Kuzey Kore, 9 Eylül 2022 tarihinde nükleer güç olduğunu ilan eden bir yasa çıkarmıştır.[1] Bu yasanın akabinde Pyongyang Hükümeti, görülmemiş bir sıklıkta uzun menzilli balistik füze denemeleri yapmaya başlamıştır. Bu gelişme ise Asya-Pasifik bölgesinde özellikle de Japonya ile Güney Kore’nin güvenlik kaygılarını arttırmıştır. Özellikle de 4 Ekim 2022 tarihinde Kuzey Kore’nin Japonya üzerinden deneme amaçlı fırlattığı füze,[2] bu endişelerinin azami seviyeye çıkmasına neden olmuştur. Bu sebeple Güney Kore, Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD), ortak askeri tatbikatlar düzenlenmeye başlamıştır.
Bu kapsamda Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), Kuzey Kore’nin nükleer faaliyetleri hasebiyle Asya-Pasifik bölgesinde artan gerilimi değerlendirmek üzere Italian Institute for International Political Studies (ISPI) Kıdemli Danışmanı Alessandro Pio’nun görüşlerini dikkatlerinize sunmaktadır.
1. Kuzey Kore’nin uzun menzilli balistik füze denemelerine karşı ABD, Güney Kore ve Japonya ortaklığında düzenlenen tatbikatlar ne anlama geliyor?
Güney Kore, Japonya ve ABD tarafından bölgede gerçekleştirilen tatbikatlar, en temelde Kuzey Kore’nin uzun menzilli balistik füze denemelerine işbirliği içerisinde yanıt verilebileceğini göstermektedir. Washington, Seul ve Tokyo, beraber olduklarının mesajını vererek Pyongyang Hükümeti’ni caydırmayı ve mevcut nükleer denemelerin önüne geçmeyi hedeflemektedir. Bu yüzden de tatbikatlar, Kuzey Kore’ye karşı birliktelik gösterisidir. Buradaki temel amaç ise Kuzey Kore üzerinde caydırıcı bir etki yaratmak ve Pyongyang Hükümeti’nin mevcut faaliyetlerinden geri adım atmasını sağlamaktır.
2. Güney Kore, Japonya ve ABD’nin Kuzey Kore’ye karşı kurduğu askeri işbirliğinin sürdürülebilir olduğunu düşünüyor musunuz? Eğer öyleyse bu işbirliğinin boyutları nelerdir?
Üç ülke arasındaki bölgesel işbirliğinin tarihsel kökleri vardır. Yani işbirliğinin bu tarihsel bağlar sayesinde kolaylaştığı söylenebilir. Bu sebeple söz konusu işbirliğinin sürdürülebilir olduğunu ifade etmek mümkündür. Bu sürdürülebilirliğin bir diğer nedeni, devletlerin söz konusu işbirliğini bir çerçeveye oturtabilmesidir. Pyongyang Hükümeti’nin eylemlerinin yarattığı güvenlik endişelerinden kaynaklanan birliktelik, saldırgan bir mahiyete sahip değildir. Aksine savunma amaçlıdır.
3. Kuzey Kore’ye karşı kurulan üçlü ittifak ne kadar caydırıcı olabilir? Yani Pyongyang’a geri adım attırabilir mi?
Üç devlet tarafından gerçekleştirilen tatbikatların Kuzey Kore’nin uzun menzilli balistik füze denemelerine karşı caydırıcı bir etki yapması veya Pyongyang Hükümeti’ne geri adım attırması pek mümkün gözükmemektedir. Genelde Batı ve özelde ise ABD liderliğinde yürütülen faaliyetlerin Kuzey Kore’yi durduracağını öne sürmek rasyonel olmayacaktır
4. Kuzey Kore’nin Güney Kore’ye veya Japonya’ya bir saldırıda bulunması durumunda ABD’nin veya NATO’nun bu devletlere destek vermesi beklenebilir mi?
Kuzey Kore’nin mevcut politikalarını daha da ileri bir seviyeye taşıyarak Güney Kore’ye veya Japonya’ya saldırı gerçekleştirmesi halinde ABD, bu ülkelere gerekli desteği verecektir. Fakat bu destek, muhtemelen ABD’yle sınırlı kalacaktır. NATO’nun Pyongyang Hükümeti’nden gelecek herhangi bir saldırıya karşılık vereceğini söylemek pek mümkün değildir.
5. ABD, Güney Kore ve Japonya’nın bölgedeki işbirliğinin, Çin’i çevreleme amacı güttüğünü düşünüyor musunuz?
Evet bu tespit yapılabilir. Güney Kore, Japonya ve ABD tarafından bölgede hayata geçirilen işbirlikleri ve tatbikatlar, her ne kadar Kuzey Kore’nin faaliyetlerine karşılık gerçekleşse de genel anlamda tüm bölgeye bir mesaj vermektedir. Bu mesaj ise bölgede meydana gelecek her türlü saldırganlık eyleminin yanıtlanacağıdır. Bu cevap, askeri nitelikte bile olabilir. Dolayısıyla Kuzey Kore’nin yanı sıra proaktif dış politika uygulayan Çin de söz konusu mesajın muhatabıdır.
Alessandro Pio
Italian Instıtute for International Political Studies’de (ISPI) kıdemli danışman olarak çalışmaktadır. Geçmişte Asya Kalkınma Bankası’nın (ADB) Washington DC’deki Kuzey Amerika Temsilciliği Ofisi’nin (NARO) Mukim Genel Müdürü olarak çalışmıştır. ADB’ye 1993 yılında katılmış ve katılmadan önce, makroekonomi ve kalkınma ekonomisi dersleri verdiği Bocconi Üniversitesi’nde profesörlük yapmıştır. Ayrıca Latin Amerika Ekonomik Komisyonu ve UNICEF’te çalışmıştır. Pio, ekonomi bölümünde lisans ve topluluk ve bölge planlama alanında yüksek lisans derecesine sahiptir. Ayrıca Pio, ekonomik kalkınma temalı çok sayıda makale yazmış ve çeşitli yayın kuruluşlarında editörlük yapmıştır.
[1] “Much Ado About Nothing: North Korea’s New Nuclear Law”, The Diplomat, https://thediplomat.com/2022/09/much-ado-about-nothing-north-koreas-new-nuclear-law/, (Erişim Tarihi: 13.09.2022).
[2] “North Kore Sends Missile Soaring Over Japan in Escalation”, AP News, https://apnews.com/article/seoul-south-korea-north-joint-chiefs-of-staff-1026206c80666f1fcdb3983ebf45e14b, (Erişim Tarihi: 04.10.2022).