Destroys 13,000 Tons of Grain at Ukrainian Danube River Port of Izmail- Minister”, Reuters, https://www.reuters.com/markets/commodities/russia-destroys-13000-tons-grain-ukrainian-danube-river-port-izmail-minister-2023-08-23/, (Erişim Tarihi: 23.08.2023).
[5] “Путин понуди следниот Самит на БРИКС да се одржи во Русија”, Slobodenpecat, https://www.slobodenpecat.mk/putin-ponudi-sledniot-samit-na-briks-da-se-odrzhi-vo-rusija/, (Erişim Tarihi: 24.08.2023).