Hindistan’ın Kazakistan Eski Büyükelçisi Ashok Sajjanhar: “Hindistan ve Avrasya Ekonomik Birliği arasında ticaret ve ekonomideki işbirliğini geliştirmek için iyi beklentiler var.”

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Yetmiş yılı aşkın bir zamandan beri diplomatik bağlara sahip olan Rusya ve Hindistan; stratejik, askeri ve diplomatik ilişkiler kurmayı ve bu münasebetleri istikrarlı bir biçimde geliştirmeyi başarmıştır. Buna paralel olarak iki ülke, ekonomik işbirliğini aktif bir şekilde ilerletmektedir. Bunun yansıması olarak Avrasya Ekonomik Birliği (AEB) ile Hindistan arasında bir serbest ticaret anlaşması imzalanacağı belirtilmektedir. Bu durum ise bir Hint-Rus serbest ticaret anlaşmasına bir de Hindistan, Rusya, Ermenistan, Beyaz Rusya ve Orta Asya arasında kapsamlı serbest ticaret anlaşmasına yol açacaktır.

Bu bağlamda Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), Hindistan’ın Eski Kazakistan Büyükelçisi Ashok Sajjanhar’ın görüşlerini dikkatinize sunmaktadır.

Sayın Sajjanhar, Rusya-Hindistan stratejik ilişkilerinin mevcut seviyesini nasıl tanımlarsınız? Hindistan için askeri-teknik alanda Rusya’yla işbirliği ne kadar önemli?

Hindistan ve Rusya arasındaki stratejik ilişkiler, karşılıklı güven duygusu çerçevesinde şekillenmektedir. Bu münasebetler, özellikle de Hindistan Başbakanı Narendra Modi ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki yakın ilişkiler vesilesiyle güçlenmektedir. İki ülke, 2000 yılında stratejik ortak haline gelmiştir. Bu ilişki, 2010 senesinde özel ve ayrıcalıklı bir stratejik ortaklık seviyesine yükselmiştir. Güvenlik ve savunma, nükleer enerji, fosil yakıtlar, kültür ve insanlar arasındaki ilişkiler gibi alanlardaki münasebetler gelişmeye devam etmektedir. 2000 yılından itibaren yıllık ikili zirveler düzenlenmektedir. Fakat “2020 Yıllık Zirvesi”, Covid-19 salgını nedeniyle gerçekleştirilememiştir. Putin’in “2021 Yıllık Zirvesi” nedeniyle 6 Aralık 2021 tarihinde yaptığı Yeni Delhi ziyareti, salgın sürecindeki ikinci dış ziyaretiydi. Aslında bu da Rusya’nın Hindistan’a verdiği önemin kanıtıdır.

Hindistan, ithal ettiği askeri malzemelerin yaklaşık %60’ını Rusya’dan tedarik etmektedir. S-400 Hava Savunma Sistemleri’nin yakın zamanda alınması da Hindistan’ın güvenliğinin artırılması açısından oldukça önemlidir. Rusya, Hindistan Hükümeti’nin “Kendine Yeten Hindistan” ve “Hindistan’da Üret” girişimlerine aktif olarak katılmaktadır. Hindistan, her ikisi de Hindistan’da üretilecek 200 Kamov 226-T saldırı helikopteri ve 700.000 AK-203 Kalaşnikof tüfek tedariki için Rusya’yla anlaşmalar imzalamış ve bu sayede hem daha fazla teknoloji transferi hem de istihdam sağlanmıştır.

Hindistan-Rusya ilişkilerinde olumlu işaretlere rağmen birçok uzman bu ülkelerin Hint-Pasifik bölgesi ve QUAD gibi konulardaki farklı duruşlarına dikkat çekiyor. Bu faktörlerin ikili ilişkileri nasıl etkilediğini düşünüyorsunuz?

Yeni Delhi, gün geçtikçe Hindistan’ın QUAD ve Hint-Pasifik üzerindeki konumunun Moskova tarafından daha iyi anlaşılacağını düşünmektedir. Ayrıca Hindistan’ın QUAD üyeliğinin ve Hint-Pasifik’e desteğinin hiçbir şekilde Rusya’ya yönelik olmadığı konusunda da Hint karar alıcıların Kremlin’i ikna ettiğini söyleyebiliriz. Bu üyelik, bölgedeki jeopolitik ve jeostratejik risklere verilen bir yanıttır.

Her iki ülke de QUAD meselesinin ikili ilişkileri olumsuz etkilemesine izin vermemeye özen göstermektedir.

Kısa bir süre önce, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Hindistan ve AEB’in serbest ticaret bölgesi konusunda bir anlaşma yapmak için müzakerelere başlayacaklarını söylemişti. Hindistan’ın AEB’e olan ilgisini açıklayabilir misiniz? İki taraf arasındaki işbirliği beklentilerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Hindistan, Rusya ve diğer AEB üyesi ülkelerle olumlu ilişkilere sahip olmasına rağmen ekonomik ve ticari alandaki bağlar ulaşılabilecek potansiyelin çok altındadır. Bunun en büyük sebebi ise bağlantı eksikliğidir. Hindistan’ın AEB’le serbest ticaret anlaşması imzalamak suretiyle malları, hizmetleri ve yatırımları için yeni pazarlara ulaşma imkânı elde edecektir. Hindistan, karşılıklı yarar sağlayacak şekilde AEB ülkelerine ilaç, eğitim, bilgi teknolojisi ürünleri, tarım ürünleri, uzay endüstrisi malzemeleri, tekstil ürünleri, deri, ayakkabı ve mücevherat gibi alanlarda ihracat yapabilecek kapasiteye sahiptir.

Kısacası Hindistan ile AEB arasındaki ticari ilişkileri geliştirme konusunda olumlu beklentiler vardır. Özbekistan’ın da birliğe katılmayı planladığı görülmektedir. Bu durum; Rusya, Ermenistan, Beyaz Rusya, Kırgızistan ve Kazakistan’ın üyeliğine bir ek olacaktır. Bu doğrultuda grup, tüm üyeler için daha cazip hale gelecektir.

Orta Asya demişken Kazakistan’daki son gelişmeleri değerlendirebilir misiniz? Sizce Hindistan-Kazakistan ilişkileri olaylardan nasıl etkilenecek?

Kazakistan’daki gelişmelerin talihsiz olaylar olduğunu söyleyebilirim. Kazakistan, 1991 yılındaki bağımsızlığının ardından barış, istikrar, ekonomik büyüme ve refah noktasında bölgenin rol modeli olarak öne çıkmıştır. Bu yüzden durumun hızlı bir şekilde kontrol altına alınmasına sevindiğimi söyleyebilirim. Ancak açılan yaraların onarılması ve halkın beklentilerine uygun reformlar yapılması biraz zaman alacaktır. Huzursuzluğun nedenlerine ilişkin ayrıntılar ise önümüzdeki haftalarda daha net bir şekilde ortaya çıkacaktır. Açıkçası Kazakistan Hükümeti’nin bu tür hadiselerin tekrarlanmaması için gereken önlemleri alacağına ve ülkenin bu talihsiz olayın ardından daha da güçlü, daha dirençli ve özgüvenli hale geleceğine eminim.

Hindistan’ın Kazakistan’la ilişkileri ise son derece sağlam ve oldukça güçlüdür. Hindistan, 1992 yılında Kazakistan Cumhurbaşkanı tarafından Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) dışında ziyaret edilen ilk ülke olmuştur. 2022 yılında da Kazakistan Cumhurbaşkanı’nın Hindistan’ı ziyaret etmesi beklenmektedir. Mevzubahis ziyaret, ikili ilişkilere ivme kazandıracaktır.

Bu noktada bir şey daha sormak isterim. 27 Ocak 2022 tarihinde sanal ortamda gerçekleşen ilk Hindistan-Orta Asya Zirvesi’nin sonuçlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

İlk Hindistan-Orta Asya Zirvesi tarihi bir olaydı. Zirvede, Hindistan’ın Orta Asya ülkeleriyle ilişkilerini bir üst seviyeye taşımasına yönelik önemli kararlar alınmıştır. Zirvenin sonunda ise son derece iddialı ve vizyoner bir nitelik taşıyan Yeni Delhi Deklarasyonu yayınlanmıştır. Bu çerçevede belirlenen başlıca hedeflerden bazıları; Afganistan’da barış ve istikrarın sağlanması, ticaret ve yatırım ilişkilerinin geliştirilmesi, güvenlik ve savunma alanları da dâhil olmak üzere kalkınma noktasında kapsamlı işbirliği ve kültürel ve insanlar arası temasların arttırılmasıdır.

Kuşkusuz zirvede alınan en önemli karar, Hindistan-Orta Asya işbirliğini kurumsal çerçeveye taşımak ve her iki yılda bir zirve düzenlemektir. Bununla birlikte söz konusu işbirliğini geliştirmek için Dışişleri, Ticaret ve Kültür Bakanları ile Milli Güvenlik Kurulu Sekreterleri arasında düzenli toplantılar yapılması da kararlaştırılmıştır.

Afganistan konusunda, gerçek anlamda kapsayıcı bir hükümetin kurulması; terörizm ve uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele edilmesi; kadın, çocuk ve azınlık haklarının korunması ve ülkeye acilen insani yardım sağlanması gibi hassasiyetleri içeren ortak hedeflerin paylaşıldığı taraflarca teyit edilmiştir.

Liderler tıp, sağlık, ilaç, eğitim, bilgi teknolojisi, iş süreçleri dış kaynak kullanımı (BPO), altyapı, tarım ve tarım ürünlerinin işlenmesi, enerji, uzay endüstrisi, tekstil, mücevher, deri ve ayakkabı endüstrilerinde ticareti ve yatırımı artırmak için ortak çaba sarf etmek gerektiğini vurgulamıştır. Beraberinde Hindistan ile Orta Asya ülkelerinin bölgeleri arasında doğrudan temasların kurulması memnuniyetle karşılanmıştır. Ayrıca Hindistan, bağlantı ve enerji işbirliği konusunda bir toplantı düzenlemeyi önermişlerdir.

Liderler, bölgede terörizm, aşırılık ve radikalleşme konusundaki ortak sorunları göz önünde bulundurarak Ulusal Güvenlik Konseyleri arasındaki işbirliğini vurgulamışlardır. Buna ek olarak liderler tarafından Orta Asya ülkelerinde Budist sergilerinin gösterimi, ortak kelimelerden oluşan bir Hindistan-Orta Asya sözlüğü oluşturulması; müşterek şekilde terörle mücadele tatbikatları düzenlenmesi, Orta Asya ülkelerinden Hindistan’a her yıl 100 kişilik bir gençlik heyeti ziyareti organize edilmesi ve Orta Asyalı diplomatlar için özel kurslar düzenlenmesi gibi konularda anlaşmaya varılmıştır. Yani birincisi gerçekleşen Hindistan-Orta Asya Zirvesi, Hindistan’ın son yıllarda Orta Asya ülkeleriyle sürdürdüğü diplomatik angajmanın doruk noktasını temsil etmiştir.

Röportajda yer alan görüşler, uzmanın kişisel görüşleri olup, Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi’nin (ANKASAM) yayın politikasını yansıtmayabilir.

Bu röportajın orijinal hali 12 Şubat 2022 tarihinde The International Asia Today’da Rusça ve İngilizce olarak yayınlanmıştır.

Rusça versiyonu için tıklayınız:  https://theasiatoday.org/без-категории/бывший-посол-индии-в-казахстане-ашок-с/?lang=ru

İngilizce versiyonu için tıklayınız: https://theasiatoday.org/interviews/former-indian-ambassador-to-kazakhstan-ashok-sajjanhar-good-prospects-exist-for-enhancing-cooperation-in-trade-and-economy-between-india-and-the-eaeu/


Perizat RISBEKKIZI
Perizat RISBEKKIZI
İlköğretim ve lise eğitimini Kırgızistan'da tamamlayan Perizat RISBEKKIZI, 2019 yılında Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden mezun olmuştur. 2020 yılından itibaren yüksek lisans eğitimini Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) burslusu olarak Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı'nda sürdürmektedir. Lisans döneminde İstanbul Ticaret Odası, Kırgızistan Din İşleri Devlet Komitesi'nde staj yapmıştır. İyi derecede Rusça ve İngilizce bilmektedir.

Röportaj

Hazar Çevre Konsorsiyumu CEO’su Yernar Sailybayev: “Hazar Denizi, Tüm Kuzey Yarım Küre İklimini Doğrudan Etkilemektedir.”

Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), Hazar Denizi çevresindeki ekosistem ve iklim değişikliğiyle...

North Greenville Üniversitesi, Dr. Öğr. Üyesi Jong Eun Lee: “Rusya-Kuzey Kore İttifakı, Pyongyang İçin Daha Faydalı Olabilir”

Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), Kuzey Kore’nin Rusya’yla askeri-ekonomik işbirliğini ve bu...

Hindistan Birla Teknoloji ve Bilim Enstitüsü, Araş. Gör. Amit Kumar: “Çin’in Son Küresel İnisiyatifleri, Bölgesel Entegrasyon İçin Daha Sofistike ve Çok Boyutlu Bir Yaklaşımı...

Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM), Çin’in bölgesel ve küresel politikalarını, dünya siyasetindeki...

Kapadokya Üniversitesi Öğr. Üyesi Prof. Dr. Tuğrul Keskin: “Ekonomideki Değişim, Amerikan Kültürünü ve Siyasetini de Değiştirdi.”

ABD Başkanlık seçimleri yaklaşırken, seçimlerin ABD dış politikasını ne yönde şekillendireceği, değişimler olup olmayacağı...